Dünkü sayıdan devam
Tarihçi ve yazar sayın Yılmaz Öztuna'da, Türkiye Gazetesi'nde Çanakkale Savaşları'nı değerlendiren birkaç yazı yazdı. Bunları halkımız okusun diye buraya alıyorum. İşte hocamın bir yazısı:
Durum - Yılmaz Öztuna - (19 Mart 2007)
18 MART
18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi'nin 92. yıldönümünü dün kutladık. Dünya tarihinin en büyük deniz muharebelerinden biridir. 18 Mart'ta ne oldu?
Amiral Robeck komutasında İngiltere'nin ve Amiral Guêpratte (Geprat) komutasında Fransa'nın Akdeniz donanmaları, Çanakkale Boğazı'nı cebren geçerek, İstanbul'a erişmek harekatına başladı. Dünyanın 1. Devleti İngiltere'nin süper mega savaş projesi idi. Türk Boğazları'nı aşıp, Rusya ile irtibat kurulacaktı. Başarılsa idi Rusya'da komünist ihtilãl oluşamayacaktı.
107 parça savaş gemisinden ibaret Müttefik donanma, saat 11.00'da, toplam 506 topu ile , o zamana kadar dünya tarihinin gördüğü en yoğun denizden bombardıman açarak, Boğaz'a ilerlemeye başladı. 18 zırhlı ve kruvazör, pek çok muhrip, firkateyn, denizaltı, diğer tekneler ve uçaklardan ibaret ve üç filo hãlinde idi.
Mevkı'-i müstahkem kumandanı Cevad Paşa, 4 tabyada toplam 150 topla karşılık verdi. Top ateşimiz ve mayınlarımıza çarparak 18 zırhlı ve kruvazörden 3'ü battı (İngilizler'in Ocean ve Irrefsistible, Fransızlar'ın Bouvet), 3'ü (İngilizler'in Infexsible, Fransızlar'ın Gaulois ve Suffren), ayrıca 3 muhrip, çok ağır isabet alarak savaş dışı kaldı. Meselã Bouvet'nin (Buve) 600 mürettabatının ancak onda biri kurtuldu. Bu suretle düşman armadasının üçte biri tahrib edildi. 17.45'e kadar 6 saat, 35 dakika düşman bombardımanı ve bizim toplarımız bir an susmadı. Yalnız 22 şehit, 74 yaralı verdik. 150 topumuzdan 2'si parçalandı, 6'sı az zarar gördü.
Bundan sonra 25 Nisan günü Gelibolu Yarımadası'na asker çıkartılarak ünlü Çanakkale Savaşı başladı. Ancak karada düşmanı, tarihin akışını değiştirecek, 34 yaşında deha sahibi bir kurmay yarbay, Mustafa Kemal Bey bekliyordu.
Cevad Paşa (Çobanlı) (1870-1938), bir mareşalin oğludur. Atatürk'ün Harb Akademisi'nde hocası idi. 1919'da Genelkurmay Başkanı olarak onu Samsun'a göndermekte büyük rol oynadı. Atatürk döneminde ölümüne kadar fiilen Orgenerallikte kaldı ve 18 Mart Kahramanı diye anıldı. Şimdiki törenlerde adı bile geçmiyor. Unutmayalım, Atatürk büyükler için de büyüktür. Küçükler içinde büyük olmak Atatürk'e ve Türk Milleti'ne yakışmaz. Yarınki yazımda, Çanakkale Savaşı'nın Türkiye ve dünya tarihindeki gerçek yerini anlatacağım.
****
Durum - Yılmaz Öztuna - (20 Mart 2007)
Çanakkale
1915 Çanakkale Savaşı dünya tarihinin en kanlı çatışmalarından biridir. Türkiye tarihinin en büyük zaferlerinden de biri... Düşman, İstanbul'a erişip Rusya yolunu açamadı. Yenilen Rusya, komünizmin pençesine düştü. Türkiye savaşa girmeseydi de Boğazlar'ı kapatacağı için Rusya'nın ãkıbeti değişmezdi. İkinci Cihan Savaşı'nda akıllara durgunluk verecek hacimde ABD yardımı alan Rusya ise, Alman işgalini bertaraf edebilmiştir.
Çanakkale'nin -Âkif'in tabiriyle- tarihe sığmayacak milli mefãhirimiz olduğu doğrudur. Ama 250.000 insanımızın kaybı telafi edilemedi.
* Devamı yarın