Aydın Devlet Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mevlüt Çetin toplumda bahar nezlesi olarak da bilinen mevsimsel alerjik rinit hastalığının en sık görülen alerjik hastalıklardan biri olduğunu dile getirdi.
Alerjik yakınmaların, baş ağrısı, burun kanaması, uyku bozuklukları, konsantrasyon bozuklukları ve performans düşüklüğüne neden olduğunu ifade eden, Op. Dr. Mevlüt Çetin, alerjik rinit’in son zamanlarda sıklığının gittikçe arttığını belirtti. Çetin, “Allerjik rinit, her insan da görülebilen burun mukozasının allerjen ile temasının ardından hapşırma, burun tıkanıklığı, sulu burun akıntısı, burun kaşıntısı, geniz akıntısı, koku almada bozukluk, gözlerde kaşıntı ve sulanma gibi belirtiler ile kendini gösteren kronik bir hastalıktır. Polenler, ev tozu akarları, küfler, hayvan tüyleri ve haşereler alerjik rinit belirtilerini başlatan allerjenlerdir. Allerjik rinit hem erişkinlerde hem de çocukluklarda oldukça sık olarak görülmektedir. Alerjik rinit hayatı tehdit etme özelliği olmayan; ancak hastanın günlük aktivitelerini etkileyerek yaşam kalitesini belirgin şekilde bozan bir hastalıktır” dedi.
“ALERJİK RİNİT’E GENELLİKLE DIŞ ORTAM ALERJENLERİ NEDEN OLMAKTADIR”
Alerjik rinit gelişmesinde anne babadan gelen kalıtsal etkenler ile beraber çevresel faktörlerin rol oynadığını söyleyen Op. Dr. Mevlüt Çetin, “Alerjik rinit astım, sinüzit, orta kulak enfeksiyonları gibi bazı hastalıklarla da birliktelik gösterir. Astımı olanların yaklaşık yüzde 80’inde alerjik rinit görülürken, alerjik rinit hastalarında yüzde 40’ a varan oranlarda astım görülmektedir. Bu nedenle alerjik rinit tanısı konan çocuk ve genç erişkinler alerjik astım açısından da değerlendirilmeli ve izlenmelidir. Alerjik rinit’i olan çocuklarda adeneidektomi, tonsillektomi ve kulak tüpü ameliyatları daha çok yapılmaktadır” diye konuştu.
“MÜMKÜNSE AKŞAM SAATLERİNDE DIŞARI ÇIKIN”
Alerjik rinit tanı ve tedavisinin hastanın hikayesi dinlendikten sonra başladığının altını çizen Op. Dr. Mevlüt Çetin, şunları söyledi: "Alerjik rinit allerji testleri ile kesinleştirilir. Allerji testleri tanıyı kesinleştirmenin yanı sıra uygun çevresel düzenlemelerin yapılması ve aşı tedavileri için uygun allerjenin bulunmasını sağlar. Alerjik rinit, hastaların çok büyük bir kısmında 20 yaşından önce başlar. İleri yaşlarda başlayan burun akıntısı, kaşıntı vb. belirtiler alerjik olmayan rinitleri düşündürür. Alerjik rinit tedavisi çevresel korunma, ilaç tedavisi ve aşı ile yapılabilmektedir. Çevresel korunma alerjik rinit tedavisinde ilk basamaktır. Çevresel korunma semptomların düzelmesi için çevredeki allerjen ve irritanları engellemek, azaltmak veya tamamen ortadan kaldırmayı amaçlayan önlemlerdir. Alerjik rinite sebep olan en önemli çevresel ajanlar ev tozu akarlarıdır. Bunlardan korunmak için düzenli ev temizliği, haftada en az bir kez çarşafların yüksek ısıda yıkanması, ev içerisinde nemin azaltılması, halı ve döşemeli koltuk kullanımından kaçınılması gereklidir. Duyarlı kişilerin evlerinden kedi ve köpekleri uzaklaştırması önemlidir. Polene duyarlı kişilerin aktif polen mevsimlerinde mümkün olduğunca az dışarıda vakit geçirmeleri, gerekirse akşam saatlerinde dışarıya çıkmaları, eve geldiklerinde kıyafetlerini değiştirerek yüksek ısıda yıkamaları önerilir. Sigara kullanımının bırakılması ve sigara dumanı maruziyetinin de en alt seviyelere indirilmesi önerilir. Allerjik rinit tedavisinde ikinci basamak ilaç tedavisidir. İlaç tedavisi allerjik rinit semptomlarının şiddetini azaltmak amacıyla kullanılmaktadır. İlaç tedavisi ile allerjik rinit kalıcı olarak tedavi edilemez. Üçüncü basamak tedavi aşı tedavisidit. Yapılan testlerle allerjenin saptandığı uygun hastalarda aşılama yapılabilir”