Gerçek Gazetesi
Aydın Jeofizik Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen panele konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ahmet Ercan, Aydın"ın deprem gerçeklerini anlattı. Aydın"da binaların 7.3 şiddetinde depreme dayanıklı şekilde yapılması gerektiğini dikkat çeken Ercan, Aydın"ın ovaya doğru değil tepelere doğu yapılaşmaya gitmesi gerektiğini dikkat çekerek, deprem açısından Aydın"da demiryolunun altına yerleşim yapılmaması gerektiğini söyledi.
Aydın Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Konferans Salonu"nda düzenlenen panele Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş, ADÜ Rektörü Prof Dr. Mustafa Birincioğlu, Aydın Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Kemal Aydın, jeoloji ve jeoloji mühendisleri ve davetliler katıldı.
Panele konuşmacı olarak ise Prof Dr. Ahmet Ercan, Prof. Dr. Semih Tezcan ve Yard. Doç. Dr. Mehmet Utku katıldı.
Yer araştırmaları, yapılar ve Aydın ilinin deprem durumunun ele alındığı panelde konuşan Ahmet Ercan, depremlerin Allah"ın bir hediyesi olduğunu dile getirdi. Depremler olmasa Aydın ovasının, zeytinin ya da Aydın"da incirin olmayacağını kaydeden Ercan, Depremler "Allah"ın bir lanetidir" demek yaradılışa karşı gelmektir. Çünkü Allah bu dünyayı kusursuz yaratmıştır. Aydın"a gelince Cumhuriyet tarihinden sonra yapılan bütün yapılar hep ova kesimine yapılmıştır. Osmanlı döneminde ise Aydın"da yerleşim hep tepelerde olmuş. Bu durum daha önceki dönemlerde de aynı. Aydın"da en fazla deprem ürküntüsü ova kesimindedir. Aydın"da binalar 7.3 şiddetine dayanıklı yapıldığı takdirde herkes rahatlıkla evinde oturup çayını kahvesini içebilir dedi.
OVADAKİ
OKALİPTÜS
AĞAÇLARININ
KESİLMESİ
DEPREM İÇİN
RİSKLİ
Daha önce yaşanmış depremlerde meydana gelen hasar boyutunu fotoğrafların yer aldığı sinevizyon gösterileriyle anlatan Ahmet Ercan, bir yerde binaların kaç katlı olacağını jeofizik Mühendislerinin belirlediğini belediyelerin ise buna onayladığını belirtti. Panele gelmeden önce Aydın"ı dolaştığını ifade eden Ercan, Yerin altında ilk 20 metrede su varsa bu durum tehlikelidir. Bu tür yerlere ev yapılması bir yönetici ayıbıdır. Aydın"ın altı deniz gibi her tarafı suyla dolu. Ayrıca panele gelmeden önce Aydın"ı dolaştım. Zaten kendim de Aydınlıyım. Binalarda ıslaklık var. 3-4"ü katlarda bile şişmeler, patlaklar gördüm. Bu ıslaklılar deprem anında binaların esnemesine engel olur. Buda depremde hasarı artırır. Aydın"da Menderes ovasına doğru çok katlı binalar yapılıyor. Bu durum son derece sakıncalı. Çok riskli bir bölgedesiniz. Ayrıca eskiden Aydın"da yer alan bütün okaliptüs ağaçları kesilmiş. Bu durum da Aydın için çok yanlış. O ağaçlar her yıl 300 ton civarında su çekiyor. Depremde zeminin kayganlaşmaması için okaliptüs ağaçları Aydın için hayati önem taşıyor şeklinde konuştu.
DEMİR YOLUNUN
ALTINA YERLEŞİM
YAPILMAMASI
GEREKİYOR
Aydın"ın deprem konusunda çok riskli bölgede yer aldığını hatırlatan Prof. Dr. Ahmet Ercan, Aydın"ın eski yapılarına bakın hep bir ya da iki katlıdır. Keşke Aydın hep iki katlı binalar olarak kalsaydı. Aydın"da yerleşim tepelerde gerçekleşmesi gerekiyor. Fakat bugün baktığımızda 8-10 katlı binalar görüyoruz. Aydın"da demir yolunun altına yerleşim yapılmaması gerekiyor dedi.
Türkiye"de yapılan binaların belediyelerin onayladığı projelere uygun olmadığını ileri süren Ahmet Ercan, Halen binaların depreme dayanıklılığını ölçmek için kolonlardan parça alınması ilk çağ uygulamasıdır. Artık öğle cihazlar var ki iki dakikada hiçbir yeri kırıp dökmeden size sonuç veriyor. Diğer yandan dikkat ederseniz Osmanlı yapıları halen aslanlar gibi ayakta duruyor. Depreme dayanıklı binalar yapmak için Amerika"ya gitmeye gerek yok. Türk tarihi okuyun yeter. Mimar Sinan 1557 yılında cami yaparken deprem gerçeğini düşünüp ona göre bina inşa etmiştir. Ve halende eserleri dim dik ayaktadır dedi.
Akşam saatlerine kadar süren panelde deprem yapıları nasıl yapılmalı, yapıların göçmemesi için ne yapmalı, zemin etütlerinde jeofizik etüdündün önemi ve geçmiş depremlerden alınacak yapı tasarım dersleri konuları ele alındı. (iha)