█ Gerçek Gazetesi
Hamdi AKGÜL
Anadolu'ya Saygı otobüsü önceden planlandığı gibi geçtiğimiz Cumartesi günü saat 09.30"da Söke otobüs terminaline geldi. Aktüel Arkeoloji Dergisi'nin kurumsal olarak düzenlediği, 'Latmos'a Dokunma! Anadolu'ya saygı duy' adıyla düzenlediği geziyi katılan Uzman Arkeolog Mehmet Bezdan ve otobüsle gelenler Söke'de, yarım saatlik mola vererek Sarıkemer yol ayrımında Saner Petrol önünde bölgeyi 1994 yılından beri araştıran, kaya resimleri konusunda uzman Alman Arkeolog Dr. Anneliese Peschlow , Ekodost Başkanı Bahattin Sürücü, Söke Tema Vakfı yöneticileri ve arkeoloji sevenlerle buluştu. Anadolu'ya Saygı Otobüsü Peschlow ve Sürücü'nün rehberliğinde Muğla Üniversitesi ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi öğrencileri ve diğer kafilelerle birlikte, Sarıkemer Beldesi Myus Antik güzergahından, Avşar Köyü, Azap Gölü görülerek, Karakaya Köyü Söğütözü bölgesine ulaştı. Karaköyü Muhtarı Remzi İnce ve Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürü Nuri Aktakka'nın katılımları ilk açıklamalar yapıldı. Alman Uzman Arkeolog Dr. Peschlow bölgenin arkeoji değerlerini, eserlerin korunma sürecini ve taş ocaklarının tehlikesini dikkat çekerek başladığı konuşmasını "Beşparmak Dağları dünyada bir benzeri olmayan eşsiz kültür mirasını içinde barındırıyor. 8 bin yıldır yaşayan, erozyon ve depremlere direnen bu neolitik döneme ait eserler bugün insan eliyle yok edilmeye çalışılıyor. Latmos benim ikinci vatanın ama buralar sizin kendi vatanınız. Dünyada bir daha benzeri olmayan bu kültür mirasına sahip çıkın" dedi. Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürü Nuri Aktakka da yaptığı konuşmada, Beşparmak Dağlarında 9 bölgede Kültür Bakanlığı tarafından koruma kararı çıkartıldığını ve uzman ekipler tarafından çalışmaların yürütüldüğünü söyledi. Geziyi düzenleyen Aktüel Arkeoloji Dergisi adına görüşlerini açıklayan Uzman Arkeolog Mehmet Bezden, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın arkeoljik eserlere yönetik duyarlı çalışmasıyla son 5 yıldır bu konuda önemli adımlar atıldığını, kurumsal olarak düzenledikleri bu gezide katılımın çok olmasının kendilerini umutlandırdığını belirtti. 8 bin yıllık eşsiz kaya resimlerinin yer aldığı arkeolojik mirasımıza, dikkat çeken Anadolu'ya Saygı Otobüsü, 'Latmos'a Dokunma! Anadolu'ya saygı duy' adıyla yaptığı basın açıklamasında;
"Biz sadece yaşadığımız zamana ait değiliz, aynı zamanada geleceğin de birer parçasıyız. Bu nedenle geçmişe büyük bir sadakatle bağlı kalmalıyız. Biz, modern çağın insanı kendimizle birlikte her şeyi yok etmeye yatkınız ve bunu yaparken de oldukça cesuruz. Bu cesaret ve vurdumduymazlığı bilinçsizlik ve cehalet olarak adlandıramayız. Bu nedenle binlerce yıldır el değmeden, zarar görmeden tehlike altında kalmadan günümüze kadar gelmiş 8 bin yıllık Neolitik Dönem Kaya resimlerini koruma altına almak gelecek kuşaklara manevi borcumuzdur. Aydın ve Muğla illeri arasında yer alan Herakleia Latmos dağları, bağrında Anadolu'nun en önemli kalıntılarından Prehistorik kaya resimlerini barındırması bakımından eşsizdir. Binlerce yıldır hiç tahrip edilmeden koruna gelmişken şimdi yok edilme hırsı ile yüz yüze bırakılmıştır. Latmos Dağları, arkeolik kalıntıların yanı sıra doğal güzellikleriyle de eşsizdir. Bu nedenle gelecek gelecek kuşaklara aktarılması çok önemlidir. Latmos Dağları'nda çeşitli mağaralarda ve kaya altlarında kırmızı aşı boyası ile yapılan resimler, hem Anadolu hem de dünya kültür mirası için eşsiz örneklerdir. ilk kez 1994 yılında keşfedilen ve sayıları bugün 170'i bulan resimler; kadın ve erkeklerin çift olarak ele alındığı, çocukları ile birlikte betimlendikleri aile sahnelerinden oluşur. Bazı resimlerin düğün sahnelerini anlattığı düşünülmektedir. Kadınların erkeklerden daha sık resmedildiği beş yüzden fazla insan figürü, MÖ. 8. bin yıl ile 6. bin yıl arasında yapılmıştır. Yani bugünlerden 10 ila 8 bin yıl öncesinden bizlere ulaşmış, Anadolu insanının sosyal yaşamını ilk betimleyen kaya resimleri olmuşlardır. Bu resimlerin bir kısmı Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'nun, diğer kısmı da Muğla Kurulu'nun sorumluluk alanında yer alır. Aydın Kurulu tarafından 10 mağara, 1. Derece Arkeolik Sit Alanı olarak tescil edilmiştir. Tescil işlemleri tamalanıncaya kadar herhangi bir fizik müdahale olmaması yönünde kara alınmıştır. Diğer kaya resimlerinin bulunması ve koordinatlarını belirlenmesi işlemlerinden sonra tescil ve koruma prosedürlerinin tamamlanması gerekmektedir. Aksi halde maden aramak için alınan ruhsatların yasal alanları kültür varlıklarını da içine alacak şekilde genişleyecektir. Latmos Dağları'nda her geçen gün sayıları hızla artan ve çalışma alanları genişletilen bir çok taş ocakları tarafından tehdit altındadır. Bunlar hem kültür varlıkları için tehlike teşkil etmektedir hem de dağın eşsiz doğal bozacak niteliktedir.
Görkemli manzarası ve Neolitik Dönemden Ortaçağ'a uzanan geniş bir zaman diliminden bizlere emanet kalmış zengin mirası ile Latmos'un artan feldispat maden işletmeciliğinden korunması zorunludur. Taş ocaklarının çalışmaları kayalık alanı tahrip etmekte ve kaya resimlerini tehlikeye sokmaktadır. Latmos, tüm bunlardan dolayı, UNESCO'nun Dünya kültürel mirasına dahil edilmeli ve Doğal Tarihi Park olarak koruma altına alınmalıdır. Talebimiz; uygarlık tarihinde çok önemli bir yere sahip, eksikliği geçmişimizi anlatmamıza büyük zara verecek, binlerce yıllık bilgi birikimini yok edecek bu kültür katliamının bir an önce yetkililerce sonlandırılması, koruma önlemlerinin alınması ve taş ocaklarının kapatılarak doğal ve tarihsel kültürel zenginliğin bir miras olarak korunarak gelecek kuşaklara aktarılmasıdır. Bu nedenle bu resimlerin bulunduğu alanların 1. Derece Arkeojik Sit Alanı olmasına karar verilmesi en öncelikli talebimizdir. " denildi.