Yıllardır çözüm bekleyen ve kendi kaderine terk edilmiş, unutulmuş durumdaki yerel medya gündemi yakalamaya çalışırken, ülke genelinde ise, bir yanda kendi bakış açısına göre ak'a kara, kara'ya ak demeyi misyon edinmiş ve üstlendiği görev nedeniyle hemen hemen her gün tek ses "manşetler"le çıkan ve devlet kurumlarınca sınırsızca desteklenen havuz medyası, diğer yanda ekonomik dar boğazda yaşamını sürüdürmek için çabalayan muhalif medya,yaşadıklarımızı geleceğe taşırken, akıl almaz bir hızla gelişen sosyal medya iletişimde yeni bir çağın başlangıcını tohumluyor. Her sabah, her saat gözümüzü ayıramadığımız, cebimizde her yere taşıdığımız İnternet, yaşananları ve ülkemizin sosyal, kültürel, siyasal profilini tüm dünyaya son sürat yayıyor. Bir türlü yükseltemediğimiz, çağdaş ülkeler seviyesine çıkartamadığımız gazete okuma alışkanlığı oranlarının düşüklüğüne karşın, İnternet kullanımında dünya sıralamasında ilk sıralarda yerini alan yurdumuz insanı öyle üretken ki olayları anlatış biçimleri, espri anlayışları dudak uçuklatıyor. Bu günleri, beş-on yıl sonra yeni kuşaklar daha farklı bir algıyla değerlendireceklerdir sanırım. Günümüz siyasetçilerinin davranış ve açıklamaları, yaşanan her türlü olay bu paylaşımlarda, bilgelerin yıllar önce deneyimledikleri öngörüler, anlamını buluyor adeta...
* Platon," Demokrasi bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse 'oligarşi' olur. Devam ederse demagoglar türer, demagoglardan diktatörler doğar." derken Milattan Önce 400'lü yıllarda bugünleri anlatıyormuş gibi.
* Gündeme düşülen bir notta ; Artvin; "Ülkemizin en çok okuyan kenti, Kadın cinayetinin yaşanmadığı tek il, En az dava açılan ve cezaevleri en az oranlarda bulunan kentimiz." olarak anlatılmış... Darısı diğer illerimizin başına diyelim.
* Türkiye'de felsefe alanında uzun yıllar çalışmış "felsefenin annesi" olarak bilinen Profesör Ioanna Kuçuradi ; "Okullarda felsefe öğretsek 20 yıl sonra farklı bir Türkiye olur." demiş... Felsefenin müfredattan kaldırılmasının nedeni, ülkeyi yirmi yıl geriye götürme planının bir parçasıymış demek ki yıllar önce "Köy Enstitülerini" kaldırtan zihniyetin ta kendisi.
*Cumhuriyet'in temellerini dinamitlemeyi hedefleyenler "Ulusal Egemenlik Bayramı"nı terör bahanesiyle iptal etmesi üzerine bir vatandaş; "Çocuklardan mı yoksa ulusal egemenlikten mi korktular? sorusunu twitlerken, Toronto Belediye Başkanı John Tory, Mustafa Kemal Atatürk'ün 23 Nisan 1920'de dünya çocuklarına armağan ettiği Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı bu sene Toronto'da "23 April 2016-International Children's Day" olarak ilan etti.
* Kilis Valisi Süleyman Tapsız, IŞİD'in attığı roket yüzünden yaralanan vatandaşı hastanede ziyaret ederken ; Her zaman bizim üzerimize de gelebilir, Abdestsiz dışarıya çıkmıyoruz." sözleri, duyanları gülümsetirken olayın ciddiyetini de gözler önüne sermiş oldu. * Tamamı saf altından yapılmış olan Papa; "Afrika'daki açlar için dua ettiğini" söyledi. Başka yapabilecek bir şey olmadığı için...
* "Cumhurbaşkanlığı araç filosuna 750.000 Dolarlık Cadillac marka cenaze arabası katıldı" haberleri "Ak Saray"ımızdan sonra, ülkemizin ne kadar zengin ve refah içerisinde olduğunu gösteren bir delil olarak değerlendirildi.
* Diğer taraftan da "Bakan Binali Yıldırım'ın oğlu 30 yaşında, 12 gemisi var" haberi ülkemizde ne kadar kolay zengin olunabileceğine kanıt olarak sosyal medyada paylaşıldı.
* Rezab Zarraf'ın Amerikalı Savcısı, havuz medyasının "paralelci", "gezi parkı olayları düzenleyicisi" suçlamalarına karşılık olarak " Savcılık yaşamım boyunca bir çok iddialar ortaya atıldı ama hiç biri Türkiye'de yazılanlar kadar aptalca değildi." açıklamalarını yaptı. (Devam edecek)