Sorun AKP...
Azımsanmayacak miktarda insan böyle düşünüyor.
Ama ikinci sorun, bu düşüncenin sandığa nasıl yansıdığıdır.
Çözüm, -belki de- bu ikinci sorunun momentindedir.
AKP karşıtı reflekslerin, birleştirilme [ya da yönetilme] becerisindedir.
CHP'ye kaba çizgileri ile, iki çeşit insan oy vermektedir:
1.- Ne olursa olsun, nasıl yönetilirse yönetilsin CHP, diyenler.
2.- AKP tek başına iktidara gelmesin düşüncesiyle mecburen CHP'ye oy verenler.
Hele hele bir de ortada AKP'nin 400 milletvekiline ulaşma riski mevcutsa...
İnsanların; düşünceleri yönünde değil de, bir takım hesaplar yaparak, düşüncelerine tam da uygun olmayan bir yönde oy kullanmak zorunda kalmaları aslında trajik bir kaderdir.
Trajiktir.
Çünkü, çünkü düşüncesiyle bu noktaya gelen insan huzurlu değildir. Kendi iradesi ile gerçek düşüncesinin doğrultusunda yürümekten vazgeçmek zorunda kalmanın handikabı içindedir.
Kaderdir.
Çünkü, kendi iradesi ile kendi düşüncesini egemen kılma enerjisi, özverisi ve gücü mevcut değildir. Bu durumda önüne konan seçeneklere boyun eğmek zorundadır.
Bu insan şimdi çok daha değişik, çok daha acı ve çok daha trajik bir kaderle karşı karşıya kalmıştır.
AKP'nin iktidar yürüyüşünü engelleme düşüncesinin ucunda bu kez ortaya bir de HDP çıkmıştır.
HDP'ye verilecek oyların, özellikle Güneydoğu'da AKP'yi vuracağı "hesabı" entel/dantel "aydın"larımızın ince zekâlarından fışkıran yeni bir "kaçış" örneğidir.
Bu kaçık, reel gerçeklere gözerini yumma eylemidir.
Yeni bir "kader" alternatifidir.
Yeni ve acımasız bir trajedidir.
AKP zihniyetinden kaçıp, ülkenin bölünmesini gizli gündeminin birinci maddesi yapan bir zihniyete teslim olmaktır.
Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'nin Eş-Başkanı'nın "başkan"lığına direnerek, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'nin taşeron vurucu güçlerine teslim olmaktır...
Bu ülkede öncelikle "aydın"lar akıllarını başlarına almalıdırlar.
Sonra o akıldan bir parçasını -eğer mümkünse- halka yansıtmalıdırlar.
Böylece olaşacak ortak-akıl; kendi düşüncesini, kendi [örgütlü] gücü ve kendi kurmaylık yeteneği ile birleştirerek, strateji/taktik/yetenek/özveri gibi unsurlarla birlikte, hep beraber, ilmik ilmik ülkenin geleceğine egemen kılmalı, önüne katacağı tekmil sorunları çözmeye başlamalı ve çözmelidir!..
Öncelikle aydın kişi kendine gelmelidir.
Ve böylece, onca yıldır çalıştırılmayan makinenin marşına kararlı bir biçimde basılmalıdır.