“1-31 Ekim Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı”

Candal, kadınlar arasında en sık görülen kanser türüne dikkat çekti


█Gerçek Gazetesi
Gülsüm TUNA
1-31 Ekim Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı nedeniyle Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Aslı Candal yaptığı açıklamada hastalığa dikkat çekti. Candal meme kanserinde erken teşhisin önemine değinerek, bu konuda bilgiler verdi.
Candal"ın açıklaması şöyle, “Meme kanseri kadınlarda en sık görülen ve ölüm nedeni olan bir kanser türüdür. Bazı faktörler meme kanserinin oluşmasına zemin hazırlamaktadır. Erken adet görmek, geç menopoza girmek, evlilik ve doğum yaşının gecikmesi, emzirmemek, doğurganlığın azalması, kilo fazlalığı (yağ hücrelerinde östrojen üretimi artar), hormonal değişiklikler, yaş, normalden iri meme dokusu, ailede meme kanserinin görülmesi, iyi huylu meme hastalıkları, stres, yaşam şartlarının zorlaşması, çevre kirliliği hastalığa yakalanma riski açısından önem taşımaktadır. Hastaların %99"unu kadınlar oluşturur. 30 yaş altında nadir görülmekle birlikte her yaş grubu kadın risk altındadır.
Meme kanseri memenin süt bezlerinde ve üretilen sütü meme başına taşıyan kanalları döşeyen hücreler arasında, çeşitli etkenler sonucu kontrolsüz şekilde çoğalan ve başka organlara yayılma potansiyeli taşıyan hücrelerden meydana gelen tümoral oluşumdur. Meme içinde kanserleşen bir hücrenin, bir tümör oluşturması ve doktorun muayene sırasında anlamasına ya da radyolojik incelemede belli olmasına kadar hayli uzun zaman geçmesi gerekmektedir.
Meme kanserinde erken teşhis hayati önem taşımaktadır. Erken teşhiste en önemli etken kişinin bilinçlendirilmesidir. Erken tanı için üç temel yöntem uygulanmaktadır. Kendi kendine yapılan meme muayenesi, doktor tarafından yapılan meme muayenesi ve mamografi (meme röntgen filmi).
Kişinin elle yapacağı meme muayenesi var olan bir tümörün erken fark edilmesini sağlayabilir. Kendi kendine meme muayenesi basit ve zararsız bir erken tanı metodudur. Her kadın yirmi yaşından başlayarak kendi kendine meme muayenesi yapmalıdır. Kendi kendine meme muayenesi kişinin ulaşabildiği bir sağlık biriminde öğrenilebilir. Meme muayenesi adet gören kadınlarda her ay âdetin bitiminden sonraki beşinci günde, adet görmeyen kadınlarda ise kişinin kendi saptadığı bir günde, ayda bir ayna karşısında yapılmalıdır. Ayna karşısında yapılan muayene sırasında aşağıdaki durumlardan biri ile karşılaşılırsa mutlaka bir hekime başvurulmalıdır.
-Memede veya koltukaltında ele gelen kitle (sertlik, şişlik)
- Memebaşından akıntı (tek kanaldan kanlı veya şeffaf renkli)
- Memebaşında içe doğru çekilme, çökme veya şekil bozukluğu
- Memebaşı derisinde değişiklikler (soyulma, kabuklanma)
- Meme cildinde yara veya kızarıklıklar
- Meme cildinde ödem, şişlik ve içe doğru çekintiler olması (portakal kabuğu görünümü)
- Memede büyüme, şekil bozukluğu veya asimetri ya da renginde değişiklik (kızarıklık vs.)
Kendi kendine meme muayenesi dışında yirmili ve otuzlu yaşlarda üç yılda bir kırk yaşından sonra yılda bir kez doktor muayenesi, kırk yaşından sonra ise ayrıca yılda bir kez mamografi yaptırılmalıdır.
Meme kanserinin tedavisinde; cerrahi tedavi(ameliyatla kanserli dokunun çıkarılması), radyasyon tedavisi(ışınlar ile kanserli hücrenin öldürülmesi), kemoterapi (ilaçlarla kanserli hücrenin öldürülmesi), ve hormon tedavisi(hormonların kanser hücrelerinin çoğalmasını sağlayan etkisini ortadan kaldırmak) uygulanmaktadır.
Memede ele gelen kitlelerin çoğu kanser değildir. Memede belirlenen kitlenin kanser olup olmadığı ancak doktor kontrolü ile belirlenebilir. Kansersiz yaşam için tütün ve tütün mamullerinden ve alkolden uzak durulmalı, sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenilmeli, düzenli egzersiz yapılmalı, güneşin zararlı etkilerinden korunulmalı ve gereksiz ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Sağlıklı Günler Dilerim.“

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

SAĞLIK Haberleri