GERÇEK GAZETESİ - NEZİR ÇETİN

Adam zannetti, evlendi baktı tekin değil, çaktı tokadı boşadı.
Sonra tekrar evlendi. Can çıkmayınca huy çıkmıyor ya, o kadında çakı çakı verdi tokadı. Kadının Akyar konaklarındaki evinin üstüne oturdu. 
Yediğine içtiğine bakmadı adam, eski karısının evinin balkonu çıkma diye belediyeye şikâyet etti. 
Öte yandan ne bilsin merhum bakan, bunu adam zannetti. Kredisi çıkan bakanın arkadaşından sen çıkan krediden komisyon iste!.. Bunu duyan rahmetli bakan çekti bunu odaya, ardı ardına tokadı çakı çakı verdi utanmadın mı diye.
Bu olayı duyan ve fırıldaklığı sevmeyen Söke’de rahmetli saygıdeğer büyüğümüz de buna peş peşe Osmanlı tokadı asıldı.
Alışkanlık yarı tabiattır. 
Tokadı yiye yiye alıştı ya. 
Tokat gelmedi mi? 
Kaşıntı tutuyor adamı.
Dev-Genç’liyim der, orada rahat durmaz. Orada da tokadı yiyince doksan derece DYP’li olur.
DYP’de de rahat durmaz. Orada da basarlar buna tokadı… Yüz seksen derece dönerek DSP’li olur.
Tokadı yiye yiye her yeri gevşemiştir.
Artık yer yeri oynamaya başlamıştır. Sabun gibi, yılan gibi tut tutabilirsen. En sonunda DSP’den de tokadı yer.
Bu tokadın acısı ile CHP’de alır soluğu. Biraz zaman geçince CHP’lilerde anlar bunun ne olduğunu. Çakı çakı verirler tokadı.
Koşarak kaçarken AKP’nin tabelası ilişir gözüne… Dur birde buraya gireyim der. Fakat bilmez ki, kendinden önce bunun fırıldak namı gelir oraya. Daha burada bismillah demeden çakı çakı verirler tokadı.
Artık kara kara düşünürken son kalan denemediği MHP aklına gelir. Gözleri çakmak çakmak ışıldar. Bir koşu soluğu orada alır. Orada da asli görevini yerine getirir ve MHP’yi de bitirir.  MHP de çakar tokadı bunu başından gönderir. 
Bu sıkıntılar içinde barlarda bulduğu manitasını büyükşehir belediyesine işe aldıracağım diye kandırır. Eyvah!...
O iş de olmayınca manitası da buna çakı çakı verir tokadı. 
Adam bu kadar oynak, bu kadar sağa sola sapınca blok patlatıp, dişlileri dağıtıyor tabi.
Can havliyle en son hamlesini yapma kararı alıyor. 
Büyükşehir’e genel sekreter olacağım, o olmazsa ASKİ’ye genel müdür olacağım diyor. 
Adamda o kadar şamar, o kadar tokat yiye yiye yüzde kalmıyor haliyle…
Bildiğiniz kösele…
Şimdi diyeceksiniz ki genel sekreterlik ya da Genel müdürlük işi ne oldu?
Böyle fırıldağı Allah göstermesin o yerde düşünsenize…
Tabi ki çat çat…
Tokat, tokat…
Alışkın zaten, şamar oğlanı…
BİRAZ TEBESSÜM
Huzurevinde arka arkaya gelen ölümlerden moralleri bozuk üç arkadaş aralarında dertleşiyorlarmış..
Biri "Azrail'i kandırmak lazım .." demiş.. Öbürleri nasıl, diye sorunca tezini açıklamış ..
"Bu Azrail can almaya geliyor ya! Onunla göz göze geldiğimizde bebek taklidi yapalım.. Bunların yaşı küçük, bir yanlışlık olmalı der, çekip gider.."
Yaşlılığa ikinci çocukluk demeleri boşuna değil. Bu çocukça fikir diğerlerinin de aklına yatmış.. Başlarına kötüsü geldiğinde ne yapacaklarını birbirlerine belletmişler ..
Aradan zaman geçmiş.. Bir gece Azrail, aynı odayı paylaşan üç kafadarı gece yarısı ziyaret edivermiş ..
Orağını yere tak tak tak diye vurduğunda kafadarların üçünün birden gözleri açılmış..
Bakmışlar ki Azrail hazır.. Birinden birini, belki de üçünü götürecek.. Hemen belirledikleri A plânını uygulamaya geçmişler..
Üçü birden bebek taklidi yapmaya başlamış ..
Biri "Aguuu.." sesleri çıkarırken öbürü parmak emiyor, üçüncüsü de "Mama.. Mama.." sesi çıkarıyor.. 
Azrail bir süre seyretmiş hallerini.. Sonra elini gülerek başına vurmaya başlamış:

"HADİ BAKALIM ATTAA "