Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Cüneyt Karaaslan, lazerin çok dar aralıkta dalga boyuna sahip oldukça yoğun uyarılmış radyasyon yayılımı ile ışığın güçlenmesi anlamına gelen düz doğrultuda ışık ışını olduğunu belirterek, lazer sayesinde tıpta özellikle gözde ışık geçiren dokulardan enerji iletilerek hedef dokunun yakılması, parçalanması gibi işlemler uygulandığını kaydetti. Karaarslan, “Gözde lazer en çok şeker hastalarında göz dibi kanamalarının durdurulmasında veya önlenmesinde, göz tansiyonunun bir kaç farklı tedavisinde ve kırma kusurlarının düzeltilmesinde kullanılır” dedi.

Hastaların, gerekli operasyonlar konusunda en çok “Ameliyatım lazerli dikişsiz mi, yoksa bıçaklı dikişli mi olacak?” sorusunu yönelttiklerini bildiren Op. Dr. Cüneyt Karaarslan, lazerin hangi durumlarda kullanıldığını anlattı. Karaarslan, “Lazer ışını göz operasyonlarında başlıca üç ana oluşuma uygulanır. Bunlar kornea, iris ve retina’dır. Kornea ile ilgili en bilinen lazer girişimi excimer yani gözlük ihtiyacından kurtulma amaçlıdır. Iris ve iridokorneal açıya yapılan lazer, göz tansiyonu yani glokom tedavisi ile ilgilidir. Retinaya yapılan lazerler ise en çok diyabet ve hipertansiyon kökenli kanamalara karşıdır“ diye konuştu.

KONU İSTİSMARA AÇIK
Bunların dışında göz ameliyatlarında lazer kullanımın çok kısıtlı ve çok nadir olduğunu, fakat konunun bir takım istismarlara açık olması sebebiyle, lazer kullanımının riskli tedavilerde de karşılarına çıktığını ifade eden Karaarslan, özellikle şaşılık ve göz kapağı müdahalelerinin lazerle olmayacağını söyledi.Özellikle en önemli çocuk göz hastalıklarından biri olan şaşılığın lazerle değil, cerrahi girişimle tedavi edileceğine dikkat çeken Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Cüneyt Karaarslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şaşılık ameliyatında göz içine değil sadece dışındaki kaslara müdahale edilir ve yapılan işlemin görme işlevine olumsuz bir etkisi olmaz. Hatta kayma düzeldiği için görmeye faydası olur. Göz tembelliğini engeller. Lazer, her göz ameliyatına uygulanabilen bir yöntem değildir. Hatta bazı ameliyatlarda kesinlikle lazer kullanılmaz. Gözün beyaz tabakasından renkli tabakasına doğru giden ve picaryum denilen ve katarakt ile karıştırılan et şeklindeki oluşumun da lazerle değil cerrahi yöntemle alınması gerekir. Hastaların bu konuyu bilmeleri gerekir.”