* Güney doğu sınırlarımız kaynıyor, barut fıçısı. Ordu teyakkuzda. “Savaş zaruri olmadıkça, cinayettir.” demiş Atatürk. Savaşta en çok çocuklar ölür, analar ağlar. Yine “Yurtta barış, dünyada barış.” diyerek, yer yüzünün  bir çok coğrafyasında heykelleri dikilecek kadar saygınlık kazanmış bir liderin ülkesinde savaş çığırtkanlıkları ayyuka çıkmış durumda. Bir bilgeye göre de; “Savaşları kapitalistler planlar, silah tüccarları organize eder, aptallar başlatır ve masumlar ölür.”
Çocukları sahte çürük raporları alarak askerlik bile yapmayanlarca yönetilen bir ülkenin bireyi olmak hiç de gurur verici bir şey değil. Bir arkadaş sosyal medyada sormuş; “Neden  savaşabilecek yüz binlerce Suriyeli Türkiye’de boştayken onların yerine Mehmetçik” savaşa gidecek? Neden?
Gerçekten…Şaka Gibi…
***** 
* Temmuz çalışanlara, emeklilere zam ayı. Eskiden her yıl başında zam yapılır 12 ay zamlı maaş alırdık. Yılı ikiye bölüp, enflasyonu hesaplamayı kılıfına uydurarak hayat pahallığının çok çok altında zamlar yapılması ve  bu zamlara razı olarak sofralarından sürekli eksilen ekmeğin farkında olmayan kitleleri uyutmayı fıtratına uyduranlar, asgari ücrete bu öyle bir zam yaptılar ki; şaka gibi…
“Asgari ücret Temmuz ayı itibarıyla 949 Tl. değil, artık 51 Tl. zam ile 1000 Tl. olacak. Ancak, Asgari ücret artık 1000 Tl. olduğu için bir üst gelir vergisi dilimine giriyor. Bunun anlamı, artık 30 Tl.si vergi olarak kesilecek. Yani  zamlanan asgari ücret yine  970 Tl. ye düşecek.”  Şaka gibi…
Politika bu, halkı uyutmak fıtratında var işin. Benim aklımın almadığı daha ne zamana kadar “vatandaş müstahak” olarak yaşayacağımız?