MEHMET ALİ OKLAY
Rambo mu, Kürşad mı?
Sizce Türk çocuğu hangisini daha iyi tanıyor? Bir araştırma yok bu konuda, ancak hiç şüphem yok ki Rambo daha çok tanınmış olmasın!
Rambo malumunuz ABD emperyalizminin güç sembolü, amiyâne tabirle kodu mu oturtan, ulvi amaçlar için insanları katleden özgürlük savaşçısı; bir seri katil...
Fakat 5. kol faaliyetleri, emperyalizmin medyası, ABD sinemasının yarattığı bir yaratık, ucube. Bu ucubeliği fiziksel mânâ da değil elbette, manevi olarak acımasızlığı, kalpsizliği!
Yaptığı savaş; ABDnin dünya ülkelerininin her işine karıştığının, yaptığı jandarmalığın, sahte demokrasi hamiliğinin, havariliğinin, paralı askerî güçlerce müdahaleciliğin timsali...
Peki Kürşad? 40 yiğidi ile Çin Sarayını basan, milletinin hürriyeti için, esaretten kurtulması için, girdiği o saraydan ölmeden çıkmanın imkânsızlığını bilen bir bahadır, bir alperen ve dahi ihtilâlci, ülkücü bir Başbuğ...
Amacı Çinlileri Türk yurdundan kovmak ve Çinde esir yaşayan Türkleri kurtarmayı amaç edinen ihtilâl komitesinin başkanıydı. Başarılı olursa Hakan olmayacak ve siyasetten çekilecekti. Zirâ ihtilâl tamamen milli ve bir gayeye yönelikti. Hiç bir Türkün gönlüne şüphe düşmemesi gerekiyordu. İhtilâl başarılı olursa, Kürşadın ağabeyinin oğlu Hakan yapılacaktı. Şûra böyle karar vermişti. Çin o yıllarda (M.S. 7. y.y.) 50 milyon nüfusuyla dünyanın en kalabalık devletiydi. Plân, Çin İmparatoru kaçırılacak, sonra esir Türklerle ve Türk illeriyle takas edilecekti... Hepsi şehit oldu! İhtilâl başarılamadı. Ama yaktığı ateş hiç sönmedi! Çünkü hürriyet Türkün genetiğine işlenmişti. Bu istiklâl fırtınası, kasırga oldu, bora oldu, Çinlilerin iliklerini titretti.
Tarih şahittir ki, yeni Türk Devletleri kuruldu. İstiklâl mücadeleleri yüce Tanrının yardımı, Türkün hürriyetsever karakteri ile hep kazanıldı.
Yine tarih şahittir ki, Kür-Şadlar ölmüyor, yaşıyor!