Yılmaz ÖLMEZ
Gerçek Gazetesi
Önceki yıl rekolte, geçen yılda yüksek fiyat pamuk üreticisinin yüzünü güldürdü. Özellikle 2003 yılından bu yana, ”Üretirken Zarar Ediyoruz” di yerek pamuk üretiminden uzaklaşan Egeli pamuk üreticisi, şimdilerde, ”Pamuk” diyor, başka bir şey demiyor. Ege'nin pamuk üssü Aydın'ın Söke İlçesinde de yeni pamuk üretim sezonu öncesi büyük hareketlilik yaşanıyor. Söke'nin yanı sıra Koçarlı, Germencik ve İncirliova ilçelerinde de pamuk üretiminin bu yıl artacağına dikkat çekiliyor.
Başta mazot ve gübre olmak üzere, çapalama, ilaçlama, sulama ve hasat giderlerinin yüksekliğinden dolayı pamuğun başkenti Söke'de dahi pamuk ekim alanları yüzde 60 dolayında azalmıştı. Bununla birlikte bir de 2007 ve 2008 yıllarında kuraklık yaşanınca, Aydın'da tarım da, ekonomi de adeta felç olmuştu. Söke Ovası Sulama Birliği nden 2008 yılında yaptığı açıklamada, Sökeli üreticilerin bankalara ve piyasalara olan borcunun 400 milyon liralara dayandığını söylemişti. Hal böyle olunca da, 4 ila 5 bin lira değer biçilen bereketli arazilerin dekarı 1000, 1.500 liralara kadar ge rilemişti. Binlerce dönüm arazi tapusu da özel bankaların kasasında kalmıştı. Söke'de tarım çökünce, piyasalarda felç oldu. Ancak önce 2009 yılında yüksek rekolte, ardından da 2010 yılında yüksek fiyat üreticinin yüzünü pamuğa çevirdi. Bununla birlikte TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar Birliği'nin istikrarlı yükselişi, pamuğun sigortası oldu. 470 Bin dekarlık e kilebilir araziye sahip olan Söke'de, icarcılar tarla derdine düşerken, Söke Ziraat Odası başkanı Kemal Kocabaş, ”Çok değil 3-4 yıl öncesine kadar sadece Söke Ovasında binlerce dönüm arazi boş bırakılı yordu. İcar tarla işleyen çiftçilerimiz ise, 'Masraflarımızı dahi karşılayamıyoruz, tarlaların kirasını nasıl ödeyelim?' diyerek icardan kaçıyorlardı. Fakat son 2 yıldır pamukta yaşanan yüksek seyir, Söke'de beyazaltın pamuğa olan ilgiyi arttırdı. Biz pamuğun sürdürülebilir bir ürün olmasını isti yoruz. Bunun için de mazot ve gübre gibi temel girdi kalemlerinin mutlaka Devlet tarafından dünya fiyatları düzeyine çekilmesi gerekmektedir. Bunun içinde desteklemelerin artırılmasını istiyoruz. Bu şekilde hem Söke'de hem de Ülke genelinde pamuk üretimi artacaktır. Maliyetlerin düşürülmesiyle birlikte Türk üreticisi de dünya ile rekabet edeceği için, Türk tekstilcisi önce kendi yerli pamuğunu tercih edecektir” dedi.
İncirliova ilçesinde bu yıl pamuk ekim alanlarının yüzde 60 düzeyinde artacağını söyleyen İncirliova Ziraat Odası Başkanı İhsan Ayaydın da, ”Beyaz altın parladı. Şimdi herkes pamuk ekmek istiyor. Pamuk fiyatları şu anda borsada 7.5 lira. Buna paralel olarak ta üreticinin elindeki işlenmemiş çiğitli pamuğun kilosu 3 liraya ulaştı. Bu çok güzel bir fiyat. O nedenle herkes pamuğa yöneldi. Beyazaltın bir ara kararmıştı. Bu nedenle de Türkiye'de pamuk ekilmi yordu. Arz talep dengesi bozulduğu içinde, pamuk stokları eridi. Bir de buna Pakistan, ve Çin'de yaşanan doğal afetler eklenince, pamuk fiyatları tavan yaptı. Önümüzdeki 2 yıllık süreçte pamuğun iyi fiyat edeceğine inanı yoruz. Bu yıl saksıya dahi pamuk ekme yılı” dedi.
Pamuk fiyatlarının yükselmesiyle birlikte tarla fi yatlarının da olması gereken değerine ulaştığını söyleyen Ayaydın, ”Tarlanın dekarı bin ile 1.500 liralara gerilemişti. Bugün itibariyle 7 bin liraya ulaştı. Ayrıca icarlık tarla bulmak imkansız. Arazinin fiyatı kadar icarlanması da 200-250 liraya kadar yükseldi. Bir kaç yıl öncesine kadar gelir olmadığı için tarlanın yüzüne bakan yoktu. Fakat şu anda icarlık tarla kalmadı.” dedi.