Bir yazımda, “Söke, Söke olalı böyle rezalet görülmedi!” şeklinde bir ifade kullanmıştım.
Bu ifadeyi bana kullandırtan, pes dedirten Süleyman Toyran başkanlığındaki Söke Belediyesi yönetimiydi!
Ne olmuştu da bu şekilde bir ifade kullanmıştım?
Kısaca özetleyeyim...
Söke Organize Sanayi Bölgesinin yolunun ve çevre düzenlemesinin yapımı için 50 bin liraya ihtiyaç olduğunu belirten Söke Belediye Başkanı Yardımcısı Ahmet Karakaş, bir işadamını gözüne kestirmiş ve bu parayı ondan tırtıklamıştı. 
Evet yanlış okumuyorsunuz!
Bu para o işadamından yalanla ve hileyle tırtıklandı!
Bilindiği gibi, Söke Belediyesi CHP’li...
O işadamı ise AK Partili...
O para aslında nereye lazım?
CHP’li belediyenin birikmiş borçlarının ödenmesi için gerekli!

Gerçekleri söyleseler, o işadamı böyle bir olaya girer mi?

Belediyenin borcunun ödenmesi AK Partili işadamını ne ilgilendirir?

Farzedelim ki; gerçek söylendi ve işadamı belediyenin borcunu bilerek ödedi!

O zaman Söke Belediyesinin başkanı kim olur?

AK Partili işadamı mı de mi?
Tabi artık ben buna da inanmıyorum!

Paranın hepsinin Söke Belediyesinin borçlarının ödenmesi için kullanıldığına inanmıyorum! 

Paranın bir miktarının akıbeti belli değil...

Çünküüüüüüüüü;
Daha önceki yazımda yazdım!
İşadamından 50 bin lira aldılar ve şimdi bu parının 30 bin lira olduğunu söylüyorlar. 
Hayırsever işadamını hem hile ve yalanla kandırdılar hem de şimdi yalıncı durumuna sokuyorlar!
Evet, olay bundan ibaret!
Bu olay, “Söke, Söke olalı böyle rezalet görülmedi!” şeklinde bir ifade kullanmama neden olmuştu...
***

Şimdi yaşanan ise; o olayın esamesini bile okutmayacak cinsten!
O olay bunun yanında çok masum!
Gelelim konuya...
Söke Belediye Başkanlığının 1/5.000 ölçekli nazım imar planı revizyonu 13-06-2016 tarihli başvurusu ile Aydın BŞB'ye ulaşıyor. 
Ulaşıyor ulaşmasına da bu nazım imar planındaki revizyonlar neler? 
1/5.000 ölçekli imar planı değişiklik talebine göre; söke’de neler yaşanacak?
Bırakınız muhalefet meclis üyelerini, CHP’li meclis üyeleri dahil kimse bilmiyor.
Kim biliyor size söyleyeyim...
Söke Belediye Başanı Süleyman Toyran ve Germencik Belediye Başkanı Ümmet Akın!!!
Olacak iş değil!
Anlaşılan o ki; biri CHP’li diğeri MHP’li iki ilçe belediye başkanı bir araya gelmiş, kafa kafaya vermiş yetki aşımına gitmişler.
İki kafadar Söke halkı için ne gibi güzellikler düşünmüşler dersiniz!
Ben yazayım sizler okuyun ve değerlendirmesini de yine sizler yapın!
Aydın Caddesi, İsmet İnönü Caddesi, Albayrak Caddesi, İstasyon Caddesi, Koçlar Caddesinde oturan vatandaşlarımızın evlerinin, işyerlerinin yıkımına ve hatta tekrar ruhsat alamayacak duruma gelmelerine neden olacak şekilde bazı yerleşim birimlerinin tam ortalarından yol geçecek.
Bu birrrrrrrrrrrrrrr...
Bir kısım düşünceleri bu yönde...
İkiiiiiiiiiiiiiiii...
Söke Belediyesi tarafından sunulan teklife göre; bir cephesi Albayrak Caddesi, diğer cephesi de Koçlar Caddesinde bulunan ve haftanın iki günü kurulan Tatil Pazarı kaldırılıyor.
Yerine ne yapılıyor dersiniz?
Yok, yok yeşil alan değil!
Park, bahçe, mesire alanı değil...
Tatil Pazarın yerine konut, ticaret, turizm karma alanı teklif ediliyor. 
Yani tatil pazarı kalkıyor, yerine rantı yüksek konut ve ticari alan geliyor. 
Yağma Hasan’ın böreği...
İyi de benim anlayamadığım, Söke Belediye Başkanlığının 1/5.000 ölçekli nazım imar planı revizyonunun Aydın BŞB’den geçmesini nasıl düşündüler?
Bu kadar saf olamazlar herhalde!
Yağma Hasan’ın böreğini yemek için Aydın’ın Topuklu Efesi Özlem Çerçioğlu’nu nasıl aşmayı düşündüler?

Aydın'ın mallarının Aydın Valiliği marifetiyle Ankara'ya peşkeş çekilmesi sonrasında verdiği mücadeleyi yoksa unuttunuz mu? "Vatandaşın hakkını yedirtmem" diye yollara düşmesini, meydanlarda inip, halka şikayet etmesini unutmuş olamazsınız!

Olsa olsa akıl tutulması yaşamış olabilirsiniz!

Bunu bir türlü aklım almıyor...
Saf olduklarını da sakın sanmayın!
Çünküüüüüü; Halkçı Başkan Özlem Çerçioğlu’nun bizzat bana özel olarak yaptığı açıklamasındaki, “...Meclisten geçirmek istedikleri plan revizyonunda bütün yolların nereye çıkarılmak istendiği açıkça görülmektedir...” mesajı çok önemli!
Şimdilik bu konuya girmiyorum!
Ancakkkkkk, bu yolların nereye çıktığı Söke halkı tarafından öğrenildiğinde diyeceksiniz ki; “Söke, Söke olalı böyle rezalet ve rezil bir yönetim görülmedi!”...

Başkan Özlem Çerçioğlu'nun yaşananlarla ilgili Sökeliler'e mesajı var!

Çerçioğlu diyor ki!

"Vatandaşın aleyhine olan planı geçirtmek istediler. Ben Aydın'ın, Aydın halkının belediye başkanı olduğum sürece vatandaşlarımızın yasal olan ekmek teknelerini, dükkanlarını, yuvalarını yıktırtmam."

Olay bu kadar net...

Ve de üççççççç;

Yolları sağdan ve soldan 1'er metre olmak üzere toplamda 2 metre genişlekmek varken, sağdan ve soldan 5'er metre olmak üzere toplamda 10 metre genişletmek vicdansızlık değil mi?
Vatandaşın evinin, işyerinin içerisine 5 metre girmek, arsasının 5 metresini almak hak mı, hukuk mudur?

Söke halkı da bu soruyu sanırım Süleyman Toyran'a değil, Söke'nin sözde blediye başkanı ve sözde sözcüsü Ümmet Akın'a soracaktır.

Aklıma gelmişken!

Toyran başta olmak üzere CHP’li meclis üyeleri  Levent Tuna, Afet Er, İsmail Yerli tekliflerinin arkasında neden durmadılar dersiniz?
Neden Aydın BŞB meclisinde yoktular?
Söke’nin temellerine dinamit yerleştirilmek istenirken, bu ayıba şahit olmak mı istemediler yoksa Topuklu Efe’nin gazabından korkup, salonda bulunmaktan mı çekindiler?
Büyük bir rezaletle karşı karşıyayız!
Söke’nin belediye başkanı da sözde sözcüsü de Germencik Belediye Başkanı Ümmet Akın olmuş ve Söke için kendisini paralıyor. Özlem Çerçioğlu’nun meclisi yönettiği kürsüyü zapdetmeye kalkışıyor. 
Ne için, sözde Söke için!!! Aslında Söke’nin geleceğini yok etmek için!!!

Buna müsaade edenlere yazıklar olsun...

SONUÇ...

Konuyla ilgil olarak kendisine ulaştığımız bazı meclis üyeleri, teklif edilen plan değişikliği revizyonunun içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirttiler. Bu da şunu gösteriyor! Yapılmak istenen oldu, bittiye getirmek ve vatandaşın mağduriyetine neden olmak. Söke Belediyesi Meclisinde özellikle MHP'li ve AK Partili meclis üyelerine plan değişikliği revizyonunu hakkında detaylı bilgi verilmediği anlaşıldı. Bu da birilerinin toplum yararına hareket etmediğini gösterdi.