Gerçek Gazetesi - Durmuş TUNA

23 Eyül Salı günü Söke'ye ziyarat gerçekleştiren ve Söke Çayı Islahı Projesi ile ilgili açıklamalarıyla Söke insanını şaşkına çeviren Milletvekili Mehmet Erdem, bu ziyaretten günler sonra geldiği Söke'de açıklamalarıyla yine şaşkınlık yarattı. AK Parti Söke İlçe Teşkilatı'nın bayramlaşma törenine katılan Milletvekili Mehmet Erdem, 10 gün önce yaptığı açıklamaların aksine Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran'ın lehine konuşması ve övmesi şaşkınlık yarattı. Daha önce Söke'ye gelen ve Koyuncuoğlu Çarşısı'ndaki dükkanların yıkılamayacağını belirten Erdem, esnafı galeyana getirmeye çalışmıştı. Esnafı Söke Belediyesi yönetimiyle karşı karşıya bırakmaya çalışan Erdem, her seçim döneminde kendi partisinin belediye başkan adaylarının da benzer projelerle halkın karşısına çıktığını bilmediği veya unuttuğu için esip gürlemişti. Söke Çayı'nın Islahı Projesi hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı gözlenen Erdem, kendisini davet eden esnafı yanıltıcı bilgiler vererek durumu iyice içinden çıkılmaz bir hale sokmuştu. Sorumluluk sahibi bir politikacının kullanmaması gereken ifadeler kullanan Milletvekili Erdem, dayanağı olmayan sözlerle tam bir yasa tanımamazlık örneği sergilemişti. Milletvekili Erdem'in bir Bakan edasıyla konuşması ve çare arayan insanların gözünün içine baka baka umut dağıtması, 2015 yılında yapılacak genel seçimler düşünülerek atılmış bir adım olarak değerlendirilmişti. Bir politikacının ileriye dönük oy avcılığı olarak görülen konuşmasında da "…Söke Belediyesi, Söke halkı, Söke kamuoyu, Söke basını derse ki, hayır burada proje yapılmasın, bu proje uygulanmasın biz de bu projeyi yaptırmayız ve uygulatmayız. Bu kadar basit. (Dükkanların yıkılması yönündeki mahkeme kararının hatırlatılması üzerine kekeleyerek) O mahkeme kararı 2006 yılında alınmış. Bunu uygulayacak olan kim? Söke Belediyesi. Uygulamış mı? Uygulamamış. Bundan sonrada uygulamaz. 2006 yılından kaç yıl geçmiş. Sekiz yıl geçmiş. Doğru mu? Sekiz yıldan beri Söke Belediyesi bu mahkeme kararını uygulamadıysa bundan sonrada uygulamaz. Bu kadar basit. Söke Belediyesi'ne de bu mahkeme kararının uygulanmasıyla ilgili hiç bir Devlet kurumu baskı yapmaz. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi!!! Şimdiye kadar yapmadığı gibi…!!!" şeklinde iddialı sözler sarfetmişti. Adeta kendince belirlediği 8 yıllık zaman aşımı süresiyle T.C. mahkemesinin aldığı kararı yok saymıştı.

Söke Belediyesi yönetimine tebliğ edilmiş, dükkanların yıkılması gerektiği yönünde bir mahkeme kararı olduğu halde, sırf esnafla CHP'li Söke Belediyesi yönetimini karşı karşıya getirmek için, "Söke Belediyesi'ne de bu mahkeme kararının uygulanmasıyla ilgili hiç bir Devlet kurumu baskı yapmaz!!!" şeklinde kanun tanımaz bir üslup ve tarz takınan Erdem adeta tükürdüğünü yaladı. Esnafı kışkırtarak, Söke Belediyesi yönetiminin üzerine salmaya yönelik, sinsice kurgulanmış şeytani oyunu yaşama geçiremeyeceğini anlayan Erdem, "…Geçen Söke'ye geldiğimde arkadaşlarımla Söke'nin sorunları hakkında değerlendirme yapmıştık. Gündem maddeleri içinde önemli bir gündem maddesi vardı. O gündem maddesi de biliyorsunuz! Söke Belediyesi, Söke'nin içerisinden geçen derenin etrafında ve üzerinde bir rekraasyon projesi, bir düzenleme yapacaktı. Bunun için Devlet Su İşlerine gitmiş, müracaat etmiş. Ben böyle bir proje hazırladım, bu projeyi gerçekleştirmek istiyorum, diye. Ve sonuç itibariyle bu proje gerçekleşirse evet Söke Çayı'nın üzerindeki daha önce, yıllar önce yapılmış o dükkanların, o otoparkın kaldırılması lâzım, çayın üzerinin açılması lâzım. Bu proje gerçekleştirilecekse sonuç olarak bu da ortaya çıkacak bir durum. Ben de geldiğimde hem o dükkanların kiracılarını yerinde ziyaret ettim ve dedim ki, Söke Belediye Başkanımız bu projeyi gerçekleştirmek istiyor mu, istemiyor mu? İstiyorsa bu dükkanlar kalkacak mecbur. İstemiyorsa, bu projeden vazgeçtim, diyorsa bu dükkanlar da burada devam eder, dedim. Bu şekilde DSİ'nin, şunun, bunun üzerine topu yuvarlamanın lüzumu yok. Yani Süleyman Bey benim bildiğim kadarıyle, tanıdığım kadarıyla merttir, bu konuda net tavrını ortaya koyar, dedim. Sağolsun, tebrik ediyorum Süleyman Bey'i. Dediki, evet! Ben bu projeyi gerçekleştirmek istiyorum ve bu dükkanları da kaldıracağız. Şimdi de süre vermiş, demişki, işte falanca zamana kadar. Bir takım süreler vermiş basından takip ettiğim kadarıyla."

Milletvekili Erdem'in daha önce yaptığı, "…O mahkeme kararı 2006 yılında alınmış. Bunu uygulayacak olan kim? Söke Belediyesi. Uygulamış mı? Uygulamamış. Bundan sonrada uygulamaz. 2006 yılından kaç yıl geçmiş. Sekiz yıl geçmiş. Doğru mu? Sekiz yıldan beri Söke Belediyesi bu mahkeme kararını uygulamadıysa bundan sonrada uygulamaz. Bu kadar basit…" şeklindeki elbirliğiyle kanunları çiğneyelim, yasaları tanımayalım, orman kanunlarıyla yönetelim şeklinde suç işlemeyi teşvik edici sözlerini unutup, yapıcı bir üslup kullanaması geçte olsa hatasından dönmesi olarak değerlendirildi. Mehmet Erdem sade bir milletvekili olduğu halde, bir Bakanın bile veremeyeceği güvence ve garantileri vererek, esnafı suç işlemeye teşvik etmesinin ardından geri atması ise traji komik bulundu. Milletvekili Erdem’in geri adım atmasındaki asıl gerekçenin, dozerler kapıya dayandığında yıkıma müdahale edecek esnafın burnu kanadığında, yasalar karşısında düşeceği zor durumdan korttuğu için olduğu sanılıyor.