Kuşadası’na bağlı Yeniköy’deki Maden Dağı’nda dinamitle patlatma yapılarak, taş kırma ve mıcır tesisi kurulmak istenmesi çevrecilerin tepkisine yol açtı.
Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD), tarihi Atatürk yolunun da bulunduğu biyolojik çeşitliliğin oldukça zengin olduğu Maden Dağı’nda taş ocağı açılmasının doğa katliamına davetiye çıkaracağını açıkladı.
Kuşadası EKODOSD tarafından dernek başkanı Bahattin Sürücü imzasıyla yapılan açıklamada, “ İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nce, Yeniköy’de bulunan ve Maden Dağı olarak tanımlanan saha ve çevresindeki 93 bin 29 hektarlık alan içinde, bir firma tarafından İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne verilen dosyadaki bilgiler yeterli görülerek “Kalker Ocağı (Patlatma) ve Karma-Eleme tesisi kurulması konusunda ÇED Yönetmeliğinin 17. Maddesi gereğince “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildiğine dikkat çekilerek, Atatürk’le ilgili tarihsel bir geçmişi bulunan Maden Dağı’nda, dinamitle patlatma yapılarak, taş kırma ve mıcır tesisi kurulmak istendiği vurgulandı. Yeniköy’de taş ocağı tehlikesine dikkat çekilen açıklamada, “ Büyükşehir yasasıyla birlikte Kuşadası’nın Mahallesi olan Yeniköy, biyolojik çeşitlilik açısından bölgenin en zengin alanlarından biridir. Yeniköy’deki Maden Dağı’nda bulunan çamlardır. Kuşadası bölgesine oksijen üreten çamların Yeniköy’e uzaklığı 300 metredir. Çamların olduğu Maden Dağı, tarihte çok önemli bir kişiyi misafir etmiştir. Maden Dağı’nın hemen yanıbaşından geçen yol Atatürk Yolu olarak bilinir. Ulu Önder Atatürk Ege Manevralarının yapıldığı 10 Ekim 1937’de bu yoldan geçerek Maden Tepe’den manevraların Kuşadası bölümünü izlemiştir. İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nce, Yeniköy’de bulunan ve Maden Dağı olarak tanımlanan saha ve çevresindeki 93,29 hektarlık alan içinde, bir firma tarafından İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne verilen dosyadaki bilgiler yeterli görülerek “Kalker Ocağı (Patlatma) ve Karma-Eleme tesisi kurulması konusunda ÇED Yönetmeliğinin 17. Maddesi gereğince “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilmiştir.Atatürk’le ilgili tarihsel bir geçmişi bulunan Maden Dağı’nda, dinamitle patlatma yapılarak, taş kırma ve mıcır tesisi kurulmak istenmektedir “ denildi.
Maden Dağı’nda yapılacak bu uygulama için Yeniköy Muhtarlığı’na ve yaşayan halka hiçbir bilgi verilmediği ve bu durumun tesadüfen, itiraz için kanuni sürenin dolmasına az bir zaman kala öğrenildiği vurgulanan Kuşadası EKODOSD açıklamasında şu görüşlere yer verildi: “ Bugün Yeniköy’de oturan vatandaşlar tarafından acilen bir toplantı gerçekleşmiş, itiraz dilekçesiyle ilgili, Aydın İdare Mahkemesine Dava açılması yönünde davayı üstlenecek avukata vekalet verilmesi için noter huzurunda vekalet verildi. Dünyaca ünlü Efes antik kentinin ve Meryemana Evi’nin arka bahçesi sayılan bölge tarih açısından zengin kaynaklara sahiptir. Bugüne kadar yüzey çalışmaları bile yapılmayan bölgenin her yerinden tarih fışkırdığı görülmektedir. Duyarlı bir vatandaş tarafından bölgede bulunan taşınabilen bazı kültür varlıkları, Aydın Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü’ne bir tutanakla teslim edilmiştir. Birçok tarihi kalıntı bölgenin hemen her yerinde gözle bile görülebilmektedir. Antik dönemde Efes gibi büyük bir kentin hinterlandı olan bölgede birçok yerleşimin olması muhtemeldir ve görülen kalıntılar ve buluntulardan da bu anlaşılmaktadır. Maden Dağı’nın yakının da yeni bir mozaik alanı bulunmuştur. Tarih açısından böylesine zengin bir bölgenin daha yüzey çalışmaları bile yapılmamışken, sadece bir kurumun taş ocağı izni vermesi uygun değildir. Kültür Varlıkları açısından, Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun ve Aydın Arkeoloji Müzesi’nin, çam ormanları açısından Orman ve Su İşleri Bakanlığı Aydın Şube Müdürlüğü’nün, arıcılık ve hayvancılık faaliyetleri yönünden Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Aydın İl Müdürlüğü’nün, köy yerleşim alanına 300 metre mesafede olması ve halk sağlığı açısından Aydın İl Sağlık Müdürlüğü’nün görüşlerinin mutlaka alınması gerekmektedir. Yeniköy, Kuşadası’nın tarım yapılabilen ve kent turizmine yapmış olduğu üretimlerle önemli katkı yapan bir yer olup, ekonomisi sadece buna dayalı birçok insanın yaşadığı bir yerleşim alanıdır. Kuşadası’nın bozulmamış son ormanlarına ve makiliklerine sahip olup, orman kuşları ve yırtıcılara ve yaban hayatına ev sahipliği yapan önemli bir doğa alanıdır. Doğasında başta orkideler olmak üzere, Akdeniz Bitki Örtüsü’nün nadide örnekleri bulunmaktadır. Turizm ve tarımın birlikte yapıldığı, biyolojik çeşitliliğin yaşamsal önemi olduğu bu bölgede taş ocağının açılması burada yaşayan insanlara, yaban hayatına, floraya, Kuşadası’na oksijen sağlayan çamlara, bölgenin kadim tarihine, Ulu Önder Atatürk’ün hatırasına büyük zarar verecektir. Taş ocakları geçmişte Kuşadası’na ve tarihine büyük zarar vermiştir. Yapılan bu tahribatlarla neler kaybedildiğini bilmemekteyiz. Bunu da bir taş ocağının içinde son anda kurtarılan Athena kabartmasından anlamaktayız. Yeniköylülerin itirazlarının mahkemece kabul göreceğini ve taş ocağı ruhsatının iptal edileceğini umuyoruz “