Ekonomileri çok güçlü olan devletleri dahi etkileyen 2009 krizi o güçlü devletlerde görülen tahribat Türkiye'mizde o kadar büyük olmasa dahi içinde yaşadığımız yılın ikinci yarısında bu günlerden daha fazla ekonomik kriz içinde yaşayacağımız tahmin edilmektedir.

Ufukta görülen bu tehlikeli durumdan korunmak ve en az zararla atlatabilmemiz için herkesin ve her kurumun elini taşın altına koyması ve milliyetçi bir zihniyetle birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi gerekir.

İçinde yaşadığımız bu yılda 1929 krizini aratmayacak kadar vahim sonuçlar doğuracağı şimdiden belli olan bu ekonomik sıkıntı ve istihdam krizini en hafif şekilde atlatabilinmesi için başta bankalar olmak üzere şirketlerin, yerel yönetimlerin, parlamentonun, bakanlar kurulunun, basının ve aile fertlerinin her türlü fedakarlığı göstermeleri gerekir.

BANKALAR

Bankalar krizi bahane ederek esnaf ve üreticilerin kredilerini bıçak gibi kesmemeleri ve şahısların ödeme durumunu dikkate almadan herkese kredi kartı vermemeleri ve iki bankadan kredi kartı alan şahıslara üçüncü bir kredi kartı vermemeleri gerekir.

ŞİRKETLER

İhracat ve ithalat yapan büyük şirketler ve holdingler doların yükseldiği bu aylarda ihracatlarını güçlendirip işçi çıkarma yoluna gitmemeleri ve içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı durumda her türlü fedakarlığı göstermeleri gerekir.

YEREL YÖNETiMLER

Yerel yönetimlerin halkımızın huzur ve refah içinde yaşamaları için alacakları kararlar çok önemlidir.

Asgari ücretle ve yeşil kartla yaşayan binlerce vatandaşın normal geçim şartları içinde yaşayamadıklarını ve evlatlarını layıkıyla yetiştiremediklerini bildiğimiz için bir katkı olacağı düşüncesiyle su ücretlerinin ve emlak tarifelerinin belediye bütçesini de zorlamayacak asgari seviyeye düşürülmesiyle tüm Sökeli vatandaşlarımızı stres içinde yaşamasına sebep olan trafik sorununun çözülmesini temin için trafik komisyonu ile iş birliği yaparak çözülmesi.

Önemli bir gerçeği belirtmek isterim ki belediye başkanımız programına aldığı görevlerin %80'nini başarmış durumdadır. O nedenle kendisine bir şans daha verilirse kalan sorunların kısa bir zamanda çözüleceği inancındayız.

Yine iftiharla belirtmek isterim ki 29 Mart'ta yapılacak yerel yönetimler seçiminde gazetelerden öğrendiğimiz adaylarımızın da aynı duygu ve düşünceler içinde her türlü sorunların üstesinden geleceklerine inanıyor ve tüm adaylarımıza en samimi duygularla başarılar diliyorum.

BASIN

Gerek ulusal basınımız ve gerekse yerel basın kuruluşlarımız bu içinde bulunduğumuz bunalımlı devrede halkın moralini bozacak haberlerden kaçınmaları ve çalışmayı teşvik edici yazılarla kriz nedeniyle bozulan moralleri düzelmesine yardım etmeleri gerekir.

SiYASET VE PARLAMENTO

Küresel krizin hüküm sürdüğü bu devrede bin bir sıkıntı içinde olan esnaf, üretici ve asgari ücret alan işçilerle ve onun da altında bir ücretle çalışan kimselerin olduğunu düşünerek siyasi çekişmeleri bırakarak ekonomik sıkıntılar üzerinde çalışıp birlik ve beraberliği temin etmeleri gerekir.

Ayrıca her türlü fedakarlığı beklediğimiz halkımız ve kurumlarımızia beraber parlamenterlerimizden de beklemek hakkımız olduğu kanaatindeyim.

Şu hususu belirtmek isterim ki her yıl geçtikçe devlet bütçesine bir yük olan DANIŞMAN VE KORUMA kadrolarını azaltılması ile Sayın merhum Başbakanımız Turgut Özal zamanında kabul edildiği ve sayıları on binleri aşan KlYAK EMEKLİLİK yasası üzerinde hassasiyetle durmalarının elzem olduğuna inanıyorum zira ileride yüz binleri aşacak bu kıyak emeklilerin maaşlarını torunlarımız ödeyemeyecek bir duruma düşeceklerdir.

AİLE

Bu kriz döneminde aile bireylerinin ve bilhassa ana ve babaların çok büyük görevleri vardır. Eşler arasındaki geçim sıkıntısından doğan çekişmeler çocukların yanında yapılmaması gerekir ayrıca aile bütçesi dikkate alınarak harcamaların mevcut bütçe içinde yapılması zorda kalmayınca kredi kartı kullanma alışkanlığına kapılmamaları gerekir.

Son olarak şu hususu belirtmek isterim ki bir yıl içinde Amerika'da 25 bankanın iflas ettiği ve iki gün evvel de 2 bankanın daha iflas ettiğini ve Avrupa Devletlerinde aynı mali sıkıntı içinde olduğunu bildiğimiz için çok şükür Türkiye'miz hükümetimizin ve merkez bankasının aldığı tedbirler sonucu bu kadar ağır mali sıkıntı içinde değiliz. Ama yine de hükümetin mali ve finansal disiplinin devam etmesi ve her ailenin her kurumun da 2009 yılı için çok dikkatli olmaları gerekir.