Yerel seçimlere giderken özellikle AK Parti kurmayları tarafından seçimle ilgili bazı değerlendirmeler yapılıyor. AK Parti Aydın Milletvekili Ali Gültekin Kılınç, AK Parti’nin popülist politikalar yerine gerçekçi ve hizmete dönük icraatlar peşinde olduğunu belirtirken; “Nüfusu 2000’i geçen beldeleri ilçe yapsaydık, oyları koyacak yer bulamazdık” demiş ve bu açıklaması 17 Haziran Pazartesi günü gazetemizin manşeti olmuştur.

Ali Gültekin Kılınç’a göre, büyükşehir yasası bir devrim niteliğini taşıyor. Bana göre çok erken bir yorumda bulunmak yanlış. Uygulamaya koyulduğunda ve kırsal kesim Söke’nin bir mahallesi olduğunda, durum daha net şekilde belli olacak. Kırsal kesim 5 yıl boyunca her türlü vergiden muaf olacak, ancak büyükşehirde yaşayanlar gibi vergi ödemeye başladıklarında ne olacağını şimdiden bilen var mı? Kırsal kesim insanı bu ağırlığı kaldırabilir mi? Aydın AK Parti Milletvekili Ali Gültekin Kılınç açıklamasında kasaba belediyelerinden söz etmiş ve “Biz bu belediyeleri ilçe yapsaydık, oyları koyacak yer bulamazdık” demiş.

Milletvekilimizin teşhisi doğru...

 Çünkü seçimlerde AK Parti’nin yumuşak karnı kasaba belediyeleri! Yerel seçimlerde mahalle statüsüne geçecek olan bu belediyelerin bulunduğu yörelerde seçmenler, 50-60 yıldır belediye teşkilatı ile yönetilen kasabasını mahalleye çeviren iktidar partisine ve adayına seçimlerde oy verir mi acaba?

Bana göre, büyükşehir statüsüne geçen yerlerde verilecek tepki oylarıyla iktidar partisi cezalandırılabilir. Ali Gültekin Kılınç, çok açık olmasa bile konuşmasında bu konuya vurgu yapıyor.

İktidar, büyükşehir belediye yasa taslağını hazırlarken bu gerçeği bilmiyordu diyebilir miyiz? Ama ne yapsın hükümet, yerel yönetimlerde özerklik şartını kabul etmiş ve bunu hazırlanan bir protokolle sisteme geçirmeyi çok önceden taahhüt etmiştir.

Yanlız Söke’de 7 belde var. Bazı kasabaların ilçeye yakın nüfusları var. Yerel seçimlerden sonra buraları Sökenin birer mahallesi olacak.

Savuca, Yenidoğan, hatta Sazlı Kasabası’nın bir sorunu olmayabilir. 10 seneye varmaz Sazlı’da Söke ile bütünleşebilir. Savuca ve Yenidoğan’ın idari yönetiminde hiç bir sorun olmaz. Söz konusu 2 belde Söke ile çoktan birleşmiştir. Sorunun büyüğü, 15 bin nüfuslu Bağarası’nda. Burası mahalle statüsünde nasıl yönetilir? Atburgazı’nda bile 20 yılı aşkın belediye var. Sarıkemer çok eski bir belediye. Güllübahçe’de en azından 40 yılı aşkın bir belediyecilik var. Buraları mahalleye çevirmenin bedelini seçimlerde iktidar öder gibi geliyor bana.

Bunun dışında AK Parti, Aydın’da 10 yılda hiç birinci parti olamadı. Yani anlayacağınız bu fırsatı çoktan kaçırdı. Aydın merkezi için birşey söyleyemem... İlin batı bölgesinde AK Parti, 10 yılda göze batan en küçük bir yatırım yapmadı. Söke’ye şu sıralarda nasıl olmuşsa olmuş bir Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi’nin temeli atılmış. Yıl sonu veya 2014’ün ilk aylarında hizmete girecek olan Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi Söke’nin 10 yıl içinde gördüğü tek yatırımdır. Hani işin şakası bu yatırım kazayla yapılmış olabilir. Gavur İzmir’in kaderi de bize benziyor. Oy vermeden hizmet yok. Bu böyle biline.

Peki AK Parti Aydın’da seçimi kaybederse sonuç ne olur? O zaman Aydın yeteri kadar hizmet alamaz mı?

Büyükşehir belediyeler kanunu partizanlığa pek imkan vermez, ancak Aydın ekstra nokta yatırım imkanlarından yararlanamaz, diye düşünüyorum.

Ne diyelim ben üzüleceğime biraz da kader üzülsün. Bu dünyada herşey olacağı yere varır. Zaten Söke’miz oldum olası kadersiz bir kent. Eğer kaderimizi büyükşehir bile değiştiremeyecekse değişimden bizlere ne hayır gelir.

CUMHURİYET MEYDANI

Türkiye’de yatırımlar, genellikle seçim dönemlerinde yapılır. Aydın Caddesi’nin çehresi baştan başa değişiyor. Ancak söylemesi benden... kaldırımlardaki bazı ağaçların kesilmesi veya kaldırılması halkın tepkisini çekti. Son olarak hükümet konağının önünün de kazılması vatandaşın daha çok ilgisini çekti. Meydanın nasıl bir görünüm kazanacağı merak konusu. İlgililere göre Cumhuriyet Meydanı son düzenleme ile daha güzel bir görünüm kazanacak.

Bekleyelim görelim bakalım.