Kılıçdaroğlu: “Ankara'daki beyler halktan koptu”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi şaha kaldıracağını belirterek, “Ankara’daki beylerle aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Onlar inciden pırlantadan yana; ben çiftçiden, üreticiden ve halktan yanayım” dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında Aydın’a gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk Kent Meydanı’nda düzenlenen mitingde partililerine hitap etti. Kılıçdaroğlu’nun saat 18.00’de başlayacağı duyurulan mitingi, 1 saat 15 dakika gecikmeyle başladı. Zaman zaman etkili olan yağışa rağmen alanı dolduran kalabalığa seçim vaatlerini anlatan Kılıçdaroğlu’na eşi Selvi Kılıçdaroğlu, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ve CHP’li belediye başkanları, CHP Aydın milletvekili adayları eşlik etti.
“Efeler diyarında Aydınlılar şaha kalkmış” diyerek sözlerine başlayan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Aydın’dan söz veriyorum. Ankara’daki beylerde duysun. Sözüm söz, Türkiye’yi şaha kaldıracağım. 7 Haziran’da sandığa gideceğiz, 8 Haziran yeni bir başlangıç olmalıdır. 8 Haziran rahmetli Ecevit’in dediği gibi ‘Ne ezen, ne ezilen, insanca, halkça bir düzen’ olmalı. Hortumların kesildiği, insanca ve halkça bir düzen kuracağız. Seçim beyannamemizi ve Merkez Türkiye projemizi açıklayınca kimyaları bozuldu. Size tarih ve rakam vereceğim. Bunları unutmayın. Yıl 2002, Türkiye toplam servetin yüzde 39’una nüfusun yüzde 1 sahip. Yıl 2014, yüzde 1’i toplam servetin yüzde 54,3’üne sahip. Yani Türkiye nüfusunun yüzde 1, yüzde 99’undan daha zengin. Bunu değiştirip, halkça bir düzen kuracağım. 13 yıldır tek başına iktidarlar. 13 yılın sonunda 6 milyon 250 bin işsiz, 17 milyon yoksul ve 300 bin atamaya bekleyen insanımız oldu. 2 milyon Suriyelimiz var. Bu tabloyu değiştireceğiz, hakça ve insanca bir düzen kuracağız. Bu tablodan memnun olanlara sözüm yok. Bu tablo 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışmıyorsa yeriniz belli, adresiniz belli; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi Cumhuriyet Hal Partisi” diye konuştu.
“ANKARA’DAKİ BEYLERLE ARAMIZDA FARK VAR”
Kısa ve uzun dönem olmak üzere iki aşamayla Türkiye’nin sorunlarını çözeceklerini savunan Kılıçdaroğlu, “İki aşamalı planımız var. Ankara’daki beylerin aklı bunlara ermez. Onların aklı ceplerinin doldurmaya erer. Üreteni destekleyeceğiz. Türkiye’yi doyuranları destekleyeceğiz. Çiftçimiz alın terinin karşılığını almalı. Çiftçimiz, dünyanın en pahalı mazotunu almaktan kurtarılmalı. Refahı tabana yaymak için mazot fiyatının düşürülmesi lazım. Sözümüz söz olsun, çiftçimize mazotu 1,5 liradan vereceğiz. İtiraz ediyorlar, ‘Sen nasıl çiftçiye mazotu 1,5 TL’ye verirsin’ diye. Sen mazotu yatlarına 1,21 liradan verirken ben itiraz etmiyorum da ben ‘Çiftçiye 1,5 liraya vereceğim’ deyince sen neden itiraz ediyorsun? Sen yakutu ve pırlantayı vergilendirmezsin, ben mazotu vergilendirmem. Aramızdaki fark bu. Aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Ankara’daki beylerle aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Onalar inciden pırlantadan yana; ben çiftçiden, üreticiden ve halktan yanayım. Çiftçi kardeşim şunu unutma; senin hakkını ben vereceğim. Sen Türkiye doyuruyorsun ama hak ettiğin karşılığı alamıyorsun. Seni perişan ettiler. Çiftçi tarlasını bırakıp, madende çalışıyorsa bir sorun vardır. Ankara’daki beyler unuttular ama ben Ermenek’teki kadının sözlerini unutmuyorum. ‘Eskiden tarlamız vardı, ekip biçerdik. Başka çare kalamayınca kocam madende çalışmaya başladı’ diyor. Çiftçi kardeşim senin hakkını ben vereceğim. Bana inan, söz verdim, sözümü tutacağım” şeklinde konuştu.
“8 MİLYON EMEKLİ İKRAMİYE ALACAK”
8 milyon emekliye dini bayramlarda ikramiye ödeneceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Herkes huzur içinde yaşasın diye refahı tabana yayacağız. Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı’nda emekliye bir maaş ikramiye vereceğiz. Bağ-Kur emeklisine ikramiye vermeyeceğimiz söyleniyor. Buna inanmayın. Zaten en düşük maaşı Bağ-Kur emeklileri alıyor. Milletvekili emeklileri hariç bütün emekli ve dullar bu ikramiyeleri alacak. 11 milyon emekliden 8 milyonu bin TL’nin altında maaş alıyor. Biz iki maaş ikramiyeyi emeklilerimize vefa borcumuzu ödemek için veriyoruz. Ankara’daki beyler, emeklilerin bu ikramiyeyi İsviçre banlarına yatıracağını zannediyor. Emekli bu maaşı alıp esnafa gidecek. Bizim emeklinin hakkını korumamız lazım. Bu ülkede borç batağında olan 5 milyon kişi var. Hiç kimse borcunu ödeyebilecek noktada değil. Herkes hapse girmek için sıra bekliyor. Vatandaşımızı borç batağından kurtaracağım. Faizleri sileceğim ve kalan borcu yeniden yapılandıracağım. Bunun devlete maliyeti sıfır.”
“KILIÇDAROĞLU HALK İÇİN ÇALIŞIR”
Bin 500 lira olarak açıkladıkları asgari ücretle ilgili eleştirilere cevap veren Kılçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir şeyden emin olmanızı istiyorum. Efeler diyarındayım. Davutoğlu, Erdoğan için çalışır; Kılıçdaroğlu, halk için çalışır. Ne söylerlerse söylesinler, ne yaparlarsa yapsınlar; halkın gücü en büyük güçtür. Tüm umudum sizsiniz. Sizinle beraber bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz, sizinle beraber bu ülkede refahı sağlayacağız. Asgari ücreti bin 500 lira yaparken, bunun yükünü işverenin sırtına yüklemeyeceğiz. Beni gidip işverenlere şikayet ediyorlar. Ankara’daki bir bey var. ‘Efendim asgari ücreti bin 500 TL yapmak zulümdür’ diyor. Sana ayda 14 bin TL verirken zulüm olmuyor da, işçiye bin 500 TL verince mi zulüm oluyor? O beyler artık şaşırdılar. Ankara’daki beyler halktan koptular. O beyler altlarına altın kaplama klozet yapıyorlar. Milyarlık arabalara da ‘çerez parası’ diyorlar. Emekliye gelince kaynak yok. Mağdur edebiyatı yapıyor. ‘Kefen giydik, idamdan korkmuyorum’ diyor. Bu millet başbakan dedin seni başbakan yaptı, cumhurbaşkanı dedin cumhurbaşkanı yaptı. Araba dedin araba, uçak dedin, uçak. Hala ‘Mağdurum’ diyor. Ya bırak da biraz milletin cebi para görsün. Biz insanı ve kul hakkını düşünürüz. Onlar ise sadece ceplerini düşünürler.”
“HİÇBİR AKRABAM KÖŞEYİ DÖNMEDİ”
Seçimlere sayılı günler kala partililerinden daha çok çalışmalarını isteyen Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Sizden iki söz istiyorum. 7 Haziran’da sandığa gidip CHP’ye oy verecek misiniz? Söz mü? 7 Haziran’da sandığa giderken şu veya bu nedenlerle bugüne kadar CHP’ye oy vermemiş insanları ikna edeceksiniz. En az bir vatandaşımızı ikna edeceksiniz. Birlikte kol kola sandığa gideceksiniz, ‘Birlikte CHP’ye oy vereceğiz’ diyeceksiniz. Size neden diye sorarsa; ‘13 yıl kredi açıktı da ne oldu. Kılıçdaroğlu sadece 4 yıl yetki istiyor’ deyin. 7 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak ben sizden birisiyim. Devlette, devlet bütçesinden sonra en büyük bütçesi yönettim. Hiçbir kardeşim ve hiçbir amcam köşeyi dönmedi. Deyin ki, ‘Kılıçdaroğlu kul hakkı yemez’ Ankara’daki beyler halkı unuttu. Kendilerine başka bir yer buldular. Ben sizin gibi birisiyim. 4 yılda yoksulluğu bitireceğim. 720 liranın altında hiç kimsenin geliri olmayacak, hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Bakın söz verdiniz, ben de size söz veriyorum. Gün 6 saatse 6 saat, 24 saatse 24 saat, 36 saatse 36 saat sizin için çalışacağım. Sizin için döktüğüm her alın teri size helal olsun."
Konuşmasının ardından sevgi gösterileri altına alandan ayrılan Kılıçdaroğlu, karayoluyla İzmir’e hareket etti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.