E. TURGUT TEKİN
KARNE BİR DEĞERLENDİRME RAPORUDUR!..
Okul öncesi,ilköğretim ve ortaöğretimdeki yaklaşık 15 milyon öğrenci 2009-2010 eğitim-öğretim yılının 1. yarıyıl tatiline 22 Ocak 2010 Cuma gününden itibaren başladı.Bu yarıyıl dinlenme tatili havalar müsait olursa,8 Şubat 2010 Pazartesi günü sona erecek ve aynı gün saat 08.00da 2. dönem başlayacak.Bu arada tatilin 2 önemli yararı vardır.Birincisi kışın tam ortasında olması nedeniyle çocuklar soğuk günlerde okula gitmek zorunda kalmıyorlar.Birde 15 günlük yakıt tasarrufu sağlanıyor.
İkinci yararı ise şudur:Öğrenciler karne alıyor.Karne,bir değerlendirme raporudur.Dönem içinde göstermiş oldukları performans ve başarı bu karnelerde notlarla ifade edilir.Bu notlar,onun çalışmalarının ve başarısının yansımalarıdır.Çocuk bu rapora bakarak çalışmalarını değerlendirir.
Bazı çocuklar öğretmenleri suçlamaya,başarısız oluşunun gerçek nedenlerini araştırıp gerekli önlemleri alacağı yerde öğretmenleri suçlayarak kendisine özgü savunma mekanizmaları yaratır.Bu mekanizmalar o kadar güzel seçilir ve uygulanır ki özellikle anneler bu mekanizmalara inanarak,öğretmenleri suçlarlar.İşte bir örnek:Bizim çocuğumuzun hakkı yenildi.Öğretmenler çocukların hakkını yiyorlar! gibi.Hiç kimse Benim ayranım ekşidir..! demez.
Oysa bu savunmalardan,yalanlardan mağdur olacak öğretmenler değil,çocuklar ve onların velileridir.Velilerin bu noktaya çok dikkat etmeleri gerekir.Her söylenene değil,çocuğun yıl içinde gösterdiği performansa ve çalışmalara bakmak gerekir.Benim çocuğum yıl boyunca nasıl çalıştı?Çalışma saatlerinin % kaçını ders çalışarak,% kaçını bilgisayarla oynayarak,% kaçını televizyon başında geçirdi?.Bunu yapmayan,çocuğuna sözü geçmeyen veliler ancak aldanırlar.Çevrelerindekilere de çeşitli savunma mekanizmaları yaratarak kendilerini kandırmaya çalışırlar.
Bugün Türkiyede 15 milyon okuyan ilk ve orta öğretim öğrencisi vardır.Neredeyse genel nüfusun ¼ü.Bu rakam az değil.Bir çok devletin genel nüfuslarından fazla.Bu genç nüfusu 650.000 öğretmen yetiştiriyor.Devlet bütçesinden bu fasıla önemli bir pay ayrılıyor.Bunun dışında yine aynı öğrencilerin yetiştirilmesi için özel okul ve dershaneler vardır.Özel öğretmenler,özel yardımcı ders kitapları ve kaynak materyaller Bütçeden ayrılan pay kadarda bu fondan belli meblağlar bu yol için ayrılıyor.bazı aileler gelirlerinin yarısını dershaneye vermek zorunda kalıyorlar.
Peki bunlar ne için yapılıyor?
Elbette ki çocuklarımızın daha iyi yetişmesi ve okuyup başarılı olmaları için..!Ama çocuklarımız bunca emek ve masrafın hakkını veriyorlar mı?
Burada durup düşünmek lazım:Benim çocuğum neden çalışmadı?.Bunun için birkaç yeterli neden vardır.Eğer öğrencide psikoloji ve pedagoji açısından herhangi bir neden yoksa yüzeysel olarak şu sorulara bakarız:
1)Çalışması gereken sürelerde yeterli ve bilinçli olarak ders çalıştı mı?
2)Bilgisayarda araştırma mı yaptı yoksa oyun mu oynadı?
3)Televizyonu ona verilen izleme süresinden daha çok mu kullandı?
4)Okula ve derse zamanında gitti mi?Devamsızlık günlerini nerede geçirdi?
5)Okumaya karşı motivasyonu nasıldır?Okumak istiyor mu,istemiyor mu?
6)Neden istiyor,neden istemiyor?
Bunları araştırıp varsa ciddi nedenleri ortadan kaldırarak,çocuğa yeniden eğitim ve öğretim motivasyonu vermek zorundayız.Şunu hiçbir zaman unutmayın ki Ata arpa yokuşta kar etmez..!
Ata arpa zamanında ve düzenli olarak verilirse yokuşta yararlı olur.Yoksa yokuşta tükenmiş ata ne arpa nede başka bir şey fayda etmez.
2. DÖNEMDE ÖĞRENCİLERİN ÖNEMLİ SINAVLARI VAR
İkinci dönemde öğrencileri zorlu sınavlar bekliyor.Seviye Belirleme Sınavı (SBS) bunların başında gelmektedir.İlköğretim 6. sınıflar 12 Haziran,7. sınıflar 6 Haziran,8. sınıflar ise 5 Haziran 2010 tarihlerinde SBSye girecekler.Ayrıca ilköğretim 5. sınıf ve ortaöğretim 9.,10.,11. sınıflar ise 2 Mayıs 2010 tarihinde Parasız Yatılı ve Bursluluk Sınavına (PBYS) girecekler.
1)Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS)
a)Başvurular:18 Ocak-12Şubat 2010
b)Sınav:11 Nisan 2010
2)Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)
a)Başvurular:3-14 Mayıs 2010
b)Sınav:19-20,26-27 Haziran 2010 tarihlerinde olacak.