Gerçek Gazetesi
Hamdi AKGÜL
KESK'e bağlı kamu çalışanı sendikaları ile Söke Eğitim Sen, Eğitim İş, Söke Emek Platformu, STK ve siyasi bazı siyasi parti temsilcilerinin katılımı ile Söke otopark yanı köprübaşında basın açıklaması okundu. Söke Eğitim Sen Temsilcilik Başkanı Ersin Altunay tarafından okunan basın açıklamasında, "zorunlu eğitim ideolojik hedefler üzerinden değil, pedagojik ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak düzenlenmelidir" denildi. Basın açıklamasında; "AKP hükümeti, zorunlu eğitim süresini arttırma bahanesiyle, temel eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, eğitim sistemini kendi siyasal ve ideolojik amaçlarına uygun bir şekilde biçimlendirmek istemektedir. 12 yıl kademeli zorunlu eğitim tartışmaları, milyonlarca öğrenci başta olmak üzere, tüm ülke nüfusunu yakından ilgilendirmektedir. Bu nedenle eğitim ve bilim emekçileri olarak bizlerin çocuklarımızın, öğrencilerimizin ve ülke geleceği açısından son derece önemli ve tehlikeli düzenlemeler içeren söz konusu yasa teklifine karşı sessiz kamak, yaşananları ve gelecekte yaşanacakları kabul etmek mümkün değildir" denildi.
İLKÖĞRETİM PARALI
HALE GETİRİLİYOR
"Kanun teklifinde yer alan 'İlköğretim devlet okullarında parasızdır' ifadesinin komisyon görüşmelerinde metinden çıkarılarak, ilköğretimin tamamen paralıhale getirilmesinin ilk adımları atılmak istenmektedir" denilerek; 8 sınıftan sonra açık öğretim sistemi getirilerek, kız çocuklarının eğitim sürecinin dışına itilmek istendiği ifade edilen basın açıklamasında; "Eğitimin ve geleceğimizin iktidar partisinin siyasal hedeflerine kurban edilmesine izin vermeyeceğiz.Herkesin eğitim hakkından eşit ve parasız olarak yararlanması için çocuklarımızın geleceğine sahip çıkacağız" ifadesi yer aldı.
35 CANI
UNUTMAYACAĞIZ
Basın açıklamasında; "Hangi amaçla gündeme getirildiği açıkça belli olan yasa teklifi derhal geri çekilmelidir. Bir düzenleme yapılacaksa, bilim insanlarının, sendikaların ve eğitim örgütlerinin katılımıyla, eğitim sisteminin gerçek ihtiyaçları doğrultusunda yapılmalıdır" denilerek; "Ayrıca; AKP'nin ileri demokrasi döneminde dün yüz karası karara tanıklık etmiş bulunuyoruz. 2 Temmuz 1993'te Sivas'ta yakılarak katledilen 35 canın ölümüyle ilgili davanın zaman aşımı nedeniyle düştüğü açıklanmıştır böylece Türkiye'de bir insanlık suçu daha zaman aşımı bahanesiyle gündemden düşürülmek istenmiş katliamı gerçekleştirenlere adeta sahip çıkılmıştır. Unutmayın ki siz yaksanız da, mahkeme kararınızla yakanları korusanız da Sivas katliamını ve kaybettiğimiz canlarımızı asla unutmayacağız" denildi.
İnsanca yaşanabilecek bir ücret istenilerek, maaş bordoları yakıldı.