Demokrasiler, toplumuz vazgeçilmez  güvencesidir.

Demokrasilerin yaşadığı yerlerde insan faktörü önem kazanır. * Baştarafı 1’de

Demokrasilerde özgürlük vardır, halk vardır, ortaklık vardır, hürriyet vardır.

Demokrasi ile idare edilen devletlerde fikir hürriyeti vardır.

Demokrasilerle vatan hainliği dışındaki bütün gelişmelere hoşgörü ile bakılır.

Demokrasilerde senin benim yoktur. Bizim vardır.

Demokrasiler çok sesliliktir.

Demokrasilerde siyasi düşünceler seçim zamanında ön plâna çıkar ve seçimden sonra tek bir düşünce vardır. O da ülke yönetimidir. Ülkenin vatandaşlarının ekonomik bağımsızlığıdır.

22 Temmuz’un  gecesi, ülkemizde oy sayımlarının sona yaklaştığı sıralarda sayın Başbakanın Ankara’daki genel merkez binasının balkonundan vatandaşlara gönderdiği mesaj, yıllarca özlemini çektiğimiz mesajdı. Beklediğimiz mesaj anladığın kadarıyla aynen şöyleydi.

“ Seçim çalışmaları, mitingleri sona erdi. Artık bundan sonra her şey unutuldu. Ayrım gözetmeden bütün milleti kucaklayacağız”

Ne kadar güzel sözlerdi bunlar.

Özlenen, yıllarda sen bencilliği ortadan kaldıran sözler.

Bu güzel sözler sayın meclis Başkanının ve son olarak ta 11. Cumhurbaşkanımız  Sayın Abdullah Gül’ün söylemlerinde de vardı.

Çankaya’ya çıkmadan adından çok bahsedilen ve hakkında çoook senaryolar geliştirilen sayın

Gül’ün bu açıklaması,  bazı kesimleri şaşırttı ise de millet tarafından taktirle karşılandı.

22 Temmuz kucaklaması

BAŞBAKAN Erdoğan 22 Temmuz’dan sonra herkesi kucaklayacağını açıkladı...

Herkes demek, “AKP’li olmayan” demek...

Herkes demek, “AKP’li olan” demek...

Dün “AKP’li olmayan”dan e-mesaj aldım...

1991 yılından bu yana Sosyal Hizmetler Ve Çocuk Esirgeme Kurumu Trabzon Çocuk Yuvası Müdürlüğü görevini asaleten yürüten ve oldukça başarılı bir grafik çizen Mustafa Çatal, 22 Temmuz’dan sonra görevinden alınmış...

“Suçu ne?” kendisi de tam bilmiyor!..

Ancak, şüphesi var!...

Seçimlerde “MHP’den aday adayı” olan Çatal, Artvin-Murgul Çocuk Yuvası Müdürlüğü görevine gönderilmiş...

işte birkaç daha örnek.

Söke Devlet hastanesinde Müdür yardımcısı Abdurahman Aras, MHP yanlısı olduğu için ihtiyaca binaen, Didim ilçesine gönderildi.

Yıllarca Söke Devlet hastanesinde görev yapan Osman Çakmakoğlu, Savuca Beldesine gönderildi.

Nazilli Sağlık meslek Okulu Müdürü  Haluk Alıcık, MHP’den aday olduğu için görev yeri değiştirilmiş, il Milli Eğitim müdürlüğüne çekilmiş.

Yine MHP’den aday olan Yusuf Keremit, aynı okula öğretmen olarak atandı ve müdürlük görevi için mahkemeye başvurdu.

Yine okuduklarımıza göre, istanbul il Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli şube müdürleri eski görevlerine döndürülmeyip, başka ilçelere atanmışlar, yerleri de bakanlıklarda görevli şube müdürleri ile doldurulmuştur.

işte 29 Ağustos Tercüman gazetesinin haberi;

Eski göreve dönemediler

MHP aday adayı Yıldırım, Şahin, Aşkın, Çubukçuoğlu ‘Dönüyoruz’ dediklerinde Armutlu, Dörtdivan, Yığlıca, Şarköy’e gönderildi. il Milli Eğitim’deki koltukları da doldu.

Bunun gibi haberler gelmeye devam ediyor.

Yeni hükümetin bu kucaklama yöntemi ile eski günleri  aramayız inşallah.

Bu durum, yeni kabinenin çalışma  yolunu mu işaret ediyor yoksa?