İşte pamuğun gücü bu!
İşte pamuğun gücü bu!
Yılmaz ÖLMEZ
Gerçek Gazetesi
Ege'nin pamuk başkenti Söke Ovası, 450 bin dönümlük ekilebilir arazileriyle de Ege Bölgesi"nin tarım üssü olarak öne çıkıyor. 2000 yılına kadar pamuk üretiminin yaygın şekilde yapıldığı Söke Ovası"nda maalesef 2001-2008 yılları arasında ekim alanları hızla daralmaya başladı. Pamuk üretiminin düşüşe geçtiği yıllara bakıldığında ise, buğday, mısır ve ayçiçeği üretiminin artığı, ancak Sökeli çiftçinin gelir düzeyi geriledi. Beyaz altın pamuk diyarı Söke Ovası"nda, üretirken zarar eder hale gelen üretici, bir de 2007 ve 2008 yıllarında küresel ısınmayla karşı karşıya kalınca, banka ve piyasalara olan borcunu da ödeyemez hale geldi. Çaresiz kalan üretici borcunu ödeyebilmek için 30 bin lira değerindeki traktörünü 10-15 bin liraya, 6 bin lira değer biçilen tarlasının dönümünü ise 1.5 ila 2 bin lira arasında satışa çıkarmıştı. Buna rağmen alıcı çıkmayınca, arazi tapuları da özel bankaların kasasında üst üste yığılmıştı. Hal böyle olunca da, ayağında körüklü çizmesi, başında 8 köşe kasketi ile ün yapan Söke'nin pamuk ağaları, deyim yerindeyse bir anda Züğürt Ağaya dönüşmüştü.
Fakat 2009 ve 2010 yıllarında Çin ve Pakistan'da yaşanan sel felaketi nedeniyle dünyada pamuk stoku tükenince, dünya tekstil sanayinin gözü bir anda Türkiye'ye çevrildi. 2009 yılında dekarda 500 kiloların üzerinde pamuk elde eden Sökeli üretici, tekrar umut tazeledi. TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar Birliği'nin Sökeli Başkanı Mehmet Beliğ Azbazdar, Gelecek pamukta. Dünya'da çok büyük pamuk açığı var. Pamuk üretimine devam diyerek üreticiyi teşvik edince, 2010 yılında pamuk üretim alanları bir anda yüzde 35-40 düzeyinde arttı. Pamuk üretimine paralel, pamuk fiyatları da yükselişe geçince, pamuk üreticisi şapkasını havaya fırlatmaya başladı. Birlik Başkanı Azbazdar'ın basiretli tüccar anlayışıyla borsaya dengeli pamuk çıkarması,1 lira 80 kuruş seviyelerinde seyreden pamuk fiyatını önce 2 liraya, ardından da 3-4 ve 5 liraya kadar yükselmesini sağlamıştı.
Pamuk fiyatının değerinin çok altında seyretmesi ve buna birde kuraklığın eklenmesiyle, Söke'nin bitkisel hayata girdiğini hatırlatan Söke Ovası Sulama Birliği başkanı Necdet Özekmekçi, şimdilerde pamukçuyla aynı mutluluğu yaşıyor. Ancak Özekmekçi'nin birde mesajı var. Özekmekçi, Devlet bugüne kadar pamuk üreticisine sahip çıkmadı. Başta akaryakıt ve gübre fiyatlarının çok yüksek olması ve buna birde çevresel, küresel olumsuzlukların eklenmesi, pamuk üreticisini pamuktan iyice uzaklaştırdı. Tarlanın değeri bundan 4-5 yıl öncesine kadar 6-7 bin liralarda seyrederken, bir anda 1.500 ila 2 bin lira seviyelerine düşmüştü. Bugün fiyat 6-7 bin liralar düzeyine çıktıysa da, bu rakam aslında 4-5 yıl önceki değerler de kalmıştır. 2009 yılında rekolte, 2010 yılında da pamuk fiyatının artması pamuk üreticisine hem soluk aldırdı, hem de gelecek için umutlandırdı. TARİŞ Pamuk Birliği Başkanımız Sayın Mehmet Beliğ Azbazdar'ın da TARİŞ'i tekrar ayağa kaldırması, üreticinin ayrıca sigortası oldu. Üreticilerimiz bundan böyle TARİŞ'e sahip çıkmaları gerekir. Pamuğun üretiminin devam etmesi içinde devletin mazot ve gübre fiyatlarını, dünya fiyatlarıyla dengeleyebilmek için sübvanse etmesi gerekmektedir. dedi.
Söke Ziraat Odası Başkanı Muhsin Örnek'te, Söke Ovası"nda pamuk üretiminin yapıldığı yıllarda refah düzeyinin yüksek olduğuna dikkat çekerken, 2005-2006 yıllarında makinalı hasada geçmemize rağmen, maalesef 2007 yılında yaşanan kuraklık pamuk üreticisinin kötü sonunu hazırlamaya yetti. Küresel ısınmayla birlikte 2008 yılında yaşanan global ekonomik kriz çiftçimize ikinci darbeyi vurdu. Ancak 2009 yılında rekolte yüz güldürürken, 2010 yılında pamuk üretiminin yapıldığı ülkelerde yaşanan sel felaketinden dolayı pamuğumuz iyi fiyat etti. Üreticilerimizde bankalardaki tapularını tekrar ceplerine koymaya başladılar. Biz 2013 yılında kadar pamuk ekiminin devam etmesinden yanayız. Tabii ki değişik ürünlerde yetiştirilecek. Fakat pamuğa önem vermeliyiz. Ayrıca Devletin mazot ve gübre gibi temel girdi maliyetlerini aşağıya çekmek için desteklerini artırmalı. Söke Ovası"nda çiftçimizin yıllar sonra yüzü gülmeye başladı dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.