HEPAR GENEL BAŞKANI OSMAN PAMUKOĞLU: YABANCILAR BU PARTİNİN NE OLACAĞINI İÇERİDEKİLERDEN DAHA İYİ BİLİYOR"
Gerçek Gazetesi
Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, HEPAR kurulduktan dört gün sonra Vatikan Radyosu'nun kendilerinden söz ettiğini söyledi. Vatikan'ın ardından Avusturya, Almanya ve Hollanda gazeteleri ile dergilerinin de kendilerine yer verdiğini belirten Pamukoğlu, "Türkiye'de şu isimli bir parti kuruldu dediler. Rahatsız mı oldular?" diye konuştu.
HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, partisinin İl binasını açmak üzere Aydın'a geldi. Pamukoğlu'nu Aydın'da HEPAR Aydın İl Başkanı Gazi Fırat Kayalı ve yönetim kurulu üyeleri ağırladı.
HEPAR'ın Sivas Kongresi'nin başladığı gün olan 4 Eylül'de açıldığını hatırlatan Pamukoğlu, daha dört gün sonra Vatikan Radyosu'nun kendilerinden söz ettiğini söyledi. Vatikan'ın ardından Avusturya, Almanya ve Hollanda gazeteleri ile dergilerinin de kendilerine yer verdiğini belirten Pamukoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'de şu isimli bir parti kuruldu. Başındaki kişi şu. Partinin ilkeleri bu' dediler. Rahatsız mı oldular? Ne oldu böyle birden? Daha bir haftalık bir partiyi niye birdenbire televizyon ve
radyolarının gündemine aldılar. Bu parti farklı diyorlar. 'Ben topraklarım da müstemleke valisi gibi adam dolaştırmam' sözümüze değiniyorlar. İşte bu bizim AB görüşümüzü ortaya koyuyor. Bizi bu ülkede yaşayanlardan önce onlar anladı. Hem de bir haftada. Parti büyür gelişir o zaman anlarım ama daha dördüncü günde anladılar. Çünkü bu partinin ne olacağını bunlar içeridekilerden daha iyi biliyor."
Partilerin ülkeye yenilik getirmek için kurulduğunu ve en kısa sürede iktidara gelerek parti programlarını hayata geçireceklerini savunan Pamukoğlu, şunları söyledi: "Dicle'nin doğusundaki dağları eşkıyadan temizleyeceğiz. Aynı anda onlara yardım ve yataklık yapan meskun mahalle ve kentlere yerleşenleri alacağız. İmralı'daki hariç. İmralı'daki orada duracak. Kuzey Irak'ta bunu yöneten kadroyu alacağız. Bize müttefik olan batı'ya diyeceğiz ki; bunların para işini, pul işini, memleketinizdeki örgütlenme
işini ve televizyon işlerini halledin. Terör örgütü kuran, liderlik yapan, halka eza ve ceza çektiren, çoluk çocuk öldürenler için Türk hakimlerinin sınırlanan yetkilerini geri getiriyoruz. Beratla-idam arasını, beratla-müebbet arasına çektiler. Sınırı kaldırıyoruz. Beratla-idam arası olacak, idam geri gelecek."
İTTİFAK KURMAYACAĞIZ
Pamukoğlu, HEPAR'ın Türk siyasi hayatında hiç parası olmadan halk tarafından örgütlenen ve iki ayda 40 üstünde il ve 40 kadar ilçeye ulaşan tek parti olduğunu iddia etti. Böyle bir parti olmadığını anlatan Pamukoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Kanun 'Yeni kurulan bir partinin kurulduğu günden itibaren 2 yıl içinde büyük kurultayını yapmalıdır' diyor. Ama biz bu süreci 4 ayda tamamladık. Ocak 2009'da kurultayımızı yapıyoruz ve halkın önüne tam anlamıyla çıkıyor. Seçim Mart'ta olduğu için gene
yetişemiyoruz. Bu hıza rağmen yetişemiyoruz."
Hiçbir partiyle ittifak yapmayacaklarını anlatan Pamukoğlu, şunları söyledi: "Bu ülkede genç erkek ve genç kadınlar var. Ülkesini ve vatanını seven ama hiçbir siyasi partiye mensup olmayan 4-5 bin kadar beldede 900 kadar ilçede adaylığını koyan adaylara bakarız. Eğer bu kadın ve erkekler içerisinde bizim felsefemize bizim ilkelerimize dünya görüşümüze uygun insanlar varsa parti talimatını verir; o kadın veya erkeğimiz hangi bölgede ise parti bütün örgütleriyle onu destekler."
CUMHURİYETE SAHİP ÇIKACAĞIZ
Pamukoğlu'na DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün "Atatürk kendisini arkadan vuranları affetmiştir" sözü hatırlatıldı. Pamukoğlu da şöyle cevap verdi: "Ben incik boncuk şeylerde tavuk ayağı gibi eşinmem. Ben dediğini yapan bir adamım. Ülkenin doğusunda 10-15 gündür olanlar ortada. Devlet güç ve kuvvettir. Onun güç ve kuvvetinden hiç kimse şüphe edemez. Ne içeride ne de dışarıda. Devletseniz böyle olacaksınız. Aksi halde erirsiniz. Erirsiniz erirsiniz kaybolursunuz. Bu Cumhuriyet erimeyecek. Hiç kimse
heveslenmesin, alnını karışlarız."
İncik boncukla asla uğraşmadığını anlatan Pamukoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Dicle'nin doğusu, yerleşimler, Kuzey Irak'takiler ve müttefikleriyle sorunu çözeceğiz. Bunun partisi martisi var diyeceksiniz. Varsa onlarla birlikte partileri de geçer gider. Kendileri bilir onlar orada bizde buradayız."
"MUSTAFA" FİLMİ NAFİLE BİR İŞ
Pamukoğlu, Can Dündar'ın hazırladığı "Mustafa" filmi ile ilgili bir soru üzerine, Türkiye Cumhuriyeti'nin tek gerçeğinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ta kendisi olduğuna işaret etti. Bunun dışında farklı şeyler aramanın ve Atatürk'ü farklı şekilde göstermeye çalışmanın nafile bir iş olduğunu ileri süren Pamukoğlu, "Her yapılan iş gibi bu da nafiledir, anlamsızdır. Konuşmaya, irdelemeye ve hatta yorumlamaya bile değmez" ifadelerini kullandı.
(İha)