HDP’li Ayna, Söke’de partililerine seslendi

HDP’li Ayna, Söke’de partililerine seslendi

HDP’li Ayna, Söke’de partililerine seslendi


Gerçek Gazetesi
Murat TAN
HDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, Söke Haymanalı Düğün Salonu"nda HDP Aydın İl Yönetimi"nin partililerine yönelik düzenledikleri "Barış" konulu konferansta konuşma yaptı.
Söke Haymanalı Düğün Salonu"nda gerçekleşen konferansa, HDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, HDP Aydın İl Eş Başkanları İbrahim Alçiçek ile Pınar Akpınar, BDP İl Başkanı Nazlı Boza, BDP Söke İlçe Başkanı Hamit Ergül ile yaklaşık 200 kadar partili katıldı.
Çözüm süreci hakkında partilileri bilgilendirmek, sürecin ulaştığı noktalara temas etmek ve "Öcalan"a Özgürlük Kampanyası" için Söke"de düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan Milletvekili Ayna"nın, “Öcalan"ın özgürlüğünü talep etmek bizim özgürlüğümüzü talep etmemizdir” sözleri salondan yoğun alkış aldı.
“ÖCALAN"A ÖZGÜRLÜK İÇİN
AYDIN"DA 3 BİN İMZA TOPLANDI”
Konuşmasında, Öcalan'a özgürlük kampanyası çerçevesinde Aydın'da 10 bin imza toplamayı hedeflediklerinin altını çizen Ayna, “Ben Aydın"a daha önce de geldim, Aydın"ı iyi biliyorum. Eminim ki şu an buradaki 200 kişiden birçoğu buna imza atmamıştır. Ya vaktiği olmadığından ya da kendilerine bu taleple ulaşılamadığından. Aydın'da hedefimiz 10 bin ve bu amaçla çok çalışma yürütmemiz gerekiyor Kürdistan'da 10 milyon imza hedefledik, şu ana kadar yarısına ulaşmış durumdayız. Bu imza kampanyası için yaş sınırı yoktur. Yediden yetmişe kadar herkesin talep ettiği bir hak olarak bunu görünür kılmayı amaçlıyoruz. Aydın'da 3 bin imza toplandı, "dedi.
“BİZİ ÇİĞ ÇİĞ YERLER!”
Çözüm sürecine ilişkin düşüncelerini ve gelinen aşamayı partilileri ile paylaşan ve Öcalan"ın devlet yetkilileri ile 7 kez görüştüğüne değinen Ayna, Başbakan Erdoğan"ı da eleştirmeyi ihmal etmedi. Geçmişte Osman Öcalan"ın başını çektiği bir tasfiye süreci yaşadıklarına işaret eden Ayna, “Daha dün düşünceyi üretenler varken bir takım sıkıntılar yaşadık. Onların olmadığı bir ortam ve savaş. Ortadoğu"da bu kadar emperyalist güç var. Erdoğan"ın fırsat bu fırsat ben de girip tekrar yeni bir Osmanlı İmparatorluğu kurup başına geçer miyim hayali var. Öncülerimizin olmadığı bir ortamda sadece 5 bin savaş deneyimi olan silahlı bir gerilla gücü var. Taşeron örgütler, El Kaide, İŞID, şu bu sayılamayacak kadar örgüt var. Bizi çiğ çiğ yerler. Bu kuzuyu kurda teslim etmek demektir” ifadelerini kullandı.
“ÖCALAN"DAN GÜÇ ALIYORUZ!”
Öcalan"dan önce geleceğe yönelik hayalleri ve beklentileri olmadığının altını çizen Ayna, “Kürt halkı kendisi ile ilgili kararlar verecek kendi iradesi olacak, böyle hayallerimiz yoktu. Öcalan"dan önce köyümüzde bir asker bize gülümsemeye kalksa dünyalar bizim oluyordu. Şimdi ne yapıyoruz, yolda kimlik sormaya kalksa; "sen ne yapıyorsun" diyoruz. Niye önce yapamıyorduk da şimdi yapıyoruz. Öcalan"dan önce biri bize hasbelkader mücadele, özgürlük savaşı dese, biz devlet büyüktür, elinde bombası, bıçağı var mümkün değil diyorduk. Şimdi fark ne; kendimize güveniyoruz. Nereden güç alıyoruz; Cezaevi"nde eli kolu bağlı olmasına rağmen Öcalan"dan güç alıyoruz” dedi.
“ÖCALAN"IN ÖZGÜRLÜĞÜ, BİZİM HAYALLERİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜDÜR!”
1999"da Öcalan"ın yakalanmasının akıllarının ucundan bile geçmediğini belirten Ayna, “Ama bir sabah kalktık televizyonu açtık Ecevit"in mendebur suratını gördük. Neye uğradığımızı şaşırdık, onlarca insan kendini yaktı. 67 yaşındaki anne Öcalan"ın yakalanmış olmasını sindiremedi ve İstanbul"da kendini ateşe verdi. Öcalan yakalanınca hepimizi bir kaygı aldı. Çocuklarımız, geleceğimiz ne oldu diye bir kaygı yaşadık. Öcalan"ın özgürlüğünü talep etmek bizim yaşamımızı, özgürlüğümüzü talep etmemizdir. Esir olan, rehin olan bizim yaşamımızdır. Tutuklandığında da ne olacak kaygısı taşırken kendimizle geleceğimizle ilgili kaygı yaşadık. Her yerde söylüyorum yine de söyleyeceğim. Öcalan"ın tutsaklığı bizim hayallerimizin tutsaklığıdır. Öcalan"ın özgürlüğü bizim hayallerimizin özgürlüğüdür” ifadelerini kullandı.
“DEVLET, ÖCALAN İLE
7 KEZ GÖRÜŞTܔ
Öcalan"ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti"ne rağmen tek taraflı ateşkes ilan ettiğini vurgulayan Ayna İmralı"yı kastederek, “Şu anda orada olan bizim geleceğimizin ipotek altında olmasıdır. Mesele bir bireyin özgür ya da tutsak olması değil ki. Öcalan milletvekillerimize, "Dünya"dan izole edilen bir cezaevinde ben sizden daha özgürüm" diyor. Niye çünkü düşüncesi ve yüreği özgür. Bize, "Siz dışarıda bir sürü imkanınız varken benden daha tutsaksınız" diyor. Öcalan bu süreçte 7 kez görüşme oldu. Kimisi gizliydi, kimisi açıktı. Kimisi şeffaftı kimisini kamuoyu bildi. Kimisi devlet ve kürtler açısından taktikti, stratejikti. Hepsinde Öcalan masa konusunda barışçıl yöntemlerle çözümden yanaydı” diye konuştu.
“ÖCALAN OLMAZSA AYRI
TELDEN ÇALARIZ”
Sözlerinin sonuna doğru, “Kürdistan Halkı"nın 100 yıl daha savaşma potansiyeli ve performansı var” diyen Ayna, “Bu anlayışı üretenlerin, yaşama geçirmeye çalışanların 10 yıl daha yaşayacağının garantisi yok. Onların olmadığı bir ortamda nasıl bir savaş olur. Öcalan ve öncü kadrolar yokken danışacağımız kimse yok. Her birimiz ayrı telden çalarız. Öcalan bunların farkında. Mesela Öcalan, masada özerkliği kabul etmek olarak bakmıyor. Diyor ki; ben bunu başlattım bir yere vardırmalıyım, bunu vicdani bir sorumluluk olarak taşıyor. Öncü kadrolara bir şey olmadan bir yerlere vardırmalıyım diyor” sözleri ile konuşmasını noktaladı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.