Gerçek Gazetesi / DURMUŞ TUNA
Son günlerde Söke Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yönetimine yönelik kamuoyunda eleştiriler artması üzerine; dün (cuma) Söke Belediye Meclis Üyesi ve Aydın İl Belediye Meclis Üyesi aynı zamanda da Söke OSB Mütevelli Heyet Üyesi İsmail Yerli, suskunluğunu bozmuştu. Bu açıklamayı daha sonra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Söke İlçe Başkanı Hüseyin Gündüz'ün açıklaması takip etmişti. Bu açıklamanın ardından da Söke Belediye Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda da Söke OSB Başkan Vekili Ahmet Karakaş'ın açıklaması geldi. Zehir zemberek açıklamalar gündeme bomba gibi düşerken, AK Parti'nin Söke OSB'ye siyaset karıştırmasından tutun da, Aydın Valisi Erol Ayyıldız'ın taraflı tutumu ve Söke OSB yönetimindeki isimleri güvensiz bulmasına kadar herşey adeta itiraf edildi. Açıklamalar da dikkat çeken ayrıntı ise; Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun bu güne kadarki söylemlerinde haklı olduğuydu. 
Açıklamalarda, basında ve sosyal  medyada yapılan eleştirilerin Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun ne kadar haklı olduğunu bir kez daha ortaya çıkardığı belirtildi.

Açıklamalarda şu görüşlere yer verildi:
CHP Söke İlçe Yönetimi adına açıklamalarda bulunan İlçe Başkanı Hüseyin Gündüz; "Biz CHP olarak OSB’nin siyaset dışında kalması gerektiğine inanıyoruz. OSB asla bir siyaset malzemesi olmamalı, anlamsız çekişmeler ile önü kapatılmamalıdır. Ancak görüyoruz ki yapılan açıklamalar Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Özlem Çerçioğlu’nu hedef almaya yöneliktir. Bazı açıklamalar hakaret boyutuna ulaşmıştır. Yapılan bu seviyesiz açıklamalar ve açıklamaların yapıldığı mekanlarla siyaset bulaştırıldığı için biz de Söke CHP olarak açıklama yapmaya gerek duyduk.” dedi.
Organize Sanayi Bölgesi’nin Söke için yaratacağı iş alanları ve istihdam bakımından en önemli ve en öncelikli konu olduğunu söyleyen Gündüz, “Bunun hangi siyasi parti ve düşünceden olursa olunsun ortak düşünce olduğuna inanı yorum. Ancak son dönemde yapılan açıklamalar, açıklamaların yapıldığı mekanlar ile siyasi çekişmeden çok OSB’yi siyasetin tam göbeğine çekmeye çalışmaktır. Bazı isimlerse sosyal medyadan hedef gösterir nitelikte açıklamalar yapmaktadır. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Özlem Çerçioğlu Söke ziyaretinde sorulan bir soru üzerine Söke Organize Sanayi Bölgesi için samimi düşüncelerini açıklamıştır. Açıklamasında ‘Bu işin AKP’si, CHP’si olmaz. OSB’nin başında işin ehli sanayiciler olmalı’ diyerek     OSB’yi siyasetten uzak, Söke’nin önünü açacak bir yatırım olduğunu açıkça beyan etmiştir. ‘Tüm siyasi partilerin sanayici olan temsilcilerini de alın, ortak akılla bu OSB’yi ayağa kaldırın’ cümlesi Başkan Çerçioğlu’nun OSB’ye siyaset üstü bakışını açıkça göstermektedir. Ancak OSB yönetim kurulu üyesi arkadaşımız Sayın Kasım Üzüm’ün yerel gazetelerde yer alan açıklamalara karşılık kendisini savunmak ve OSB yönetimi adına yapılan işleri anlatmak üzere seçtiği mekan, partisi AKP’nin ilçe merkezi olmuştur. OSB’nin yönetim kurulu başkanı varken, OSB’nin kendi idari binası varken bu neyin mesajıdır? 

Ak Parti İlçe Başkanı Sayın Fatih Gürer’in ‘işin içine siyaset karıştırmak ihanettir’ diyerek suçladığı Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Özlem Çerçioğlu’nu eleştirmek üzere düzenlenen basın toplantısını AKP ilçe merkezinde yapmak; siyaset karıştırmaktan öte Söke OSB’yi siyasetin tam göbeğine almak değil midir?. AKP İlçe Başkanı Sayın Fatih Gürer, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Özlem Çerçioğlu’nu ‘Diktatörlük’ oluşturmakla suçlamıştır. Aydın halkının büyük sevgi ve takdiri ile Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanmış, vatandaşımızdan artarak takdir ve teveccüh görmeye devam eden Sayın Çerçioğlu’na ‘diktatör’ yakıştırmasını yapacak en son siyasi düşüncenin AKP olduğunu sanıyoruz. Kendilerine oy vermeyen kentlere hizmetin gitmeyeceğini açıkça beyan edebilen ve bunu açıkça da hissettiren, ülkede başta kendilerinden olmayana siyasi baskı uygulayan, ‘ben ne dersem o’ zihniyeti ile ülkeyi yöneten, ayrıştıran CHP yada CHP’li Belediye Başkanları değil; AKP’nin ta kendisidir. Sayın Gürer, bir diktatör arıyorsa bunu Aydın’da değil, Ankara’nın göbeğinde AKSARAY’da aramalıdır.
İlçemizde İl genel meclis üyeliği yapmış, Söke OSB müteşebbis heyet içinde yer almış Kenan Özcan’ın; Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu’nu hedef alan bazı cümleleri, maksadını aşmaktadır. Kenan Özcan’ın bu tavrını anlamak mümkün değildir. Ancak halkımız bunu en iyi takdir edecek mercidir.
Diğer taraftan yaşanan ve medyada yer alan son olayda Aydın Valisi Sayın Erol Ayyıldız’ın söylediği iddia edildiği “Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin katıldığı etkinlikte olmayız. Büyükşehir logosunu kaldırın, öyle görüşürüz” sözleri; yine Kuşadası Kaymakamı Muammer Aksoy’un, Aydın Büyükşehir Belediyesi Mali Hizmetler Daire Başkanına “Emniyeti ve istihbaratı karşınıza almayın" sözleri oldukça düşündürücüdür. Son iki günde devletin, Büyükşehir Belediyesi ve halkın oylarıyla seçilmiş Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na bakışını açıkça yansıtan bu tutum; Sayın Başkanımız Özlem Çerçioğlu’nun Söke OSB yönetiminin başında devleti temsil eden Kaymakamın olmasının yanlışlığını dile getirmesini oldukça haklı çıkarmaktadır. Yorumu siz basın mensupları ve kamuoyunun takdirine bırakıyoruz" dedi.
SÖKE BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI
AHMET KARAKAŞ:
SÖKE'NİN KAVGAYA DEĞİL, UZLAŞI VE 
BİRLİKTE ÇALIŞMAYA İHTİYACI VAR
Son bir haftadır her platformda tartışma konusu olan Söke Organize Sanayi Bölgesi yönetimi ve çalışmaları üzerine dün saat: 16.00'da Söke Belediye Başkan Yardımcısı ve OSB Başkan Yardımcısı Ahmet Karakaş da açıklamalarda bulundu. Karakaş açıklamasına, "Son günlerde ne yazık ki Söke Organize Sanayi Bölgesi ile ilgili bana göre son derece gereksiz tartışmalar yaşanıyor. Bunda belki de Söke OSB Yönetim Kurulu olarak bizim de hatalarımız var. Belki de yapılanları ve de yapılamayanları zamanında ve yete rince açıklayamadık.” şeklinde özeleştiri yarak başladı.
Hiçbir zaman bu türlü bireysel açıklamalara sıcak bakmadığını söyleyen Karakaş, “Doğru olan OSB Yönetim Kurulu olarak birlikte kamuoyunun huzuruna çıkıp, bu bilgilendirmeleri yapmaktı. Ama ne yazık ki, olaylar bu şekilde gelişti. Önce yerel basınımızda Büyükşehir Belediye Başkanımıza yönelik ortaya atılan iddialar ve daha sonra bazı gazetelerde yer alan haber ve yorumlara AKP İlçe Başkanı Sayın Fatih Gürer ile AKP’li Belediye Meclis Üyesi ve OSB Yönetim Kurulu Üyesi Kasım Üzüm’ün birlikte gerçekleştirdikleri basın açıklaması benim için de böyle bir açıklama yapmayı zorunlu hale getirdi. Saygıdeğer basın mensupları,    bizler yönetim olarak Söke OSB’yi sıfırdan devralmadık. Tam aksine, kuruluşundan bugüne   kadar pek çok sorunu çözüme ulaşıp belli kaynaklara sahip yönetilebilir hale gelmiş bir oluşumu devraldık. Bu nedenle de bizden önceki OSB yönetimine şükranlarımı sunuyorum.
Kasım Bey’in açıklamasında bana göre amacını aşan bazı ifadeler yer almış. Özellikle dolgu malzemeleri konusunda bizden önceki yönetimi zan altında bırakacak suçlamalar getirmesi son derece yanlıştı. 
Kasım  Üzüm OSB ile ilgili bilgiler verirken geçmiş 18 yılda 762 dönüm yer alınmasına karşın bizim bu birkaç aylık dönemde 256 dönüm yer aldığımızı anlatarak çalışmalarımızı överken aslında bizden önce görev yapan arkadaşlarımıza haksızlık yapıldığını hissediyorum. Elbette ki bizler mevcut yönetim olarak çok çalışıyoruz. Yararlı olmak, Söke için önemini çok iyi bildiğimiz bu projenin bir an önce olması gereken doluluğa ulaşmasını sağlamak için çaba gösteriyoruz. Ama eğer bizden önceki arkadaşlarımızın çabaları ve bize devrettikleri o 762 dönüm yer olmasa biz diğer 256 dönümü de alamazdık. Bu yerleri satın almak için Halk Bankasından aldığımız kredi ne bizim kefaleti mizle, ne de Kasım Bey tarafından anlatıldığı gibi başka kimselerin kefaletiyle alınmamıştır. Krediyi almak için bizden önceki yönetim tarafından temin edilerek bize devredilmiş olan 762 dönümlük araziyi bankaya ipotek ederek bu krediyi aldık. Zaten kredi ile ilgili çalışmalar da bizden önce o arkadaşlarımız tarafından yapılmış.
Toplantıda dolgu malzemesinin yanlışlığından söz edilerek şimdi dörtte bir fiyata ucuz malzeme temin ettiğimiz ifade edilmiş. Arkadaşlar sözünü ettiğimiz bu dolgu malzemesinin temini için çimento fabrikası ile anlaşma da önceki yönetim tarafından sağlanmıştır. Takdir edersiniz ki, bizim dört aylık bir görev süresi içinde mucizeler yaratmamız zaten mümkün değil. 
Sevgili arkadaşlar, OSB’nin bağlantı yolundan hareketle bu tartışmanın buralara kadar çekilmesini hayretle karşılıyorum. Elbette ki bu yolun yapılmasını istiyoruz. Ama biz bunu geçen sene de, evvelki sene de istiyorduk. Böyleyken o zamanlar hiç böyle fırtınalar koparılmıyordu. Şimdi daha oluşumunu tamamlamaya çalışan büyükşehir belediye başkanımıza sırf bu yol için bu kadar baskı yapılması amacını aşan bir davranış olarak görülüyor. Söke’nin artık bunları aşması ve kentin çıkarlarını siyasetin dışında tutması gerekir.
Kasım Bey OSB Yönetim Kurulu seçimimizden söz ederek o toplantıda Vali Bey tarafından kullanılan müteşebbis heyete yönelik güvensizlik ifadelerini dile getirmiş. O suçlama bana göre de haksız ve yakışıksızdı. Biz Sayın Kaymakam Mehmet Demirezer ile uyumlu bir çalışma sergiliyoruz, ama bana göre de aslında Yönetim Kurulu Başkanı  Sayın Kaymakam olmamalıydı. Zaten o toplantı öncesi bir araya geldiğimiz arkadaşlarımızla bir yönetim listesi üzerinde anlaşmıştık. Ne yazık ki Sayın Vali bize listemizi takdim etme fırsatı bile tanımadı. Bu yönetim de Sayın Va li’nin listesidir ve biz devlete olan saygımızdan itiraz etmedik. Ama bu durum uygulamanın demokratik olduğunu göstermez. Büyükşehir Belediye Başkanımız da bu seçimin demokratik olmadığını söylerken kendisinin despot olarak ilan edilmeye çalışılması Sayın Çerçioğlu’na haksızlıktır.
Saygıdeğer basın mensupları, bizler Söke’ye gönül vermiş insanlarız. Hizmet etme çabalarımızı sürdürürken kurumları yıpratmama gayret ve titizliğini de özenle göstermeye çalışıyoruz. Aynı hassasiyeti herkesten bekliyoruz. Söke’nin kavgaya değil, uzlaşı ve birlikte çalışmaya ihtiyacı olduğunu tekrar hatırlatırken, bundan sonra bu tür açıklamaların daha sorumlu bir üslupla yapılmasını diliyor, sizler aracılığıyla saygıdeğer Sökelilere saygı ve sevgilerimi sunuyorum." dedi.