Değerli Dostlar,

17 yıl Başkanlık Sistemiyle yönetilen bir ülkede yaşadığımı ve bu sistemi ülkemizin de benimsemesi gerektiğini her fırsatta ifade ediyorum.

Bugün dünyada 95 ülke Başkanlık Sistemiyle yönetiliyor ve bu sayı her geçen gün daha da artıyor. Bilhassa Parlamenter Sistemle yönetilen ülkelerin sistem arayışları çerçevesinde Başkanlık Sistemi’ne yönelmesi dikkat çekicidir. Dünyada hızla Parlamenter Sistem’den Başkanlık Sistemi’ne doğru gidiş vardır.

Başta ABD olmak üzere, birçok ülke bu sistemle uluslararası siyasette güçlerini pekiştirdiyse biz neden bu sistemin avantajlarından ülkemizi mahrum edelim?

Kaldı ki bizim devlet geleneğimiz de bu sistemi başarıyla uygulayacağımızın bir işaretidir. Başkanlık, bizim topraklarımıza, bizim kültürümüze yabancı bir sistem değildir. Bizim tarihte en güçlü olduğumuz dönemler, güçlü ve istikrarlı yönetimlerin işbaşında olduğu dönemlerdir. Osmanlı’ya baktığımızda, Cumhuriyetin ilk dönemlerine baktığımızda bunu açıkça görüyoruz.

MHP eğer kurucu liderinin emanetine saygı duyuyorsa Başkanlık Sistemi’nden yana tavrını açıkça belirlemelidir. Sayın Başbakanımızın da daha önce hatırlattığı Rahmetli Türkeş’in Dokuz Işığı MHP Yönetimi için herhalde rehber alınacaktır. CHP de Atatürk’ün devrimlerini hayata geçirdiği dönemi iyi okumalıdır.

Türkiye için Başkanlık Sistemi bir tercih sebebi olmaktan ziyade bir zorunluluktur. Türkiye bu sistemle şaha kalkar. Bu sistemi Türkiye’nin demokrasi çıtasını daha yükseğe çıkaracak, ileri demokrasi hedeflerimize daha da yakınlaştıracaktır.

Türkiye’nin AB standartlarına ulaşma, hatta bunların üzerine çıkma hedefi de Başkanlık Sistemiyle kolaylaşacaktır. 2023 ve 2071 hedeflerinin Başkanlık sistemiyle daha da yakınlaşacağı açıktır.