GÜNDEM
Sevgili Dostlar,
3 Ekim 2005 yılında Türkiye Avrupa Birliği ile katılım müzakerelerine başlayarak tarihe önemli bir not düştü. İlk başvuruyu yaptığımız 1959dan sonra aradan gecen 46 yılda hem Türkiyeden hem de Avrupa Birliği tarafından kaynaklanan nedenlerle maalesef bu süreçte bir arpa boyu yol alamamıştı. 3 Kasım 2002de AK Parti Hükümeti göreve geldiğinde bu süreci Türkiyenin en önemli önceliği olarak belirleyerek sessiz devrim niteliğinde reformlara imza atarak 43 yılda yapılamayanı 2 yılda yaptı ve Türkiyeyi müzakerelere başlatan Hükümet oldu. Müzakereleri başarıyla tamamlayan Hükümet olmak için de Sayın Başbakanımızın liderliğinde bu süreçte üzerimize düşenleri kararlılıkla yerine getirmeye devam ediyoruz.
Müzakerelere başlamamızın üzerinden 6 yıl geçmesine ve Türkiye bu yolda gerekenleri yapmaya devam etmesine rağmen ne yazık ki ABnin akıl tutulması yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. Türkiye bugün sadece AB müktesebatının gereklerini yerine getirmekle meşgul olmuyor, daha önce hiçbir ülkenin karşılaşmadığı uygulamalarla, ABnin çifte standartlarıyla da mücadele etmek durumunda kalıyor.
Ne arzu ettiğimiz ne de hak ettiğimiz noktadayız. Aradan geçen 6 yılda elbette Türkiyenin müzakerelerde hak ettiği ilerlemeyi sağlamasına kasıtlı bir şekilde izin verilmemiştir. Ama bütün bu gayretler gerçeklerin üzerinin kapatılmasına mani olamamıştır. Bulunduğumuz noktada sadece düşünce kuruluşları veya akademisyenler değil, bizzat Avrupa Birliği ülkelerinin siyasetçileri de Türkiyenin Avrupa Birliği için arz ettiği önemi beyan ediyorlar. Bugün bu gerçeklerin bizim tarafımızdan değil de Avrupa Birliği ülkelerinden yapılıyor olması son 6 yılda Türkiyenin ne kadar büyük bir mesafe kat ettiğinin teyididir. Gerçeklerin görülmesi tabii ki önemlidir ama bu gerçeklerin işaret ettiği yönde hareket etmek aklıselimin ve stratejik düşüncenin gereğidir. Bu vesile ile Türkiyenin AB ile üyelik müzakerelerine başlamasının 6ıncı yıldönümünde Avrupa Birliğini bir kez daha aklıselime, hakkaniyete ve kendi belgelerini uygulamaya davet ediyoruz.
Kalın sağlıcakla.