72 yaşına gelmesine rağmen koltuğu bırakmayan, hırslı bir liderken, ne oldu da 4 günlük suskunluk sonrası istifa kararı aldı?
İstifa kararını basın toplantısında açıklarken, Fethullah Gülen"e teşekkür etmesi neyin sinyaliydi?
Evet, Deniz Baykal"ın istifası kafaları karıştırıyor. Bu kadar çabuk pes etmesini kimse anlayamıyor, ka bullenemiyor.
İstifa etmesinin pes etmek anlamı taşımadığını söyledi ama aslında pes ettiğinin göstergesiydi.
Acaba, istifaya mı zorlandı!
İstifa etmediği taktirde başka belgelerin kamuoyuna açıklanacağı yönünde kendisine gözdağı mı verildi!
Bilindiği gibi, Vakit gazetesinin internet sitesi görüntüleri yayınlarken VARAN-1 ve VARAN-2 geliyor spotuyla verdi.
Görüntüleri analiz eden uzmanların yaptıkları açıklamalardan da anlaşılacağı gibi, onlarca görüntü montajlanmış.
Buradan da şu sonuç çıkıyor!
Demek ki, daha mahrem görüntüler birilerinin elinde mevcut.
Daha hafif görüntüler kamuoyuna servis edilmiş ve gelişmelere göre yol izlenmesi yönünde strateji belirlenmiş olabilir.
İşte bu noktada da Deniz Baykal"ın istifasını açıklarken, Fethullah Gülen"e yönelik Pensilvanya"dan gelen telefona güvendiğini ve samimi bulduğunu belirtmesi çok manidar.
Bu sempati sözlerinden de Gülen cemaatinin devreye girip, görüntülerin devamının yayınlanmasını engellemiş olabileceği kanısına varabiliriz.
Kendisinin ve partisinin yıllardır karşı olduğu Gülen cemaatine gider ayak teşekkür etmesi, sıcak mesajlar vermesinin altında başka ne gibi nedenler yatıyor olabilir...
Herkes Vakit gazetesine, görüntülerin yayınlanmaması talimatını Başbakan Tayyip Erdoğan"ın verdiğini belirtiyor ama ipuçları gerçeğin böyle olmadığını gösteriyor.
Bu aşamada Deniz Baykal"ın dönüşü hayaldir.
Dönülmez bir yola çıkmıştır.
Yayınlanan ve yayınlanmayan görüntüler Deniz Baykal için hep şantaj malzemesi olacaktır.
Böylesi bir skandala imza atan siyasetçilerin halkın karşısına çıkma, rakipleriyle siyasi anlamda mücadele etmesi çok zordur. Bu gibi siyasetçilerin izleyecekleri en mantıklı yol; inzivaya çekilmesi, kendisini unutturması şeklinde olmalıdır.
Ne de olsa bu gibi insanlar siyasetçi eskisi olacağı için skandal görüntüler kimseyi ilgilendirmeyecektir.
Namuslu, dürüs, ilkeli ve halkı için çalışan siyasetçilerin meydanlarda daha çok görülmesi ancak bu gibi skandallara imza atanların köşelerine çe kilmeleriyle mümkündür.
Her şeye rağmen “İnadına sol, inadına Baykal” sloganları atarak bir yere varılamaz.