Biz yerel yazarlar, söylentilerden oldukça huzursuzuz. Hangi mekâna girersek girelim, mutlak yerel yönetimden şikâyet duyuyoruz. Esnaf yurttaşlar, siftahsız mekân kapattıklarını söylerken, mağaza zincirlerini hedef gösteriyorlar. Son günlerde, birçok zanaat dalının zor ayakta durduğu görülmektedir. Bu görmemezlik, ölen ölür, kalan sağlar bizimdir anlamına gelmektedir.

Öte yandan, birçok esnaf, bazı nedenlerden dolayı geçim kaynağı olan iş yerini kapatıyor. Bunu gören devlet, nedenlerini araştırıp sormadan, vergiden dolayı alacağı peşine düşüyor. Oysa bir işyerinin kapanması, birçok kişinin issiz ve aç kalması demektir. Bundan dolayı, geçimsizlikler, boşanmalar ve cinayetler meydana gelmektedir.

Son yıllarda bankalar, yurttaşlara kredi kartı vererek borçlandırdı. İlk etapta cazip gelen kredi kartları, birçok ailenin felaketi oldu. Ve olmaya devam etmektedir.

 Son günlerde, yirmi milyonun üstünde kredi kartı mağduru var olduğu söylenmektedir. Birçok küçük esnaf, esnaf kefalet koopratifinin, birçok büyük holdingler de banka kredileri ile ayakta durmaktadırlar. Bu görüntü, esnafın nedenli çıkmazda olduğunu göstermektedir.

Esnaf oda başkanları, mağdur durumdaki üyelerini tespit edip, ucuz kobi kredilerinden yadım edilmelerini sağlamalıdırlar. Yoksa birçok iş yerleri kapanacaktır. Bu sonuç Söke için hiçte iç açıcı olmayacaktır. İntiharlar, cinayetler ve boşanmalar çoğalacaktır.