Aydın Devlet Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Mustafa Küçükköse, okula yeni başlayan çocukların okul korkusu yaşamaması için ebeveynlerinin onlara güven duygusu aşılanmasının önemli olduğunu vurgulayarak ailelere uyarılarda bulundu.
“Okul korkusu” teriminin ilk olarak 1941 yılında, İngiltere’de ortaya çıktığını belirten Aydın Devlet Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Uzm Dr Mustafa Küçükköse, “Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte ailelerinden ilk defa ayrılan çocuklarda görülen en büyük sorunlardan biri de okul korkusudur. Okul korkusu tedavi edilmediği takdirde arkadaşlardan uzaklaşma, akademik başarıda düşme ve ebeveynleri ile çatışma gibi kısa dönemde olumsuz durumlar görülürken, uzun dönemde ise akademik başarısızlık, okuldan ayrılma ve erişkinlik döneminde ruhsal sorunlar yaşama gibi sonuçlarla karşılaşılabilmektedir ”ifadelerini kullandı.
Okul korkusunun nedenleri ile ilgili olarak Uzm.Dr. Mustafa Küçükköse, şunları söyledi: “Okul korkusu dahil bütün anksiyete (kaygı) bozukluğunda genetik yatkınlığın önemli olduğu belirtilmektedir. Anksiyete (kaygı) bozukluğu olan ebeveynlerin çocuklarında ve anksiyete bozukluğu olan çocukların erişkin akrabalarında anksiyete (kaygı) bozuklukları daha sık görülmekte ve babaya kıyasla anne ile çocuktaki ruhsal sorunlar arasında daha güçlü bir ilişkinin olduğu belirtilmiştir. Anne-baba çocukla ilişkilerinde aşırı verici, koruyucu kollayıcı bir tutum takınması, çocuğun yapabileceği her şeyin ebeveynlerin yapması sonucunda çocuk pasif ve bağımlı bir kişilikte yetişmekte ve bununla birlikte bu çocukların anne-babaları kaygılı bir yapıya sahip olup, çocuklarının başlarına kötü bir olay gelebileceğine dair yoğun bir endişe taşımakta ve ebeveynler korku ve endişesini çocuğa aynen yansıtmaktadırlar. Bazı ailelerde babanın anneye yeterli ilgi ve anlayışı göstermemesi; annenin de bu nedenle çocuğuna aşırı bağlanmasını neden olabilmektedir. Ebeveynlerinin yanlış tutum ve davranışları çocukta özgüven sorununa neden olabilmekte ve çocuk anne-babadan ayrı kaldığında başına bir şey geleceği korkusunu yaşamakta ve aynı korkuyu anne-baba için de taşımaktadırlar”
Okul korkusu olan çocuklarda bazı ruhsal bozuklukların olabileceğinin altını çizen Uzm.Dr. Mustafa Küçükköse, “Okul korkusu olan küçük çocuklarda daha çok anksiyete belirtileri görülürken, ergenlerde ise anksiyete ve duygu durum bozuklukları ile ilişkili belirtileri görülmektedir. Okul korkusu olan çocuklarda ayrılık anksiyetesi, sosyal fobi, basit fobi, panik bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu, major depresif bozukluğu, distimi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, öğrenme bozukluğu ve uyum bozukluğu en sık görülen ruhsal ve zihinsel sorunlardır ”şeklinde konuştu.
Okul korkusu hala devam eden çocukların ailelerine önerilerde bulunan Uzm. Dr. Mustafa Küçükköse, şu uyarılarda bulundu: “Çocuğunuzun herhangi bir fiziksel yakınması varsa doktora götürün. Çocuğunuzun herhangi bir sağlık sorunu yoksa okula gitmesini zorunlu kılın ve önemli bir nedeniniz olmadığı sürece çocuğunuzu okul saati içinde okuldan almayınız. Eğer çocuğunuz okula gitmezse öğretmenlerine bilgi veriniz ve mazeretsiz okula gitmesinin sonuçlarının ne olduğunu çocuğunuza anlatınız. Bu sonuçlara katlanmasına izin veriniz. Çocuğunuzun okul ile ilgili düşüncelerini, duygularını ve yaşadığı zorluklarla ilgili olarak öğretmeninizle konuşunuz. Okula düzenli devam etmesi konusunda ısrarlı olun”