Bu kanun meslek kanunu değil, bu kanun öğretmenlere mobbing kanunudur

Bu kanun meslek kanunu değil, bu kanun öğretmenlere mobbing kanunudur

Cemaat ve tarikatlarla protokol yapan Milli Eğitim Bakanı Öğretmenleri görmezden geliyorBu kanunda; mülakatın kaldırılma ihtimaline karşı iktidarın Milli Eğitim Akademisi ile liyakatsız atamalar yapmasının önünü açıldı.

TBMM Genel Kuruluna bu hafta gelen Öğretmenlik Mesleği Kanun teklifi üzerine söz alan İyi Partili Karakaş, kendi kanun teklifi için meclise gelmeyen Bakan’a “ Şimdi burada Millî Eğitim Bakanlığının bir kanununu görüşüyoruz fakat dün gece 03.00'e kadar çalıştık, bugün kaça kadar çalışacağımız meçhul. Bakan yok ve Komisyona gelmiyor, Genel Kurula gelmiyor; bizler burada maraba milletvekilleri olarak beyefendinin kanununu çıkarmaya çalışıyoruz.
Şimdi, tabii, hâl böyle olunca iktidar partisi milletvekilleri "Bakan tenezzül edip gelmiyor; biz de bu koltuklarda oturmayalım, dışarıda muhabbet edelim." diyorlar. Sonra ne oluyor? Sonra muhalefet sürekli yoklama istiyor; koştur koştur çıkıyorlar, koştur koştur geliyorlar. Bu böyle olur mu peki? Tam bir komedi oyunu.” Eleştirisinde bulundu.

Ak Partinin her seçim dönemi vaatler vererek umut tacirliği yaptığını dile getiren Karakaş “ seçim dönemi 100 bin öğretmen ataması yapacağınızı dile getirdiniz. Ancak 68 bin öğretmen ihtiyacı varken sizler 20 bin öğretmen ataması yaptınız. Sizler umut tacirisiniz dedi.

Kanun teklifinde öğretmenlerimiz için yapıcı hiçbir madde olmadığını dile getiren Karakaş “ Bu kanun meslek kanunu değil, bu kanun öğretmenlere mobbing kanunudur. Bu teklifte -Millî Eğitim Bakanı ve yardımcılarının- özel öğretim kurumlarındaki öğretmenlere verilecek asgari ücret seviyesi hakkında düzenleme yapılacağı dile getirilmiş ancak böyle bir düzenleme bulunmamaktadır. Ayrıca, eğitimciler için şiddet yasasından bahsedilmemiştir. Örneğin, Çorum'da bir sığınmacı aile okul müdürünü darbeliyor, başka bir öğrenci okul müdür yardımcısını vurarak öldürüyor. Şimdi, değerli milletvekilleri, ücretli öğretmenlerin asgari ücretin yarısı kadar maaş almasından ve onlar için yapılması gereken iyileştirmeden de bahsedilmemiş, öğretmenler için taban maaş uygulamasından hiç bahsedilmemiş. Özel okullarda öğretmenlerin asgari ücret veya daha düşük bir ücretle çalışmasını engellemek için hiçbir düzenleme bulunmamaktadır, bu teklifte can güvenliği dahi kalmamış öğretmenlerimizin haklarında ufacık bir iyileştirme bulunmamaktadır. AK PARTİ Hükûmetinde maalesef ki öğretmenlerimiz arasında başöğretmen ve uzman öğretmen ayrımı yapılmaya başlanmıştır.” dedi

İyi Partili Karakaş “ , öğretmenlerimizin hepsi kadrolu olmalıdır. Sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamaları kaldırılarak çalışma barışı sağlanmalıdır. Öğretmen atamalarında aile bütünlüğü göz önünde bulundurulmalıdır. Kalkınmada öncelikli bölgelerde görev yapan öğretmenlerimiz ek ödeme gibi imkânlarla desteklenmelidir.
Bir ülkenin Millî Eğitim Bakanı nasıl olur da cemaat ve tarikatlarla protokol yapar, buna itiraz edildiğinde de "Yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz." der? Bu da yetmezmiş gibi öğretmen ataması yapmak yerine "ÇEDES projesi" adı altında okullarımıza imam, vaiz atamaları yapılıyor. Ülkemizdeki en önemli problemlerin başında eğitimde yaşanan sorunlar gelmektedir. Sizler eğitim kalitesini yükseltmek yerine her geçen gün yozlaştırmaya devam ediyor, "proje okulu" adı altında okulların içini boşaltıyorsunuz. ” öğretmenler arasında sözleşmeli, kadrolu ücretli öğretmen ayrımı olmasını da eleştirdi.

“Bakınız, bu kanunla beraber, eğitim fakültelerinden mezun olan öğretmenlerimizi KPSS puanıyla Millî Eğitim Akademisine kabul ederek beş yüz elli saat eğitim aldıracaksınız. Akademide başarılı olanlar sözleşmeli olarak atanacak ve üç yıldan sonra kadroya geçecek. Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? Burada hangi eğitimler verilecek? Eğer üniversitelerdeki eğitimler yetersiz ise bu alanları geliştirmemiz gerekmez mi? Sizler bu ülkede yaşayan her meslek grubu gibi öğretmenlerimizi de açlık ve yoksulluk sınırı altına mahkûm ediyorsunuz. Bizler gelecek nesilleri yetiştirecek öğretmenlerimize destek olmazsak, yaşam kalitelerini yükseltmezsek, niteliklerini desteklemezsek çocuklarımızı nasıl bir gelecek bekleyecek; bunları sizlerin vicdanlarına bırakıyorum.” açıklamalarıyla Milli Eğitim Akademisi’nin ülkemiz üniversitelerine ve mezun olan öğretmenlere haksızlık olduğunu belirten Karataş, gene yapılması gereken düzenlemelerin eksik olduğu liyakatin ortadan kalktığı bir kanun teklifine hayır oyu verdiğini belirtti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.