Saldırıya uğramamın üzerinden bugünü de sayarsak on gün geçti ve kamuoyu rahatsız. Rahatsız çünkü, saldırganlar yakalanmadı, olayın nedeni aydınlığa kavuşmadı. Ben ise; kamuoyu gibi rahatsızlık hissetmiyorum. Gözetleme yapanlar hariç, sekiz veya on kişi olduklarını sandığım saldırganların, çocuğumun ve yeğenimin gözleri önünde bana karşı linç girişimlerinin hesabı, elbette ki sorulacak. Çeteleşen ve mafyalaşan bu grupların yargı önüne çıkacakları gün çok yakın. İçişleri Bakanlığı, Aydın Valiliği, Aydın İl Emniyet Müdürlüğü ve Söke İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün oluşturduğu tecrübeli ekip, bu maşaları kim veya kimlerin tuttuğunu ve de saldırı nedenini ortaya çıkarmak için gece gündüz çalışmaktadırlar. Üstün çabalarından dolayı emniyet güçlerine sonsuz teşekkür ediyorum.

Bu geçen zaman zarfında kamuoyunda birçok iddia ortaya atıldığını öğrendim. İpe sapa gelmez senaryolarla gündem meşgul edilmekte. Haber konusu bile yapmadığım olaylarla ilgili olarak saldırıya uğradığım yönündeki iddialar ise deli saçması.

En şaşırtıcı gelişme dün yaşandı. Söke yerel televizyonlarından Maraton’da “Metince” programında linç girişiminin nedeni olarak, yapmış olduğum uyuşturucu haberi gösterilmiş. Güya yaptığım bir haberden dolayı, bu kişiler 20 gün cezaevinde yatmışlar. Ne böyle bir haber yaptık, ne de böyle bir olaydan haberimiz var. Böyle bir haber ancak, emniyet güçlerinin basın-yayın kuruluşlarına bilgi servisiyle mümkündür. Yani; Gerçek Gazetesi olarak bizimle birlikte, Aydın genelindeki tüm yerel gazeteler ve Yeniasır, Hürriyet gibi yaygın basında da yer alır. Demirler ve odunlarla linç girişimini gerçekleştirdiğini iddia eden bir kişi ortaya çıkıyor, “Durmuş Tuna bizi ispiyonladığı için saldırıyı biz gerçekleştirdik!” diyebiliyor. Sigara ve alkol kullanmayan, gece hayatı olmayan bir insan olarak, böyle bir istihbarat elde etmem de imkansızdır. Uyuşturucu baronu da olmadığıma göre, Metin Üçülçüm’ün hazırlayıp sunduğu “Metince” programına gelen istihbaratın ve ortaya atılan iddiaların hiç bir gerçeklik payı yoktur. Program yapımcısını ve televizyon kanalının yönetimini kutluyorum. Bir şeyi ortaya çıkarmış oldular. O da, bu saldırının arkasında çok şeyler yatıyor. Birileri, birilerini korumak için hedef şaşırtmak istiyor. Hem de kendilerini yakma pahasına.

Bu saldırının kim veya kimler tarafından, ne gerekçeyle gerçekleştirildiğini en kısa zamanda Söke kamuoyu öğrenecek. Birilerinin ortaya çıkıp, “falanca grup olarak biz yaptık” diyerek suçu üstlenmeye çalışmaları da işe yaramayacak. Bu konu ile ilgili de, Söke Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin gerekli girişimi başlatacaklarına inanıyorum. Birisinin de çıkıp, “saldırının şu veya şu kişiler tarafından yapılmış olabileceğini tahmin ediyorum” diyerek emniyet güçlerine sağlıklı bilgi vermesi yönündeki inancımı, ilk günkü gibi sıcak tutuyorum. Ne de olsa, 1 yıldan beri şahsıma yönelik bu linç girişimi engelleniyordu. Sadece bana değil, eşime hatta çocuklarıma bile zarar geleceği veya gelebileceği yönünde Başkan Necdet Özekmekçi tarafından uyarılmıştım. Birisinin yargıya bilgi vermesini istemek en doğal hakkım olsa gerek.