█ Gerçek Gazetesi
Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu, ADÜ"nün eğitimin yanında Aydın"ın sosyal yapısına da büyük katkı sağladığını belirtti.
ADÜ"nün çalışanı ve öğrencisi olmaktan gurur duyulan, tercih edilen bir üniversite olma yolunda başarıyla ilerlediğini vurgulayan Rektör Birincioğlu; “Aydın İktisat Fakültesi, Diş Hekimliği ve İletişim Fakültesi ile toplamda 11 fakülteye yükseldik. Mevcut fakülteler, yeni kurulan fakülteler ve 4 yıllık eğitim veren yüksekokullar bünyesinde 52 yeni bölüm açılmıştır. Ayrıca 7 yüksekokulumuz mevcuttur. Meslek yüksek okullarında mevcut 2 yıllık programlara ilave olarak son iki yılda 74 yeni programın da açılışı gerçekleştirilmiştir. Bunların yanı sıra fakülte sayılarımız 11"den 16"ya çıkacaktır. Temmuz ayında senato kararı ile 5 yeni fakültenin kurulma önerisi YÖK"e gönderildi” şeklinde konuştu.
“ADÜ BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR”
Üniversitemizin her anlamda büyüme kaydettiğini dile getiren Rektörümüz Birincioğlu, “Akademik personel sayımız da bu yıl itibari ile bin 298"e yükselmiştir. Ön lisans eğitimi alan öğrenci sayımız önceki yıllara oranla yaklaşık yüzde 25 oranında artarak 14 bin 49"a ulaştı. Lisans eğitimi alan öğrenci sayımız da 2010-2012 yılları arasında yüzde 40 oranında artış göstererek, 18 bin 712 oldu. Bunların dışında son iki yılda 500"den fazla öğrenci lisansüstü eğitimine başlamıştır. Lisansüstü öğrenci sayımız yüzde 75 artmıştır. 2012 yılı itibariyle bin 734 ek kontenjanımız bulunmaktadır. Ek kontenjanlarımızın dolması durumunda öğrenci sayımız 33 bin 182"e ulaşacaktır” dedi.
ADÜ"nün 2012 yılı Eylül sonu bütçesi ve yeni projelerine değinen Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu yeni açılacak fakültelerin, Aydın Menderes Hukuk, Söke Mimarlık ve Tasarım, Kuşadası Denizcilik, Nazilli Güzel Sanatlar ve Teknoloji Fakültesi olduğunu açıkladı.
Üniversitelerin toplumların gelişimindeki önemine işaret eden Birincioğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Günümüzde ekonomik yaşamı, sosyal ve kültürel değerleri biçimlendiren temel faktör bilgidir. Küreselleşen dünyada bilim kültürünü özümseyen, soruların çözümünde bilime güvenen toplumlar, bilim ve teknoloji üretme yetkinliğine de sahip olmaktadırlar. Bu anlamda üniversitelerin, bir yandan bilgi ve teknolojiyi eğitim ve öğretimde kullanırken, diğer yandan da açık ve denetlenebilen modern düşünce tekniklerini kullanarak, bilgi ve fikir araştırmaları ile topluma yol gösteriyor. En büyük sermaye iyi eğitilmiş bir gençliktir. Üniversitelerin zamanın gereklerine uygun insan yetiştirmesi gerekiyor”
(iha)