Ger­çek Ga­ze­te­si
Bü­yük Bir­lik Par­ti­si Sö­ke İl­çe Baş­ka­nı Na­mık AK­TAŞ , To­kat"ın Re­şa­di­ye İl­çe­si"nde 7 Meh­met­çi­ği­mi­zin şe­hit ol­ma­sı do­la­yı­sıy­la bir ta­zi­ye me­sa­jı ya­yın­la­dı. Ak­taş duy­gu­la­rı­nı şu söz­ler­le ifa­de et­ti, “To­kat"ın Re­şa­di­ye İl­çe­si"nde 7 Meh­met­çi­ği­mi­zin şe­hit ol­du­ğu, 3 Meh­met­çi­ği­mi­zin de ya­ra­lan­dı­ğı ha­be­ri ile yü­re­ği­mi­ze yi­ne ateş düş­tü. Bu men­fur sal­dı­rı­da şe­hit olan Meh­met­çik­le­ri­mi­ze Al­lah"tan rah­met, ai­le­le­ri­ne sa­bır ve me­ta­net di­li­yo­rum. Ya­ra­lı Meh­met­çik­le­ri­mi­ze de acil şi­fa­lar di­li­yo­rum.
Bü­yük Bir­lik Par­ti­si ola­rak bu­gü­ne ka­dar; asıl ma­hi­ye­ti tam ola­rak açık bir yüz­le mil­le­te su­nul­ma­yan açı­lım pro­je­le­ri­nin, (ön­ce­ki saf­ha­la­rı ve pro­je mi­mar­la­rı­nın ce­ma­zi­yü­lev­vel­le­ri göz önü­ne alın­dı­ğın­da) Tür­ki­ye"yi sulh ve se­la­me­te çı­kar­mak bir ya­na, ge­le­ce­ği­mi­zi ka­rar­ta­ca­ğı yö­nün­de ümit­siz bek­len­ti­ler do­ğur­du­ğu­nu de­fa­lar­ca be­lirt­tik. Hü­kü­met et­nik te­mel­li bir si­ya­si mü­ca­de­le­yi mu­ha­tap ala­rak ve bu sa­kat­lı­ğı içi­ne sin­di­re­rek, Tür­ki­ye"yi et­nik bir har­man ola­rak gös­ter­mek­ten vaz­geç­me­di. Eli si­lah­lı bir suç ör­gü­tü­nü si­la­hı­nı bı­rak­ma­dan an­laş­ma ma­sa­sı­na çek­me­ye ça­lış­tı. Bir Tru­va Atı gi­bi içi­mi­ze so­ku­lan, her tür­lü dış mü­da­ha­le­ye açık DTP ise, ip­le­ri elin­de olan­lar ta­ra­fın­dan cü­ret­kar­lı­ğı art­tı­rı­la­cak bir şe­kil­de, es­ki­sin­den da­ha faz­la “Yem­len­me­ye” ve “Su­lan­ma­ya” baş­la­dı.
Bu­ra­dan Hü­kü­me­ti ve DTP"yi bir kez da­ha uya­rı­yo­ruz:
Bu ül­ke­nin Kürt va­tan­daş­la­rı­nı; ay­rış­mış ve fark­lı­laş­mış bir “Si­ya­si Hal­k”, fark­lı ge­le­cek ide­al­le­ri olan, ken­di ka­de­ri­ni ken­di­si ta­yin et­me­ye ka­rar­lı bir si­ya­si top­lu­luk ola­rak gös­ter­mek­ten ve ay­rış­tır­mak­tan vaz­geç­sin­ler.
Ne DTP, ne de ca­ni te­rör ör­gü­tü, Kürt va­tan­daş­la­rı­mı­zın tem­sil­ci­si ve ha­mi­si ola­maz­lar.
Hü­kü­met bu sü­reç­te, af­fe­di­le­mez stra­te­ji ha­ta­la­rı yap­tı ve yap­ma­ya de­vam edi­yor. Bu­ra­dan Hü­kü­me­ti ve Baş­ba­ka­nı ikaz edi­yo­ruz:
 Stra­te­jik ha­ta­lar, tak­tik ma­nev­ra­lar­la te­la­fi edi­le­mez. Si­ya­se­ti ve­sa­ye­ti al­tı­na sok­tu­ğu­nuz ira­de­ler­de ça­re ve çö­züm ara­ma­yın! Ça­re­yi ve çö­zü­mü; asır­lar­dır bu top­rak­lar­da ko­yun ko­yu­na ya­şa­mış, ka­der bir­li­ği yap­mış, ay­nı kıb­le­ye doğ­ru saf tut­muş, kız alıp kız ver­miş ve ak­ra­ba ol­muş, bu top­rak­la­rın kur­tu­lu­şu için, omuz omu­za mü­ca­de­le et­miş, bin yıl­lık ter­kip­te ve ta­ri­hi tec­rü­be­de ara­yı­nız.
 Hiç­bir şer güç, Tür­ki­ye"yi “O­to­no­mi­ler Dev­le­ti” ha­li­ne ge­ti­re­me­ye­cek­tir. Tek va­tan, tek mil­let, tek bay­rak, tek dil an­la­yı­şı­mı­za ze­val gel­me­ye­cek­tir. Ca­mi­amı­za ve mil­le­ti­mi­ze iti­dal tav­si­ye edi­yo­ruz. Sa­kın bu bed­hah­la­rın tah­ri­ki­ne ka­pı­la­rak hu­kuk dı­şı­na çık­ma­yı­nız. Mil­let, bir­lik ve be­ra­ber­li­ğe ta­raf­tır. Eş­kı­ya ile mü­ca­de­le et­mek dev­le­tin, gü­ven­lik güç­le­ri­nin ve ad­li ma­kam­la­rın işi­dir.  NE MUT­LU TÜRK ÜM Dİ­YE­NE
Tek­rar TÜRK MİL­LE­Tİ­NİN ba­şı sağ ol­sun...