BAYRAKTAR BESİCİLİK ADINA YÜREKLERE SU SERPTi

BAYRAKTAR BESİCİLİK ADINA YÜREKLERE SU SERPTi

BAYRAKTAR BESİCİLİK ADINA YÜREKLERE SU SERPTi

PEKİ; ET VE SÜT MÜDAHALE KURUMU NE ZAMAN PİYASAYA MÜDAHİL OLACAK?
█Gerçek Gazetesi
Yılmaz ÖLMEZ
Aydın Ziraat Odaları"nın İftar yemeğine katılan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, iftar yemeğinin ardından Aydın, Manisa, Denizli ve Burdur Ziraat Odaları Başkanları ile basına kapalı bir toplantı yaptı. Ancak öncesinde sorularımızı yanıtladı. Aydın Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı bir süre önce besiciliğin zor bir süreçten geçtiğini ve sıfır faizli hayvancılık kredisi alan besicilerin sıfırı tükettiğini açıklamıştı. Posacı, besiciliğin kurtuluşu içinde Et ve Süt Kurumunun piyasaya hâkim olması gerektiğine dikkat çekmişti. Bizde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bu konuda yapılan görüşmeyi Bayraktar"a sorduk.
Türkiye"de süt besiciliğinin bazı sanayicilerin vicdanına bırakıldığını söyleyen Bayraktar, “Ana olmazsa, danası da olmaz. Yani siz süt sığırcılığını ayakta tutacaksınız ki, dana yetiştiriciliği de ayakta durabilsin. Ama maalesef süt üreticilerinin kaderi birkaç sanayicinin eline kalmış. Bu konuyu Başbakanımıza bizzat aktardık ve 2000 yılından önce olduğu gibi adı et ve süt kurumu olarak değiştirilen kurumun, ülke genelinde yeniden yapılamaya girerek piyasaya müdahil olmasını istedik. Bununla ilgili alt yapı çalışmalarının başlatıldığını söyleyen Başbakan, hayvancılık adına bizi umutlandırdı. Besicinin süt ve et fiyatlarının düşmesi halinde devreye müdahale kurumu girecek ve besicinin maliyeti ve satışı arasında doğan açığı devlet karşılayacak. Böylece besici süt fiyatları düştüğünde zarar etmemiş olacak. Siz süt besicisini bu şekilde desteklerseniz, hayvanlarda kesime gitmemiş olacak. Yani ana sı var ise danası da var demektir. Gelişmeler çok güzel” dedi.
Bayraktar Türk tarımının gelişmesi noktasında da Türkiye"deki tarım sektöründe verimliliği artırmamız gerektiğine vurgu yaparak, ”Verimliliği artırmak için de çok önemli gördüğümüz yapısal sorunları çözmemiz lazım. Bunlardan bir tanesi arazi parçalanması. 1929"da İsviçre"den aldığımız Medeni Hukuk gereğince, arazilerimizi durmadan parçalıyoruz. Maalesef Türkiye"de işletme büyüklüğü 5,5 hektar civarında. Üzülerek ifade ediyorum; Türkiye"de verimli üretim yapmanın önündeki en büyük engeldir. Miras Hukukunun değiştirilmesi noktasında Sayın Başbakanımız, Tarım Bakanımız ve ilgili bakanlarımızla 2 yıldır sürekli görüşüyoruz. Sayın Başbakanımız, en son TZOB ziyaretinde talimatlarını verdiler ve Bakanlığımızın hazırlamış olduğu yeni kanun Meclis gündemine indi. Bunu fevkalade önemsiyoruz. Çünkü bir taraftan arazi parçalanmasının önüne geçeceksiniz ama diğer taraftan da arazi toplulaştırmanız devam edecek. Bu manada Tarım Bakanlığının yaptığı toplulaştırma çalışmalarına da destek veriyoruz” şeklinde konuştu.
Sulama konusuna da değinen Bayraktar, “Eğer biz arazilerimizi sulayamıyorsak, arazilerimizden istediğimiz verimi almamız mümkün değil. Bu manada GAP, KOP ve DAP gibi projeleri çok önemsiyoruz ve bu projelerin hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi için gerekli desteği TZOB olarak veriyoruz. Bununla birlikte barajlarımızdaki sulama kanallarının da bitirilmesi bizim için çok önemli. Bunun içinde her türlü desteği veriyoruz ve vermeye de hazırız.” dedi.
Mukayeseli üstünlükte bir diğer sıkıntılarında örgütlenme sorunu olduğuna işaret eden Bayraktar, “Türkiye"de maalesef tarım sektörü örgütsüz. Biz TZOB olarak özel kanunla kurulduk ama Türk çiftçisinin yasal meslek kuruluşuyuz. Yani ekonomik örgütü değiliz. Biz bir şemsiye kuruluşuz. Bizim altımızdaki ekonomik örgütlerin özellikle güçlü olması gerekiyor. Tarım Bakanlığı"nın havza bazlı destekleme planını destekliyoruz ama ekonomisi gelişmiş, tarım sektörü gelişmiş olan bütün ülkelerde planlamayı ve pazarlamayı örgütler yapar. Biz bunu 50 yıldır beceremediğimiz için bunu Bakanlığımızdan bekliyoruz. Her şeye rağmen örgütlenmeyi tamamlamamız lazım. Bu örgütler marifetiyle etimizi, sütümüzü özellikle yaş sebze ve meyvemizi planlı bir şekilde, talebe uygun bir şekilde üretmemiz lazım. Soğuk hava zinciriyle birlikte pazarlama sorununu aşmamız lazım. Hem planlamayı yaparken hem de pazarlamayı beraber götürmemiz lazım. Bunu da ancak örgütlerimizle yapacağız. Bu konuyu Sayın Başbakanımız ve Bakanımızla paylaştık. Özellikle üretici birliklerinin idari ve mali yönden güçlü olması noktasında kanunlarda bir rehabilitasyona ihtiyaç var” dedi.
Bayraktar, gelişmiş ülkelerle mücadelede yaşadıkları ikinci önemli sorunun ise “Mutlak Üstünlük” olduğunun altını çizen Bayraktar, davetlilere Aydın Ovası"nda neden pamuk üretiminin azaldığını sordu. Sorusuna kendisi cevap veren Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti:
“Çünkü Gümrük Birliği Anlaşmalarına göre pamuk Türkiye"ye sıfır gümrükle geliyor. Gümrükle koruma tedbiri alamıyoruz. Yani et, süt, hububat ve yağlı tohumlarda yaptığınız pamukta yapamıyorsunuz. Mukayeseli üstünlük rakamlarına baktığımızda bizim pamuktaki verimlilik rakamlarımız AB ülkelerinden ve ABD"deki üreticilerden daha mı aşağıda? Hayır, daya iyiyiz. Mukayeseli üstünlüğü sağlamışız. Özellikle Ege Bölgesi"ndeki Türk çiftçisi pamukta verimliliği yakalamış. Dünya standartlarının üzerinde pamuk yetiştiriyoruz. Kalite ve standart yakalanmış. Peki niçin mücadele edemiyoruz da yurt dışından pamuk geliyor? Mutlak üstünlükten dolayı. AB ülkeleri ve ABD üreticilerini aşırı miktarda destekliyor. Aşırı miktarda verdikleri desteklerden dolayı biz onların maliyetleriyle baş edemiyoruz. Onlar maliyetlerini aşağı çekiyor, biz çekemiyoruz. Pamukta prim destekleri TZOB"un da girişimleriyle bir hayli arttı. Bu artışa rağmen biz Amerika"nın pamuğuyla baş edemiyoruz. Mutlak üstünlük noktasında üreticilerimizin girdi maliyetlerini aşağıya çekmemiz lazım. Mazot pahalı, gübre pahalı. TZOB olara bir talebimizde mazot ve gübreye verilen desteklerin artırılarak devam etmesidir.”dedi.
Gecede, Pamuk, ayçiçeği ve mısır primlerinin Ülkemizde İlk olarak Aydın"da dağıtılması için canla başla çalışan AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem"e, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Salih Köksal ve Söke İlçe Müdürü M. Ali Körlü"ye birer teşekkür plaketi verildi. Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş ve yönetim kurulu üyeleri de iftar yemeğine katıldı. Plaketleri Aydın Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı ve Manisa Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman birlikte verdiler. Ayrıca Orman ve Su İşleri Bakanlığı"na ulaştırılması adına da Milletvekili Ali Gültekin Kılınç"a da plaket verildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.