22 Ağustos 2015 Cumartesi günü saat 17.30’de Efeler Kemer Camisi önünde toplanacak olan Aydın Türk Ocağı üyeleri, saat 18.00’de Gözpınar Köyü şehitliğindeki anma etkinliğine katılacak.
Anma programıyla ilgili olarak yaptığı açıklamasında terör saldırılarını kınayan Aydın Türk Ocağı Başkanı Dr. Eyüp Doyuran, “Türk Ocakları bu yıl Türk Milletinin hizmetinde 103.yılını tamamlamaktadır. Osmanlı Devletinin 20.yüzyılın başlarında, çözülme ve yıkılma sürecinin ağır şartları altında bunaldığı, Türk Milli varlığının yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı bir ortamda, milli bir ihtiyaçtan doğmuştur. Türk Ocakları, milli varlığı tehlikede görerek Türk Milletini kurtarmak gerektiğine inanan Türk gençleri ve aydınlarının bir hayat hamlesi ile kurdukları bir ülkü merkezidir. Türk Milletinin hizmetinde yüzyılını tamamlayan Türk Ocakları, Türkiye’nin en uzun ömürlü sivil toplum kuruluşudur. Günümüzde Türk Ocakları geçen yüzyılının başlarında olduğu gibi büyük, milli ve tarihi görevlerle karşı karşıyadır. Milli kültürümüz, millete ait değerlerimiz küresel baskıların yanı sıra, kimliksiz aydınların saldırılarıyla yıpratılmaya ve yozlaştırılmaya çalıştırılmaktadır. 1980’lerde başlayan PKK terörü ve bu teröre vücut veren Kürtçü-bölücü hareket, giderek ülkemizin birlik ve bütünlüğünü tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Türkiye’nin en büyük meselesi haline gelmiştir. Böyle bir ortamda, Türk Ocaklılar olarak ülkemizin birliği, bütünlüğü, ilerlemesi, milli kültürümüzün geliştirilmesi, yetenekli ve milli şuur sahibi gençlerin yetiştirilmesi, bütün dünya Türklüğünün yüceltilmesi için çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
Aydın’ın 27 Mayıs 1919’da Yunan işgaline uğradığını anımsatan Doyuran, “Şehir iki defa yakıldı. 96 bin olan bölge nüfusundan 63 bin 700 kişi göç etmek zorunda kalmıştır.19 bin kişi öldürülmüş veya yaralanmıştır. İşgalci Yunan ordusu, sadece Aydın’ı işgal edip yakıp yıkmadı. Köylere de girip, ruhlarının gereği, katliam yaptılar. Aydın çevresinde 81 Türk köyü yakılmıştır. Bölgemizde binlerce evcil hayvan telef olmuştur. O zamanki adı Araplı olan Gözpınarı Köyü de katliamdan kurtulamamıştır. Şehitlik bizim dinimizin kutsallarındandır. Her dinin kendisine göre bir "kutsanmış ölüm" anlayışı vardır. Şehitliğin, Kuran’da açık, net ve kapsayıcı bir tarifi vardır. İnanırız ve biliriz ki, Allah yolunda ölenler, din, devlet, vatan, millet için ölenler şehittir. 22 Ağustos 1922’de Yunan işgalci ordusunca katledilen Şehit Araplı-Gözpınarlıları rahmetle anıyoruz. Aldanmak, affetmek, unutmak yarınlarda vatan çocuklarının hayatlarını ve geleceklerini tehlikeye sokan böylesi ihmal ve tavizlere kimsenin hakkı yoktur ve kimsenin de tahammülü yoktur. Türk Milletine karşı işlenmiş ihanetleri, saldırıları affetmeye kimsenin hakkı yoktur. Düşman asla unutmamakta, affetmemektedir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş esasları, Türk Milletinin Anadolu üzerindeki egemenliği ve hukuku tartışmaya açılmıştır. Türk Milletine kastedilmektedir. Vatandaşlar ayrıştırılmaya, daha ötesi karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor. Kendi elimizle, kendimize düşman yeni milletler ve devletler yaratmaya çalışıyoruz. Hiçbir taviz, azgınlaşmış şer ve ihanet cephesini tatmin etmiyor. Hainler ayrım yapmaksızın insanımızı öldürüyor. Ülkemizin belli bölgelerini bölmeyi hedeflediklerini açıkça ilan ediyorlar. Buna karşılık, bunca acıya, böylesine alçakça tahriklere rağmen Türk Milleti ağırbaşlılığını korumaya devam etmektedir. Çözüm terk etmemek, vazgeçmemek, sonuna kadar, gerekiyorsa sonsuza kadar mücadeleye devam etmektir” diye konuştu.