Gerçek Gazetesi
Hamdi AKGÜL
Söke Araştırmacı Girişimci Eğitimciler Derneği, Söke Sosyal Dayanışma Derneği, Söke Memurlar ve Teknik Elemanlar Derneği, Söke İş Adamları Derneği'nin de yer aldığı 43 sivil toplum kuruluşu Aydın Menderes Park'ta ortak açıklama yaptı.
Aydın"da 43 sivil toplumun oluşturduğu “Aydın Demokrasi Platformu” hizmet hareketine karşı söylenen iddiaların asılsız olduğunu ve suçlamaların hiç birisini kabul etmediklerini ifade ettiler. Aydın Demokrasi Platformu adına açıklama yapan platform sözcüsü Şenol Tayfun, “Özet olarak Hizmet Hareketine karşı başlatılan haksız karalama kampanyasına fazla sessiz kalamazdık. Bir açıklama, bir özür bekledik ama nafile. Hükümete koşulsuz biat etmeyen hain ilan ediliyor. Huzuru en çok isteyen Hizmet Hareketini huzursuzluğun sebebi gibi göstermek insafsızlıktır. Ortada örgüt ve paralel devlet var, ama adres yanlış. Bu haksız ithamlarla mümin gönülleri kırıyor. İnsanları ötekileştirerek nefret tohumları ekiyorsunuz. Arzumuz yetkililerin savaş dili-üslubunu bir an önce terk ederek toplumun bütün kesimlerini kucaklayıcı bir dil kullanmalarıdır. Haksız ithamlar gönülleri kırılıyor, insanlar ötekileştirelerek nefret tohumları ekiliyor” dedi.
Menderes Park"ta düzenlenen basın toplantısında Türkiye"deki hukuksuzluk karşısında söylenebilecek tek şeyin “Hukuk tükenmiştir” demek olduğunu kaydeden Aydın Demokrasi Platformu Sözcüsü Şenol Tayfun, “Biz Aydın Merkez ve ilçelerinde faaliyet gösteren 43 sivil toplum örgütü olarak son zamanlarda hizmet hareketine karşı yapılan itham, aşağılama ve suçlamalara cevap vermek, mağduriyet ve mazlumiyetimizi anlatmak üzere bir araya geldik, oy birliği ile aldığımız ortak karar metnini açıklamak üzere toplandık. Burada bulunan Sivil Toplum Kurumları adına hepinize hoş geldiniz der muhabbetle selamlarımızı sunarız. Dünya"nın dört bir yanına dağılmış, hayatını bir valize sığdırmış Fedakar Eğitim Gönüllüleri, bunlara destek veren Hamiyetperver İşadamlarımızın, Adanmışların ve bu Hizmete her türlü maddi - manevi desteği veren insanımızın hak ve hukukunu müdafaa etmek boynumuzun borcudur. Yolsuzluk operasyonu öncesinde başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Başbakanımız, bakanlar, diğer devlet erkanı, kanaat önderleri, yazarlar, basın mensupları olmak üzere Hoca efendiyi ve Hizmet hareketini öve öve bitiremiyorlardı. Her yerde övgüyle bahsediyorlar, tebriklerini iletiyorlardı. Fakat 17 Aralık"tan sonra hükümetinin tavrı birden değişti. Örgüt , ajan, çete, in, casus, fitne, Paralel Devlet, Yargı Cuntası, Haşhaşiler gibi ağza alınmayacak ve bir Başbakana asla yakıştıramadığımız, itham edici, aşağılayıcı ifadeleri kabul etmiyoruz. Bu camia bunu hak etmiyor. Bu hizmete gönül vermiş Türkiye"deki ve Dünyanın 160 ülkesinde Türk bayrağını dalgalandıran, İstiklal Marşımızı söyleten, hayatını bir valize sığdırmış, dünyada hiçbir beklentisi olmayan, yaşatmak için yaşayan bu vefakar, fedakar, çilekeş öğretmenlerimizi ve sevenlerini çok üzdünüz. Halbuki Gümrük Bakanımız Hayati Yazıcı "Paralel Devlet " yoktur diyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin daha önce bir televizyona verdiği mülakatta Paralel Devlet iddiasını dillendirirken bu iddiada bulunanlar “Paranoya” içindedirler, diyor. Bülent ARINÇ bir konuşmasında “elli yıllık siyaset hayatımın bütün hizmetlerini toplayıp elli ile çarpın sizin yaptıklarınız yanında solda sıfır kalır” ifadelerini kullanmışlardı. Dünyanın değişik yerlerinde hakkında yüzlerce panel, sempozyum, master, doktora ve kitap çalışması yapılan, yetmişin üzerindeki eserlerinin birçoğu dünyanın kırk üç diline çevrilmiş sadece Arap aleminde otuz civarında master ve doktora çalışması yapılan Muhterem Fethullah Gülen ve sevenleri çete olabilir mi? Avustralya, Endenozya ve Belçika"nın seçkin üniversitelerinde fikir ve aksiyon modeli üzerine akademik araştırmalar yapan kürsüler kurulan Muhterem Fethullah Gülen ve onun sevenleri Haşhaşi olabilir mi? ABD Houston Üniversitesi bünyesinde 'Fethullah Gülen Enstitüsü' vardır. Muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi düşünce atlasını ve aksiyonunu bütün insanlığı kucaklayan bir modele dönüştürebilen ülkemizin yetiştirdiği dünya çapında önemli bir kanaat önderi ilim, mütefekkir ve alim değilse, hakiki ilim irfan ve aksiyon insanı olmanın ölçüleri nelerdir? Sayın Başbakanımız Büyük elçileri toplayıp, Türk okullarını hedef göstererek “Bu okulların gerçek yüzünü anlatın” demekle ne yapmak istiyor. Dünyada 21 Ülkede 350 milyon insan İspanyolca konuşuyor. Portekiz"in on milyon nüfusu var, dünyada 200 milyon insan Portekizce konuşuyor. 10 sene sonra Dünya"da 500 milyon insan Türkçe konuşsa, bizim İstiklal Marşımızı, şarkılarımızı, türkülerimizi söylese bu bizim ülkemizin gururu değil mi? Güzel Türkçemizi öğrenmeyi engellemekle, okullar vasıtasıyla önü açılan ihracatın önünü kesmekle, Milyarca dolar ödeyerek yapılamayacak, ancak bu okullar vasıtayla yapılan lobi faaliyetlerini engellemekle ne elde edilmek isteniyor? Bunun ülkemize ne faydası var?" diye sordu.
Asıl olanın yolsuzluk ve rüşvet olduğunu bunun üzerinin örtülmek istendiğini kaydeden Tayfun, “Halbuki asıl mesele yolsuzluk ve rüşvettir. Bunun üzeri örtülürken hükümet ve bir kısım medya tarafından hizmet hareketi hedef tahtasına oturtuluyor. Çete, paralel devlet, örgüt suçlamalarıyla hırsızlık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarının üzerimi örtülmek isteniyor. Asıl öğrenmek istediğimiz konu Fişleme var mı? Yok mu? Rüşvet ve hırsızlık var mı? Yok mu? Özet olarak Hizmet Hareketine karşı başlatılan haksız karalama kampanyasına fazla sessiz kalamazdık. Bir açıklama, bir özür bekledik ama nafile. Hükümete koşulsuz biat etmeyen hain ilan ediliyor. Huzuru en çok isteyen Hizmet Hareketini huzursuzluğun sebebi gibi göstermek insafsızlıktır. Ortada örgüt ve paralel devlet var, ama adres yanlış. Bu haksız ithamlarla mümin gönülleri kırıyor. İnsanları ötekileştirerek nefret tohumları ekiyorsunuz. Arzumuz yetkililerin savaş dili-üslubunu bir an önce terk ederek toplumun bütün kesimlerini kucaklayıcı bir dil kullanmalarıdır.“şeklinde konuştu.
Basın açıklamasına Aydın Demokrasi Platformunu oluşturan Aydın Kalkındırma ve Eğitim Derneği, Aydın Gönüllü Eğitimciler Derneği, Aydın Teknik Elamanlar Derneği, -Aydın 2000 Yılı Hanımlar Derneği, Aydın Hedef Toplumsal Gelişim Derneği, Hale Eğitim Kültür Yardımlaşma Derneği, Aydın Ebruli Derneği, Genç Efeler Eğitim Kültür Sanat Spor Derneği, Karizma Akademi Gençlik Kültür ve Spor Derneği, Aydın Memurlar Derneği, Ümran Çalışanlar Derneği, Aydın Sanayici İş Adamları Derneği, Aydın Sağlıkçılar Derneği, Germencik Gökkuşağı Eğitim ve Yardımlaşma Derneği, Nazilli Teknik Elemanlar Derneği, Nazilli Eğitimciler Derneği, Nazilli Aktif Sanayici ve İş Adamları Derneği, Koza Kültür ve Dayanışma Derneği, Kardelen Eğitim Derneği, Nabız Sağlıklı Yaşam Derneği, Nazilli Memur İşçi ve Mühendisler Derneği, Kuyucak, Meşale Eğitim Derneği, Altınbaşak Köy Derneği, Buharkent Eğitim Gönüllüleri Derneği, Sultanhisar Gonca Eğitim Derneği, Çine Eğitim ve Yardımsevenler Derneği, Çine Memurlar Derneği, Turkuaz Eğitim Gönüllüleri Derneği, Germencik Genç Romenler Derneği, Ortaklar Çağlayan Eğitim Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Söke Araştırmacı Girişimci Eğitimciler Derneği, Söke Sosyal Dayanışma Derneği, Söke Memurlar ve Teknik Elemanlar Derneği, Söke İş Adamları Derneği, Bozdoğan Çağlayan Eğitim Derneği, Didim Eğitim Gönüllüleri Derneği, Didim İş Adamları Derneği, Mozaik Eğitim Gönüllüleri Derneği, Koçarlı Dolunay Eğitim Gönüllüleri Derneği, Kuşadası Eğitim Gönüllüleri Derneği, Kuşadası İş Adamları ve Turizmciler Derneği, Umurlu Eğitim Gönüllüleri Derneği ve Güneş Eğitim Kültür ve Sosyal Yardım Gönüllüler Derneği destek verdiler.