ARINÇ VE AHA???

ARINÇ VE AHA???

Hiç kimse bana, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın evinin krokisini ağzında saklamaya çalıştığı iddia edilen Subayın durumunu, Ergenekon davasının nasıl gittiğini, “hakikaten askerimiz camileri bombalama eylemi içerisindeymiş mi? diye sormuyorlar.

Gerçek Gazetesi
YILMAZ ÖLMEZ İLE GÜNDEME DAİR
Aydın'ı karış karış dolaşan bir muhabir olarak nereye gittiysem, ya ”ne olacak bu çiftçi ve köylünün hali?”, ya da "ne olacak bu esnafın, bu besicinin hali?” serzenişleriyle karşılaşıyorum.
Çünkü halkımız Türkiye'de sanal gündem oluşturulmaya çalışıldığını çok iyi biliyor. Askerin yıpratılması için toplu ceset mezarlarının ortaya atılıp, yapılan kazılarda hayvan kemiklerinin çıkarıldığını ibret ve dehşet içerinde izliyor.
Artık günübirlik gündem yaratılması ve Türkiye'nin dikkatinin bu gündemlerle oyalanması için 3 yıl önce yaşanan gelişmeler dahi dile getiriliyor. Türk halkının hiçbir zaman için gündeminde olmayan türban meselesi, Başbakan Erdoğan tarafından 3 yıl sonra ortaya atılıyor. Eşinin GATA'ya alınmadığını hatırlatıyor. Yani mağdur portresi çiziyor. 3 yıl önce restleşmelere kadar varan türban tartışmasının o dönemde prim etmeyip, hatta büyük tepki göreceğini bilen Sayın Başbakan, bu sırrını 3 yıl sonra gündeme taşıyor ve gündemi yine mağduriyet üzerine belirlemeye çalışıyor. Aslında GATA'ya türbanlı vatandaşların da girip-çıktıkları gözlerden kaçmıyor. Fakat Başbakan Erdoğan halkın tepkisini askerin üzerine odaklayıp, kendi cephesinden 28 Şubat'a gönderme yapıyor. Adeta restleşiyor, hesap soruyor. Ankara'da yazılan senaryolar, Anadolu'da hiç mi ama hiç ciddiye alınmıyor. Çünkü halk Türkiye'nin gerçek gündeminin ne olduğunu çok iyi biliyor. Ama duyarlı haber ajanslarının ele aldığı gerçek gündem konuları maalesef prim etmiyor!!!
FHM???
AHA???
FHM, Benim genel yayın yönetmenliğini üstlendiğim Flaş Haber Merkezinin kısaltılmış halidir.
AHA İse Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından kurulan (!) Arınç Haber Ajansı'nın kısaltılmışıdır.Sayın Arınç ile ilgili televizyon ekranları ve gazete sayfalarında o kadar çok haber yeralıyor ki,20 yıllık bir muhabir olarak bana bile pes dedirtiyor.
Hangi kanalı açsak, hangi gazeteyi okusak, mutlaka Sayın Arınç'a özgü haberlerle karşılaşıyoruz. Yani Arınç imzalı haberler iyi prim yapıyor. Dandi, Gandhi çıkışları manşete taşınıyor.Birgün bakıyorsunuz,Cuma namazından çıkan bir sakallı amcaya,”Cüppeli Ahmet Hoca bu” yakıştırması yapıyor.Kısacası kendine özgü haberleriyle yıllanmış haber ajanslarını dahi gölgede bırakmayı başarıyor.
Kıskanmıyor değilim!!!
Nasıl kıskanmayayım ki; Kuyucaklı tütün üreticisinin içler acısı halini haber yapıyorum, kimse ilgilenmiyor.
“Pamuk üreticisi hükümetin açıkladığı 42 kuruşluk prime öfkeli” diye yazıyorum, sadece birkaç duyarlı basın-yayın kuruluşunda yer alıyor.
Ülkemizin zaten en büyük sorunu olan işsizliğin, global ekonomik krizin ardından daha da arttığına dikkat çekiyorum, “Aydın'da işsizler ordusu oluştu, yuvalar dağılıyor, intiharların ardı arkası kesilmiyor” diye yazıyorum, tınlayan yok.
Acaba bende mi gerçek gündemi bir kenarı bırakıp, sanal gündem yaratsam?
Türkiye sanayisi atağa kalktı, hayvancılık tavan yaptı, yeni açılan sanayi kuruluşları 10 bin işçi alacakmış, hükümet pamuk priminde 60 kuruş'a göz kırpıyor gibilerinden.
Bu haberler prim yapar mı, yapmaz mı? bilmem ama benim vicdanım siz değerli okurlarımın bu senaryolarla uyutulmasına, sanal gündem oluşturulmasına elvermez. Sanal gündem uğruna haberler yapmaktansa, bu mesleği bırakmayı yeğlerim! Hem de meydanın Arınç'a kalacağını bile bile.
Bugün için sanal gündemler prim yapıyor gibi görünse de, her şeyin farkında olan halkımızın,yapılacak genel seçimler de kendi doğrularını sandığa yansıtacağını da çok iyi gözlemleyebiliyorum.
Çünkü halkımız sanal gündemlerden sıyrılıp,Türkiye gerçeğine dönülmesini istiyor.O gerçekler de apaçık ortada.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.