Gerçek Gazetesi
Aydın Arıcılar Birliği'nin Türkiye Arı Yetiştiriciliği Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz"ın katılımıyla gerçekleştirdiği toplantıda Türkiyede"ki arıcılık sektörünün sorunları ve son yasal düzenlemeler masaya yatırıldı.
Aydın Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından düzenlenen eğitim toplantısına; Türkiye Arı Yetiştiriciliği Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, Aydın Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeki Altın, Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Salih Köksal, Aydın Orman işletme Müdürü Hasan Kalmaz, Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Karacaoğlu, ADÜ Koçarlı Meslek Yüksek Okulu (MYO) Öğretim Üyesi Dr. Aytül Uçak Koç ve ço sayıda Aydınlı arıcı katıldı.
Aydınlı arıcıları katılımlarından ve gayretlerinden dolayı tebrik ederek konuşmasına başlayan Aydın Arı yetiştircileri Birliği Başkanı Zeki Altın, “Birlikler güç, kudret ve kuvvetlerini üyelerinin birliğe olan desteğinden alır. Biz sizden aldığımız güç ile Aydın ve Türkiye arıcılığını dünyadaki hak ettiği yere ulaştırabilmek için gayret ediyoruz. Bu gayretimizin hızını siz veriyorsunuz. İnşallah bu hızınız ve desteğiniz eksilmeden devam eder. Böyle olduğumuz sürece çok büyük başarılara imza atacağımıza eminim. Yeter ki bibirimize destek verelim. İlçe ilçe ve arı yoğunluğu fazla olan merkezlerde de ziyaretlerimiz olacak. Yakaladığımız imkanları sizlerin emrinize vermeye devam edeceğiz. TARSİM kapasamında olan arıcılığımızın sigorta parasının yarısını devletimiz ödeyecek. TKDK"nin sağladığı desteklerden istifade etmeye çalışacağız. Bu konularda sizlerle bilgi alışverişinde bulunup Aydın arıcılığımızı istediğimiz noktaya ulaştıracağız” dedi.
“GLİKOZU BİZE BAL
DİYE SATIYORLAR”
Arıcılık sektöründe yaşanan sıkıntıları ele alan Türkiye Arı Yetiştiriciliği Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz, Arıcılık Yönetmeliği hakkında Aydınlı arıcıları bilgilendirdi. Glikoz şurubunun bal olarak halka sunulmasına karşı oldukları beyan eden Yılmaz, kovan başına verilen 8 lira destek yerine sahte balların ortadan kaldırılmasını istediklerini işaret etti. Aydınlı arıcılardan gelen soruları cevaplayan Yılmaz, “Geven bitkisi Anadolu"nun her yerinde yetişen bir bitkidir. Erozyon önleyici bir bitki olup dünyanın en çok ve en kaliteli balını veren bir bitkidir. Bu bitkinin koruma altına alınması için mücadele başlattık ve yönetmeliklere en kısa zamanda girecek. En sıkıntılı konularımızdan birisi alkolsüz içeçekler tebliğinde yer alan bal aromalı şurup. Biz 94 bin ton bal üretiyoruz. Türkiye"de tatlandırıcı olarak gelen glikozun miktarı 450 bin tondur. Ürettiğimiz balın beş katına yakın. Bunla mücadele ediyoruz. Bize glikozu bal diye satıyorlar. Bal aromasını hiçbir şekilde kullanılmaması ile ilgili olarak yönetmelik çalışmaları yapılıyor. Glikoz glikoz olarak satılsın fakat bal olarak satılmasına izin vermeyeceğiz. Ben bu konuda bir firmaya dava açtım ve kazandım. Bu firma artık askeri birliklere glikozu bal diye vermiyor. Balın sahtesi olmaz fakat bunu yapan insanların sahte olarak nitelendirilmesi gerekiyor. Biz arıcılara düşen görev balı kovandan soframıza kadar izlenebilir şekilde tüketicimizin sofrasına sunmaktır. Bunu arıcıymış gibi değil arıcı gibi yapmak zorundayız” dedi.
“BAL ÜRETİMİ DIŞINDA DİĞER ARI
ÜRÜNLERİ YOK DENECEK KADAR AZ”
"Türkiye Arıcılığı"nın Yapısal Analizi" konulu seminerini slayt eşliğinde Aydınlı arıcılara anlatan ADÜ Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Karacaoğlu ise, Ege Bölgesi'ndeki arıcılık faaliyetleri ile ilgili gözlem ve saptamalarını Aydınlı arıcılarla paylaştı. Ege Bölgesinin arıcılık faaliyetlerinin yapılmasında iklim şartları açısından elverişli olduğunu anımsatan Karacaoğlu, “Arıcılık denildiğinde ilk akla gelen ürün baldır. Ancak son yıllarda arı sütü, polen ve propolis başta olmak üzere öteki arı ürünleri ile yapılan bilimsel çalışmaların da katkılarıyla dikkatler bu ürünlere de yönelmiştir. Ne yazık ki Ege ve Akdeniz Bölgeleri olmak üzere ekolojisi ve koloni varlığı arı ürünleri üretimine son derece uygun ülkemizde bal üretimi dışında polen, arı sütü propolis gibi diğer arı ürünlerinin üretimi yok denecek kadar azdır. Ana arı ve paket arı yetiştiren, bal, arı sütü, polen, arı zehri, propolis, bal mumu gibi değerli ürünleri üreten kimilerine göre bir sanat olan arıcılık bitkisel üretime de tozlaşma yoluyla katkı sağlamaktadır” diye konuştu.(iha)