Anız yakan çiftçilere ceza kapıda
Aydın ve diğer bölgelerde hububat hasadından sonra ikinci ürün ekimini hızlandırmak için anız yakan çiftçiler dekar başına 38,71 TL’lik ceza ile karşı karşıya kalacak. Anız yakma olayını gördüğü ve duyduğu halde ihbar etmeyen görevliler de Kabahatler Kanu
Aydın’da anız yakma yasağına uymayanlar ve anız yakanı gördüğü halde ihbar etmeyen görevlilere ceza kapıda. Yasağa uymayan çiftçilere dekar başına 38,71 TL ceza kesilecek. Bu ceza miktarı meskûn mahalle 500 metre, ormanlık alana 4 kilometre, sazlık bataklık ve koruluk gibi alanlara 2500 metre mesafede olursa ceza 5 katı artırılacak. Anız yakma yasağına uymayanlar hakkında 2872 sayılı Çevre Kanunu, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu ile anız yakma olayını gördüğü veya duyduğu halde gerekli işlemleri yapmayan muhtar ve kamu görevlileri 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 32’nci maddesi gereğince işlem görecek.
“BİRÇOK RİSKİ ORTAYA ÇIKARIYOR”
Anız yakma sonucunda çıkan yangınlar, her yıl milyarlarca liralık maddi zararlara neden olduğunu işaret eden Aydın Gıda Tarım ve hayvancılık İl Müdürü Mustafa Bircan, “Toprak işlemede kolaylık sağlamak, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi, yabancı ot kontrolü ve hasat sonrası artıkların ekonomik bir değer taşımadığı düşünceleri ile ve çoğu zaman bir alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde anız yakma olaylarıyla sık sık karşılaşılıyoruz. Hububat hasadı sonrasında geriye kalan anızın yakılması orman yangınları, telefon ve enerji iletim hatlarının yanması, sis oluşumu nedeniyle çeşitli trafik kazalarına yol açması, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçraması, yakın köylerdeki hayvan barınaklarının ve yerleşim birimlerinin yanması gibi birçok riskleri ortaya çıkarıyor” dedi.
“ANIZ TOPRAKTAKİ YARAYIŞLI BESİN MADDELERİNİ AZALTIR”
Anız yakmanın sayısız zararı olduğunu ifade eden Bircan, anız yakmanın zaralarından bazılarını şu şekilde sıraladı: “Anız yangınları toprak içerisindeki faydalı canlıların ve topraktaki organik maddenin yanarak yok olmasına neden olur. Anız yakılan toprakta bitkilere yarayışlı besin maddeleri azalmakta ve zamanla toprağın verimliliği düşmektedir. Verimli tarım topraklarımız zamanla verimsiz çorak topraklar haline gelmektedir. Anız yakılması su ve rüzgâr erozyonunu artırmakta, bu nedenle toprağın en değerli üst katmanları rüzgâr ve su ile taşınarak yok olmaktadır. Anız yakma sonucunda doğal denge bozularak zararlı böcekler ve hastalıklar çoğalmaktadır”
“ANIZIN TOPRAĞA KARIŞMASI BİRÇOK FAYDA SAĞLAR”
Hububat hasadı sırasında biçimin mümkün olduğu kadar alçaktan yapılması gerektiğini vurgulayan Bircan, “Hububat hasadı yapıldıktan sonra biçerdöverin arkasında bıraktığı sap samandan oluşan namlular balya makinesi ile balyalanarak hayvan yemi olarak veya ahırlarda altlık olarak kullanılabilir veya sanayide kâğıt ve karton yapımında kullanılabilir. Namlu denilen bu sap ve saman tarladan uzaklaştırıldıktan sonra geriye kalan anız, sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalıdır. Bu şekilde bir toprak işleme ile anızın toprağa karıştırılması toprağa birçok fayda sağlar ve anız yakmanın doğuracağı zararlar da önlenmiş olur” diye konuştu.
“TOPRAK VERİMLİLİĞİ İÇİN ANIZ YAKILMAMALIDIR”
Anızın yakılmayıp toprağa karıştırılmasının toprağın organik madde içeriğini arttıracağına dikkat çeken Bircan sözlerini şu şekilde noktaladı: “Anızın toprağa karıştırılması ile topraktaki yarayışlı besin maddeleri artar, erozyona karşı toprak direnci artar, toprakta tutulan su miktarı artar böylece bitkiler kuraklıktan daha az etkilenirler. Anız ve kuru otlarla kaplı boş alanların yakılması yasaktır. Anız yakıldığını gören veya duyan çiftçilerimiz derhal idari ve adli mercilere veya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl ya da İlçe Müdürlüklerine haber vermesi gerekmektedir. Türk çiftçisi olarak sürdürülebilir bir tarımsal üretim için mutlak gerekli olan tarla topraklarımızın verimliliğinin korunması kesinlikle anız yakma alışkanlığının bırakılmasına bağlıdır. Ülkemiz topraklarının şimdiki ve gelecekteki nesilleri doyuracak ürünü verebilmesi onlara güzel, yeşil ve temiz bir çevre bırakılması bu bilincin herkes tarafından benimsenmesine bağlıdır”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.