“AKSİ DAVRANIŞ KAMU ZARARI OLUŞTURUR”
ÇERÇİOĞLU: "YETKİYİ DEVREDEMEYİZ”
Gerçek Gazetesi / İmdat GÜÇLÜ
Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan 1/5000 Ölçekli Söke Nazım İmar Plânı Revizyonuna 2016 yılı Ağustos ayında Söke Belediyesince itiraz edilmişti. Aradan geçen 5 ay sonra aynı itiraz bir kez daha yapıldı. Yapılan itiraz Aydın Büyükşehir Belediyesi Meclisinde Ocak Ayı 2. Oturumunda geçtiğimiz hafta perşembe günü görüşüldü ve yine reddedildi.
Aydın gündemini meşgul eden itirazın ardından başka bir iddia ortaya atıldı. Söke Belediyesi yetkisinde olmamasına rağmen 1/5000'lik Kentsel Tasarım Projesi için çok ciddi harcama yapıldığı konuşuluyor. Ödemenin 1 milyon liraya yakın olduğu iddiası ise kafa karıştırıyor. 1/5000'lik Nazım İmar Planı Büyükşehir yetkisinde olduğu halde Söke Belediyesince proje hazırlanmış olması başka soruları gündeme getirdi.
Söke Belediyesi açısından yetki aşımı söylentilerine neden olan Kentsel Tasarım Projesi nedeniyle Belediye kasasından ne kadar harcama yapılmıştır?
Yapılan ödeme kanuna uygun mudur?
Kentsel Tasarım Projesi ihalesi usule uygun yapılmış mıdır?
Yetki aşımına rağmen bir para ödenmiş ise; yetkili ağızlardan yapılan açıklamaya göre, "kamu zararı" doğmuş olmuyor mu?
Böyle bir durum söz konusu ise; bu zarar Söke Belediyesi kasasından yani Söke halkının cebinden mi karşılanacaktır?
Ödeme talimatını kim imzalamıştır?
ÇERÇİOĞLU; BÜYÜKŞEHİR YETKİSİNDE...
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu konu hakkında yaptığı açıklamada 1/5000’lik revizyon planını ilçe belediyelerinin hazırlatılmasının suç teşkil edeceğini belirterek, “1/5000 ile 1/25000 arasındaki her ölçekte nazım imar planı yapmak, yaptırmak bizim işimiz. İlçe belediyelerinin bu tür faaliyetleri ‘kamu zararı’ demektir” şeklinde açıklama yapmıştı. 1/5000 ölçekli revizyon planı tartışmasına Başkan Çerçioğlu son noktayı koymasına rağmen yetkisi olmamasına rağmen Söke Belediyesi tarafından hazırlatılan revizyon plânı, ilk olarak geçtiğimiz yılın Ağustos ayında Aydın Büyükşehir Belediye Meclisine getirilmiş ve reddedilmişti. Perşembe günü tekrar meclise gelen Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan plâna CHP’li üyeler “Evet” dedi. Söke Belediye Başkanı Süleyman Toyran ile birlikte MHP ve AK Partili üyeler Büyükşehir’in planına itiraz etmesine rağmen, plân kabul edildi. “Söke’de hiç kimsenin evini, damını yıktırmam” diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, yetkinin kendilerinde olduğunu ve vatandaşı mağdur edecek hiçbir uygulamaya izin vermeyeceğini belirterek, “Belediyeler vatandaşlara hizmetlerin yerel ölçekte sunulduğu kamu idareleridirler. Bildiğiniz gibi son seçimlere kadar Aydın ilimiz Büyükşehir değildi. Dolayısıyla hem İl Belediyemiz, hem de ilçe belediyelerimiz 5393 sayılı Belediyeler Kanunu hükümleri çerçevesinde hizmet vermekteydiler. Bu belediyelerin görevleri aynı olmasına rağmen sınırları ayrı ayrı belirlendiği için herhangi bir yetki karmaşası söz konusu değildi. Her belediye tek bir Kanun ile belirlenmiş olan benzer görevleri kendi yetki sınırları içerisinde yerine getiriyordu. Ancak 6360 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemeden sonra Kentimiz Büyükşehir oldu. İlçe belediyelerinin yetki alanı ilçe sınırları olurken Büyükşehir belediyesinin yetki alanı tüm ilin mülki sınırları oldu. Yani Aydın’ın ilçe belediyelerinin yetki alanları sadece kendi sınırları olurken, Aydın Büyükşehir Belediyesinin yetki alanı ilçeler, beldeler ve hatta köyler dahil olmak üzere tüm Aydın İli haline geldi. Böylelikle Aydın’ın Büyükşehir olmasından sonra bir ilçe, mesela Söke, hem ilçe belediyesinin hem de Büyükşehir Belediyesinin sınırları içerisinde kalmış oldu. Bu durumda da haliyle aynı sınırlar içerisinde faaliyet gösteren belediyelerin yetki ve görevlerinin paylaştırılması gerekti” dedi.
“AKSİ DAVRANIŞ KAMU ZARARI OLUŞTURUR”
Büyükşehir belediyelerinin yetki ve görevlerinin 5216 sayılı Kanun ile belirlendiğini söyleyen Başkan Çerçioğlu, “5216 sayılı Kanunun 7’nci maddesinin birinci fıkrasında Büyükşehir Belediyesi’nin görevleri tek tek belirlenmiş, ikinci fıkrasında bu görevlerden ilçe belediyelerine devredilebilecek olanlar sayılmış ve üçüncü fıkrasında ise ilçe belediyelerinin görevleri sayılmak suretiyle söz konusu yetki ve görev dağılımı gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla Aydın ilinin herhangi bir yerinde bir hizmet gerçekleştirileceği zaman önce 5216 sayılı Kanunun 7’nci maddesinin birinci fıkrasında sayılmış görevlerden olup olmadığına bakmak, eğer burada sayılan görevler arasında değilse o zaman bu görevin ilçe belediyesi tarafından yerine getirileceğine karar vermek gerekir. Bilindiği üzere belediyeler de kamu kaynağını, yani vatandaşın parasını kullanan kamu kurumlarıdırlar. Bu nedenle tüm kamu kurumları gibi vatandaşın parasını kanun ile kendilerine verilmiş görevler dışında bir iş için harcayamazlar. Belediyelerin herhangi bir iş için harcadıkları para, niyet iyi dahi olsa, eğer o belediyenin yetki ve görev alanına girmeyen bir iş için harcanmışsa bu durum kanunda ‘Kamu Zararı’ denen suçu oluşturur ve sonuçları hem bürokratlar hem de belediye başkanları için oldukça ağırdır” dedi.
"YETKİYİ DEVREDEMEYİZ”
Büyükşehir Yasası’nda 1/5000 ölçekli planların Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılabileceğinin net olarak açıklandığının altını çizen Çerçioğlu; “Şehrimiz daha çok genç bir Büyükşehir olduğu için bu konuda kafalarda yetki karışıklığı olması çok normaldir. Ancak daha sonra telafisi mümkün olmayacak zararlar yaşanmaması için, ‘1/5000 ile 1/25000 arasındaki her ölçekte nazım imar planı yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamanın’ 5216 sayılı Kanunun birinci fıkrasının ‘b’ bendi ile Aydın Büyükşehir Belediyesine verilmiş bir görev olduğunun, bu görevin ilçe belediyelerine devredilemeyeceğinin ve bu konuda ilçe belediyeleri tarafından kullanılacak tüm kamu kaynaklarının (para, personel, teçhizat vb) ‘kamu zararı’ oluşturacağının bir kez daha hatırlatılmak isterim.” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.