Adam gibi adam toplantısı yapıldı
Adam gibi adam toplantısı yapıldı
09 Gündem Gazetesi"nde, "ADAM GİBİ ADAM OLMAK" başlığıyla yayınlanan ve Söke Ticaret Odası, Söke Ziraat Odası, Söke Ticaret Borsası, Söke Organize Sanayi Bölgesi, sivil toplum örgütleri başkanlarına ve bir esnafa yönelik hakaret içerikli köşe yazısına tepki gösterildi.
Gerçek Gazetesi
Geçtiğimiz hafta çarşamba günü 09 Gündem gazetesinde "ADAM GİBİ ADAM OLMAK" başlığıyla yayınlanan köşe yazısına tepkiler sürüyor. Söke Ticaret Odası Başkanı Süleyman Toyran, Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş, Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık, Söke Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Levent Candal başta olmak üzere sivil toplum örgütleri başkanlarına ve bir esnafa yönelik hakaret içeren yazı sonrası organize edilen ve dün saat 16:00"da Söke Ziraat Odası toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya ilgi fazla oldu. Basın-yayın kuruluşlarının ilgi gösterdiği toplantıda yayın yoluyla kişilik haklarına saldırıldığını belirten başkanlar yaptıkları açıklamalarla yaşanan süreci basınla paylaştılar. Toplantıda ilk konuşmayı yapan Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş, "Evet sayın gazeteci" sözleriyle başladığı konuşmasında, "Şimdi gelelim iddialarına; M. Kemal Kocabaş, kendine Malikane yaptırıyor diye yazıyorsun. Çiftçilerimize daha kolay hizmet edebilmek, işlerini daha hızlı görebilmek amacıyla yaptığımız tadilatı böyle değerlendiri yorsun. Önce şunu bilmelisin; Her kurumun bir iç işleyişi var. Söke Ziraat Odası"nın 21 kişilik meclisi var. Bu meclisin içinden 7 kişilik yönetim kurulu seçiliyor. Kararları yönetim alıyor. Meclis onaylıyor. Kararı meclis o naylamazsa o karar geçmiyor. Tadilat kararı da meclisin onayıyla böyle geçmiştir. Eğer gazetecilerde olması gereken araştırmacı soruşturmacı, anlayış sizde olsaydı bu gerçeği hemen öğrenebilirdiniz. Gerçeği öğrenmek istiyorsanız tabi
Kara çalmak istemiyorsanız tabi
Bi rilerince yönlendirilmemişseniz tabi
" dedi.
"ADAM GİBİ ADAM OLMAK" başlıklı köşe yazısına da atıfta bulunan Kemal Kocabaş, "Adam olmaya gelince; Artık bunu herkes biliyor. Eğer çıkardığınız kitaba para verseydik (Önce 20.000 TL, sonra 10.000 TL"ye düştünüz) adam gibi adam olacaktık. Öyle değil mi? Sayın Gazeteci, Söke"ye ne zaman geldiniz? Sordum, 4-5 yıl oluyor dediler. Bir şehri ve insanlarını tanıyabilmek için hele bir gazeteci için- 4-5 yıl yeterlidir sanıyorum. Şimdi sizin adam olmamakla suçladığınız sivil toplum örgütü yöneticileri var ya
İşte onlar ve Söke siyasi parti temsilcileri bir araya gelerek Ziraat Odası"nın o zamanki (2001 yılı) başkan M. Kemal Kocabaş"ın koordinatörlüğünde, pamuk primi için 40-50 otobüsü dolduran çiftçiyle birlikte Ankara yollarını aşındırdı. Ve de primi bir sonraki yıllarda çiftçiye bir hak olarak görülmesini kabul ettirdi. Hatta gazeteci arkadaşlarınız bu oluşuma Söke"nin A Takımı adını koymuşlardı. Siz ünlü bir gazetecisiniz bunu biliyor muydunuz! Bilmiyorsanız Ayıptır. Biliyor da para alamadığınız için bilmezlikten geliyorsanız, bu yapılanın gazetecilik değil amacınız için yaptığınız bir şantajdır. Sayın gazeteci, o günün sivil toplum örgütleriyle partileri, Tariş"i, Söke Ziraat Odası"nın binlerce çiftçisi M. Kemal Kocabaş"ı nasıl tanıyorsa, şimdi de öyle tanıyor. Şubat ayında yapılan seçimde çiftçilerimiz, hizmetlerimizi unutmadığını gösterip bizi tekrar bu göreve getirdi. Söke beni tanıyor. Ama sizi tanıdığından emin değilim. Bu yazınız sizi tanımamıza çok büyük katkıda bulundu. Anlayışınız, Ne kadar ekmek, o kadar köfte olduğunu öğrendik. Gerçi Ziraat Odası seçimlerinde de nasıl yönlendirildiğinizi bilmiyor da değiliz. Bir de şu eksvatör konusu var. M. Kemal Kocabaş eksvatörü 1 dakika kendi işinde kullanmamıştır. Araştırın göreceksiniz. Sayın gazeteci, Şimdi size iki yol öneriyorum. Birincisi; hata yaptığınızı bir şekilde ifade edip (gazeteci iseniz) özür dileyebilirsiniz. Bunu doğal olarak yazınızla yaparsınız. İkinci yol olarak da siz aynı tür isnat ettiğiniz konuları yazmaya devam edersiniz, bize de yasal yollara başvurmak düşer." dedi.
İkinci olarak söz alan Söke Ticaret Odası Başkanı Süleyman Toyran da, yazıyı yazan Metin Üçülçüm"e tepki göstererek, yaşananları anlattı ve yazının maddi destekte bulunmadıkları için yazıldığını belirtti. Şahsına yönelik suçlamalara cevap veren Süleyman Toyran, yazıda "ancak muhtarlık yapar??" ifadesiyle ilgili olarak, "Bu kendi görüşüdür. Burada muhtarlık mertebesini çok mu hafife alıyor. Muhtarlar seçimle gelen kişi lerdir. Burada bunu derken seçimle gelen 36 bin köy ve 17 bin mahalle muhtarına haksızlık yaptığını düşünmüyor mu? Şayet bir gün Süleyman Toyran bir yere aday olacaksa, onu orada görmek isteyen ya da istemeyenlerin oyları tayin edecektir. Sizin düşünceleriniz değil." dedi.
İlgili kişilerin ilk görüşmelerinde bastırılacak kitabın maliyetinin 70 bin TL. olduğunu belirttiklerini söyleyen Süleyman Toyran, "Borsanın ve Ziraat Odasının 10'ar bin TL. destek sağlayacağını, Söke Belediyesinin de destek vereceğini, belde belediyelerinin de 2 ile 5 bin lira arasında destek vereceğini, Ticaret Odası olarak da bizden 10 bin TL. destek istediğinizi söylediniz. Ben de size rakamın çok fazla olduğunu söyledim." dedi.
Daha sonraki görüşmelerinde de, ilgili kişilerin kitap basımının yaklaşık 30 bin TL. tuttuğunu belirttiklerini söyleyen Süleyman Toyran, "Bir kısım kitabın basılı olarak matbaada olduğunu, maddi olarak zor durumda kaldığınızı ve bizlerden destek olmamızı istediğinizi söylediniz. Bu defa düşen rakamla beraber talebiniz 5 bin TL. idi" dedi.
Üçüncü görüşme hakkında da bilgiler veren Süleyman Toyran, "Bu üçüncü görüşme benim için keşke olmasa dediğim bir görüşmeydi. Çünkü elinizde 3 adet fatura ve bana uzattığınız fakat benim okumadığım .............'la (kişi zan altında kalmaması için ismi yayınlanmamıştır) yapmış olduğunuzu söylediğiniz sözleşme ile geldiniz. Faturalar, Söke Ticaret Odası adına 3 bin TL.+KDV, Söke Ticaret Borsası adına 5 bin TL.+KDV, Söke Belediyesi adına 10 bin TL.+KDV idi. Bu bizim onay vermediğimiz fakat metazori kesilen fatura idi. Ogün sıkışık olduğunuzu .............'a (kişi zan altında kalmaması için ismi yayınlanmamıştır) ödeme yapacağınızı, yapmak zorunda olduğunuzu söylediniz. Faturayı tahsil etmek istediniz. Ben yine size bunun mümkün olmadığını söyledim" dedi.
Sözlerine; "Şimdi gelelim sözün özüne, bu yazınızdan şunu mu anlamalıyız? Bizler size bu desteği vermiş olsaydık, adam gibi adam mı olacak ya da olmaya devam mı edecektik? Adam gibi adam olmak bence sizin odaya kesip tahsil ettiğiniz o 600 TL.+KDV fatura bedelini almamayı gerektirmez miydi? Adam gibi adam olmaktan kastınız şahsi ve ekonomik menfaatlerinizi ön planda tutmak ve bu konuda saldırıda bulunmak ise yine kusura bakmayın bu ben olamam ve sizin tabirinizle hiç bir zaman adam gibi adam olamayacağım demektir." dedi.
Mevlana'nın güzel bir sözüyle konuşmasını bitirmek istediğini söyleyen Süleyman Toyran, "Söz çıktığı ağıza göre değer kazanır" dedi.
Üçüncü konuşmacı olarak söz alan Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık, yönetim kurulunca hazırlanan yazılı açıklamayı okudu ve şahsına yönelik ifadelere tepki gösterdi. "Sayın Sökeli hemşerilerimiz" diyerek sözlerine başlayan Bertan Balçık, "Borsamıza ve Borsamız Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Bertan Balçık"a yönelik olarak 09 Gündem Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve Fahri Yazarı Metin Üçülçüm 29 Haziran 2011 tarihli haftalık gazetede yayınladığı adam gibi adam olmak başlıklı yazısında haksız ve küçük düşürücü ithamlarda bulunmuştur. Yazar Metin Üçülçüm yazısında tamamen kendi ticari istekleri yerine gelmediği için kurumları ve yöneticilerini hedef almaktadır. Söke Tarihi ve Kültürü isimli kitap her ne kadar bedava dağıtılan bir kültür hizmeti gibi gösterilse de sonuçta ticari bir kitaptır. Zaten bu yüzden kitabın basımı için kurumlardan 10.000 TL ve üzerinde yardım talebinde bulunulmuştur. Örnek vermek gerekirse Borsamızdan ilk önce 10.000 TL şifahen ve ardından da rızamız olmadan 5.900 TL fatura kesilerek Metin Üçülçüm tarafından istenmiştir. Kamu tüzel kişi liğine sahip kurum olan Söke Ticaret Borsası"nın Kanun ve Yönetmeliklerine göre kitap ve benzeri yayınlar için bu derece yüksek meblağlarda yardım yapmak mümkün değildir. Bu nedenle Borsamız yıllardan beri Meclis üyelerimizin sayısı kadar kitap alarak ilçemiz yazarlarına katkı sağlamaktadır. Bunun dışında bir uygulamamız mevzu bahis değildir. Bu uygulamaların hepsi de yönetim kurulu kararlarına göre yapılmaktadır. Diğer taraftan kitap için röportaj, resim ve bilgi taleplerinin hepsi Metin Üçülçüm"den gelmiştir. Bu yüzden Borsamıza birçok defa gelmesi gayet normaldir. Kaldı ki Borsamız kamuya açık bir kurum olması sebebiyle özellikle gazeteci ve yazar arkadaşlarımızdan gelen isteklere her zaman olumlu cevap vermektedir. Kitabın geneli ve Söke Ticaret Borsası"nın kitapta yer alış şekli Borsamız tarafından beğenilmemiştir ve bu durum kendilerine açık yüreklilikle ifade edilmiştir. Bu da gayet doğal bir durum olup, gerekçeleri kendilerine anlatılmıştır. Son olarak, Metin Üçülçüm"ün yazısında Borsamıza ve Borsamız Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Bertan Balçık"a yönelik ithamlarla ilgili olarak dava açma hakkımızı kullanacağımızı siz değerli kamuoyuyla paylaşmayı bir borç biliriz." dedi.
Son olarak söz alan Söke Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Levent Candal da, yaptığı kısa konuşmasında, Levent Candal Bey ne iş yapar diye sormuşlar. di yerek görev yaptığı kuruluşlardaki sıfatlarını tarihler vererek belirtti ve kullanılan ifadelere tepki gösterdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.