52 yıl önce izini kaybettiği ablasını arıyor

52 yıl önce izini kaybettiği ablasını arıyor

ONUN YAŞAMI SİYAH-BEYAZ FİLM GİBİ! LAPSEKİ’DE BAŞLAYAN UMUDA YOLCULUK, ÇANAKKALE’DE YAPRAK DÖKÜMÜNE DÖNÜŞMÜŞ, ANNE-BABASI VE ÜÇ KARDEŞİYLE YOLA ÇIKAN AHMET ÇELİK, TAM 52 YIL ÖNCE İZİNİ KAYBETTİĞİ ABLASINI DÜNYA GÖZÜYLE GÖREBİLMEK İÇİN HÂLA UMUDUNU KAYBETM

Yılmaz Ölmez
Gerçek Gazetesi
Ahmet Çelik 68 yaşında. Söke ilçesi"ne bağlı Bağarası beldesi"nde yaşayan Çelik"i haber konusu yapan özelliği ise, yaşamının siyah-beyaz filmden farksız oluşu. Bu filmin hikâyesi de Lâpseki"de başlıyor, Çanakkale, İzmir ve Söke"de devam ediyor. Lâpseki"ye bağlı adını dahi bilmediği köyünden henüz 11 yaşındayken ayrılan Çelik, o gün bugündür de bir daha geriye dönmemiş. Çünkü köyünde onu bekleyen hiç kimsesi kalmamış. Zühre-Salih Çelik çiftinin 3 çocuğundan ortancası olan Ahmet, 2 Yaşındaki kardeşi Hüseyin,13 yaşındaki ablası Nazife ve anne-babasıyla köylerinden ayrılıp, Lâpseki merkeze yerleşmişler. 2 yaşındaki kardeşi Hüseyin burada soğuktan donarak yaşamını yitirmiş. Bir süre sonra da annesi yaşama gözlerini yummuş. Lapseki"den babası ve ablasıyla birlikte Çanakkale"ye geldiklerini söyleyen Ahmet amca, burada da ablası hastalanınca hastaneye yatırmak zorunda kaldıklarını söylüyor. Ablasının tedavisiyle ilgilenen doktorun ablasını evlatlık edinmek için babasının da rızasını aldığını söyleyen Çelik, o gün, bugündür de ablasını görmediğini söylüyor. Ablası"nın isminin Saime olarak değiştirildiğini ve kendisini evlatlık edinen Naci isimli doktorun daha sonraki yıllarda İzmir"e yerleştiğini babasından öğrendiğini söyleyen Ahmet amca, dünya gözüyle ablasını son bir defa olun görmek istiyor. Son olarak ablasına ulaşabilmek için 3 yıl önce basın-yayın kuruluşlarından yardım istediğini söyleyen Ahmet amca, ”Ablamın ismi Nazife iken doktorun Saime olarak değiştirdiğini babamdan yıllar sonra öğrendim. Tabiî ki o yıllarda ulaşım ve iletişim çok zor. Babamda yaşamını yitirince ablama ulaşma umutlarım da azaldı. Sonraki yıllarda İzmir"e gidip Doktor Naci Bey ismiyle ablamı evlatlık edinen doktoru çok aradım, ama bulamadım. Ablam yaşıyorsa şu anda 70 yaşında ve yaşam koşulları iyi ise hala hayattadır. Ben kendisine televizyon, radyo ve gazeteler aracılığıyla çok ulaşmak istedim fakat bir sonuç alamadım. Şayet sizin aracılığınızla beni görür ve başımdan geçenleri öğrenirse onun bana ulaşmasını arzularım. Ablamı dünya gözüyle son bir kez olsun görmek istiyorum” dedi.
Bağarası beldesi, 32. sokak, 12 nolu evde eşiyle yaşayan Ahmet amcanın anlattıklarını bulundukları çevrelerinde yaşlı bir bayandan duyan olursa, bilsinler ki, o siyah-beyaz hikâyenin başoyuncusu Ahmet amcadır. Bu nedenle de bu haberi takip eden kişilerinde de konuya duyarlı olmalarını istiyoruz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.